Çekici olduğumu düşünüyorum, bütün büyük beden kadınlar benim gibi düşünmeli

 Evans’ın baş tasarımcısı Linda Robinson İngiliz tasarım okulu St Martin’s’de John Galliano ile birlikte

okudu. Şişman olmasına rağmen 22 sene boyunca zayıfların dünyasında moda yarattı. Miss Selfridges, Debenhams gibi markalar için tasarım yaptı. Ama Evans’ta geçirdiği altı yılı hayatının en mutlu günleri olarak tanımlıyor. ‘Modaya yakın bir marka yaratmaya çalışıyoruz. Aksesuvar koleksiyonumuz büyüyor. Ayakkabılarımız bile büyük bedene özel, geniş kalıplı.’ Linda Robinson’la Londra’da röportaj yaptık.

Evans için tasarım yaparken önce neye dikkat ediyorsunuz?

- Tasarım serüvenimiz Topshop ya da Miss Selfridges gibi markalarla aynı şekilde başlıyor. Biz de dünyadaki bütün defileleri izliyoruz. Sokakları geziyoruz, ünlüler ne giyiyor dikkat ediyoruz. Süreç, bütün moda markalarıyla aynı şekilde ilerliyor yani. Asla yapmayız dediğimiz çok az şey var. Ama eğer büyük beden giydikleri için müşterilerimizin özellikle istediği bazı şeyler varsa onlardan fazla fazla tasarlıyoruz. Mesela uzun etekler bizim koleksiyonlarımızda hep var.

Büyük beden bir kadın asla ve asla ne giyemez?

-Çok kısa ceket ve çok kısa pantolon giymeseler iyi olur. Biz göbeği ortaya çıkaracak modellerden kaçınıyoruz.

Tasarım mantığınız kiloları saklamak üzerine mi kurulu yoksa kiloları estetik bir biçimde ortaya çıkarmak mı yapmak istediğiniz?

- Asla saklamıyoruz. Güzel kalıplar kullanarak kıvrımları ortaya çıkarıyoruz.

Kaç yıldır Evans için tasarım yapıyorsunuz?

- 28 senedir tasarım yapıyorum, son altı senedir Evans’tayım. İlk kez bir büyük beden markasında çalışıyorum.

Siz büyük beden giyinen bir kadınsınız. Büyük beden kadınları için tasarım yapmak size nasıl bir tatmin veriyor?

- Ben hayatım boyunca bu kiloda olup incelerin dünyasında moda yaratmaya çalıştım. John Galliano ile birlikte St Martin’s’de okudum. Şu son altı yıldır yaşadığım kişisel tatmini kelimelerle ifade etmem mümkün değil. Kendi hayalimde olanı kendi giymek istediğimi koleksiyona yansıtabiliyorum. Bu benim için büyük lüks. Çok mutluyum.

Tasarım ekibindeki herkes sizin gibi mi?

- Hayır bir tek ben böyleyim. Sekiz kişilik bir ekibim var. Hepsi birbirinden sıska.

Evans müşterilerini kilolarıyla barıştıran bir marka değil mi?

- Tabii. Bakın benim bütün ailem çok büyük beden. Ben kendimi bildim bileli böyleyim. Çok sıska bir kocam var ama onun yanında kendimi çok seksi ve çok güzel hissediyorum. Mutluyum, kendimi seviyorum. Çekici olduğumu düşünüyorum. Bütün büyük beden kadınlar benim gibi düşünmeli. Beynimizdeki kalıpları değiştirmeliyiz artık. Büyük beden kadının da küçük beden kadın gibi istediğini seçme özgürlüğü olmalı. Şişman kadınlar yıllardır olanla yetindi, Evans sayesinde seçme şansları ellerinde. 44 bedenden başlıyoruz 60 bedene kadar tasarım yapıyoruz. En seksi elbisemizde bile 60 beden var. Seksi olmak bizim de hakkımız. Artık kiloları saklamak yok, kutlamak var.

SATIŞ TEMSİLCİLERİ DEBÜYÜK BEDEN

Mağazalardaki satış görevlileriniz müşterileri nasıl tavlıyor?

- En önemlisi pozitif davranıyorlar. Biz mağazadaki personelimizi de büyük beden seçiyoruz. Amaç müşteriyi yakın hissettirmek. ‘Biz de sizin gibiyiz ama bakımlıyız, güzeliz, mutluyuz’ mesajı veriyoruz. Mağazaların duvarlarında büyük ve mutlu kadınların fotoğraflarını kullanıyoruz. Manken olarak cool ve sahte kadınlar yerine şişman, neşeli, hayatın içinden gerçek kadınları tercih ediyoruz.

Evans dünyanın dört bir yanına ithal edilen bir marka. Her ülke kadını için mükemmel kalıbı nasıl tutturuyorsunuz? Büyük memeli Almanların giydiği, geniş kalçalı Türklere olmaz ki!

- Biz her bir tema için iki üç alternatifli model tasarlıyoruz. Mesela tema kapri pantolonsa, bu kaprinin çok yüksek bellisini, nispeten daha alçağını, daha kısa paçalısını, bilekte biten versiyonunu da yapıyoruz.

Tasarımın üretilip üretilmeyeceğine pazarlama müdürüyle birlikte mi veriyorsunuz?

- Evet.

Peki bu ticari müdahale yaratıcılığınızın önüne geçmiyor mu?

- Hayır. Çünkü o da bizimle aynı kafa yapısına sahip. Hatta markadirektörümüz zaman zaman bizi ‘Daha fazla daha renkli, daha uçuk bir şeyler yok mu’ diye zorluyor.

GELENEKLERİ YIKIYORUZ

2006 yazında şık giyime bir geri dönüş var. Çizgili ve puantiyeli kumaşları bol bol kullandık. Enine çizgiler şişmanları daha şişman gösterir diyorlar ama biz inanmıyoruz, yapıyoruz. 1950’lere ait kısa ceketler var. Şık kapri pantolonları yazlık çizmelerle giyecekler. Hafif iç gösteren bluzlar tasarladık. Kot pantolon bizim için çok önemli. Çünkü denim bizi daha genç ve daha güzel gösteriyor. Fazlalıkları toparlıyor. Jean’den kapri bile var. Önümüzdeki yaz balon etekler çok trendy olacak. En popüler renk ise beyaz. Baştan aşağı beyaz giyinebileceğiz. Mavi, somon, pembe gibi renklerin soft tonlarını çok kullandık. Koleksiyona eskiyi anımsatan detaylar hakim. Parlak danteller göz kırpıyor.

BÜYÜK BEDENE ÖZEL AYAKKABI BİLE VAR

Evans büyük beden kadınlar için yalnızca kıyafet tasarlamıyor. Marka bünyesinde büyük bedene özel iç çamaşırı koleksiyonu bile var. Tasarımcı Linda Robinson iç çamaşırlarında hayli iddialı: ‘Evans’tan önce kendime göre sutyen bulmaktan zorlanırdım. Kabus gibiydi. Şimdi en dantelli modeli bile alabiliyorum. Bu sene trend Fransız donu denilen minik şortlar. Ama bikiniler ve tangalar bile var.’ Evans’ın ayakkabı koleksiyonu da çok geniş. Hepsi büyük beden kadınların ayakları için özel olarak tasarlanmış. Takılar bile büyük bedene özgü. Linda Robinson, ‘Bileğime dar geldi, parmağımı sıktı, boynumu sıkıştırdı gibi dertlere son. En trendy takıların geniş versiyonlarını üretiyoruz’ diyor.