Güncelleme Tarihi:
Albümlerine de Cem Yılmaz’ın “On derste Anadolu rock nasıl yapılır öğreteyim mi? Doğa şekillerinden, dağ-ova-delta-alüvyondan bahsedeceksin. Gerçi delta ve alüvyona daha giren olmadı” esprisinden yola çıkıp “Alüvyon” adını verdi.
“Alüvyon” albümünden önce bir best of çalışmanız çıktı. Ama yeni şarkılar olarak bakarsak, çok uzun yıllardır yoktunuz...
- Tam tamına 27 yıl geçti aslında. Yepyeni bir anlayış ve yeni sound’la hazırlanmış 11 parçamız var bu albümde.
Neden önce eski hit’lerinizden albüm yapma gereği duydunuz peki?
- 2008 yılında müzik meslek birliklerinden aldığımız haberler, hâlâ “Tertip” gibi birçok eski parçamızın en çok çalınanlar listesinde olduğu yönündeydi. Biz de o parçaları yeniden düzenleyerek bir albüm hazırladık. Ayrıca bir de eski türküleri çok sesli ve farklı bir şekilde yorumlayıp, “Anadolu Sevdamız” albümünü çıkardık. Onu yapmasaydım gözlerim açık giderdi.
Onca yıl sonra yeniden müzik dünyasına dönme kararını nasıl verdiniz?
- Sürekli yeni şarkılar yapıyordum zaten. Sonra bir gün albümün yapımcısı ve aranjörü olan Derya Kadayıfçı’ya o şarkılardan bahsettim. “Abi gel çalalım” dedi. Demo mahiyetinde parçaları baştan sona çaldı. Bir yandan da nasıl düzenlemeler yapılacağı üzerine konuştuk. O olmasaydı müziğe geri dönmezdim zaten.
Neden?
- İhtiyaç hissetmiyorum ki. Şarkılarımız hâlâ çalınıyor, Facebook ve Twitter’da paylaşılıyor. Maddi manevi bir ihtiyacım yoktu.
ESKİYE RAĞBET OLSA
GÖKTEN NUR YAĞARDI
Acaba yeni şarkılarımız sevilir mi endişesi yaşadınız mı? Sonuçta albümdeki söz ve müziklerde sizin imzanız var.
- Eskiye rağbet olsa gökten nur yağardı. O Hesap... Artık yeni şarkılarla dinleyici önüne çıkmak istedim. Biraz çekindim tabii ama ben müteahhitim ve bana çok iyi bir mimar gerekliydi. Derya bu işin üstesinden çok iyi geldi. “Sen yaşarken bu yeni şarkılar dinletilmeli” dedi. Hatta kendi şirketini kurdu.
Yeni şarkılar bugünün gençliğine hitap eder mi?
- Şarkıların son halleri hem günümüzü yakalıyor hem de Anadolu rock’ı hissettiriyor. Benim profesyonelce düşünüp amatörce yaptığım şarkıların bu noktaya gelmesi bizim için çok önemliydi. Cazdan twist’e birçok müziği barındıran bir albüm oldu. “Alüvyon”u dinleyenler ne kadar başarılı bir iş olduğunu görecekler.
Albümde çocuk vokal de var; Okyanus Kadayıfçı...
- Evet, çok güzel bir yerde “Atam” diyor. Derya’nın çocuğu Okyanus. Ama bu fikir bana aitti çünkü şarkıda bir çocuk sesine ihtiyacımız vardı. Okyanus da bu işi çok iyi yaptı.
CEM YILMAZ İKİNCİ
DAVULA GEÇEBİLİR
“Alüvyon” zor bir kelime. Nereden çıktı bu şarkı?
- Sağ olsun Cem Yılmaz’ın küçük bir espriyle bize katkısı oldu. Onun “10 derste Anadolu rock nasıl yapılır?” videosunu binlerce kez bana gönderdiler. O skeçte Cem Yılmaz, “Dağlara, tepelere dokundu Anadolu rock’çılar, ama daha kimse alüvyona dokunmadı” diyor. Bu fikir ondan çıktı yani...
Anadolu rock 10 derse yapılır mı sizce?
- 30 senede öğrenemedim ben, 10 derste nasıl yapılır ki?
Cem Yılmaz konserinize gelecek mi?
- Çağıracağız. İsterse bizimle davul çalabilir. İkinci bir davulcuya ihtiyacımız var.
ATOM BOMBASI DEĞİLİM
OLMAYINCA OLMUYOR
Anadolu rock alanında, sizin jenerasyondan sonra başka isimler çıktı mı?
- Bir ara çok umutlandım Haluk Levent’ten, Kıraç’tan. Ama çok fantezi kaldılar. Çok büyük hitler de çıkmadı. Murat Göğebakan ilk albümde benim 6-7 eserimi kullandı, onda da büyük bir patlama olmadı.
Kavuk’u birine devrettiniz mi?
- Aslında herkese devrettim. Şarkılarımı herkesle paylaştım, albümlerinde okudular. Ama ben de atom bombası değilim ki, olmayınca olmuyor!
SANATÇILARIMIZIN KENDİ
TOPRAKLARINA DÖNMESİ ŞART
Sizce son dönem müzik yapan isimlerin en büyük sorunu ne?
- Yıllarca müziğimizi çobanın ayağına, dağın tepesine götürdük. Yol, yorgunluk bilmedik. Hâlâ gittiğimizde sokakta zor yürüyoruz. Sanatçıların kendi topraklarına dönmesi şart.
Eurovision konusunda da sert açıklamalar yapmışsınız siz... Rock gruplarıyla ilgili...
- Evet, Eurovision’a Türkçe şarkıyla, kendi dilimiz ve müziğimizle gitmeliyiz. Dünyayı karış karış gezdim; şunu söyleyebilirim ki Eurovision’a son yıllarda gönderilen bu rock gruplarından dünyada binlerce var!
Ya pop?
- Pop müziği sevmiyorum. Dinlerken hiçbir şey anlamıyorsunuz ki, standart bir müzik yapıyorlar. Zaten onlar da artık 90’larda olduğu kadar değer görmüyorlar.