Çakır gibi el öpmem

Kutlar Vadisi’nde Çakır’la özdeştirilen yeraltı dünyasının ünlü ismi Alaattin Çakıcı, ‘Kimsenin elini öpmem’ diyerek, dizinin gençleri kanunsuzluğa ve eğitimsizliğe özendirdiğini iddia etti.

Kurtlar Vadisi’nde her karakter gerçek hayatta bir isimle özdeşleştirildi. Polat’ın Abdullah Çatlı’yı, Çakır’ın ise yeraltı dünyasının ünlü ismi Alaattin Çakıcı’yı simgelediği iddia edildi. Geçtiğimiz hafta Çakır’ın vurulmasıyla izlenme oranını daha da artıran dizinin dün akşam yayınlanan bölümünde de Çakır’ın hastanedeki tedavisi sürdü. Dizinin yapımcıları dün olduğu gibi bugün de karakterlerin, kimseyi simgelemediğini söylüyor. Bu rahatsızlığı yaşayanlardan biri de Alaattin Çakıcı.

KANUNSUZLUĞU ÖZENDİRİYOR

İlk kez Kurtlar Vadisi’yle ilgili bir açıklamada bulunan Alaattin Çakıcı’nın, dizide özellikle Çakır’ın Tombalacı’nın elini öpmesinden rahatsız olduğu ortaya çıktı. Dizide Çakır, Konsey kararıyla Tombalacı’yla istemeyerek barışmış ve elini öpmüştü. Daha sonra da ilk fırsatını bulduğunda Tombalacıyı rulet masası üzerinde çarmıha germiş ve kollarını bacaklarını beyzbol sopasıyla kırarak öldürmüştü. Çakıcı, açıklamasında dizinin kanunsuzluğu ve eğitimsizliği özendirdiğini de söyledi. Çakıcı, ‘Beni bu açıklamaya mecbur bırakan şey, yaratılan hayali bir kahramanla ülkemin gencecik insanlarının kanunsuzluğa ve eğitimsizliğe özendirilmesinden duyduğum rahatsızlıktır’ dedi.

BELİRSİZLİK SÜRECEK

Dizi yapımcıları önümüzdeki bölümlerin içeriğini sır gibi saklarken, Çakır’ın hastanedeki yaşam mücadelesinin ise iki-üç bölüm daha süreceği iddia ediliyor. Dizinin diğer oyuncuları bile ‘Kendi sahnelerimiz dışında, dizinin nasıl geliştiğini bilmiyoruz’ diyerek Kurtlar Vadisi’ndeki Çakır’ın ne olacağından haberleri olmadığını söylüyorlar. Dizinin yapımcısı Osman Sınav ise ‘Bu senaryo beş tane daha Çakır çıkartıp, öldürür’ diyerek az da olsa ipucu veriyor.

‘Çakır bir çakıl taşı’

‘Bu dizide hiç kimse hiç kimse değil. Çakır bir çakıl taşı. Ben, ‘ne nasıl oluyor ve insanlar oraya nasıl akıyor’un derdindeyim. Herkes çaresiz olduğunda böyle bir sistemin içine düşüp, ondan medet umabilir. Bu dizide sadece fikir gerçek. Niye Polat’ın ya da Çakır’ın ne söylediğiyle ilgili değiliz de kim olduklarıyla ilgiliyiz? Ben Baron’un adresini arıyorum, nereye bağlıdır bilmek istiyorum. Toplumsal hareketleri doğru okuyan bir toplum olursak provokasyona gelmeyiz. Kim kimmiş? Bana ne yani... Kurtlar Vadisi’nde hep karakter konuşuluyor ama, karakterler kadar senaryo da güçlü. Çakır ölebilir ama dizi aynı gücüyle devam eder. Bu senaryo beş tane daha Çakır çıkartıp, öldürür’...

Unutulmaz replikler


Çakır; ‘Ölüler de zannediyor ki, diriler her gün helva yiyor.’

Polat: ‘Namımızın büyüklüğü dostlarımızın büyüklüğündendir.’

Çakır’dan Tombalacı’ya:

‘Azdan az, çoktan çok gider.’

Laz Ziya:

‘Dostum olmaz, hasmım yaşamaz!’

Polat: ‘Bir adamı sabah görürsem önemsemem, öğlen görürsem tesadüf derim, ama akşam da görürsem hiç düşünmem öldürürüm.’

Çakır: ‘Burası mahpushane damı, ananızın damı değil.’

Fragman: ‘Kurtlar Vadisi’nde beyaz en çabuk kirlenen, siyah ise hep suçlanandır.’

Çakır’dan karısına: ‘Beş paralık kadınları aramıza sokma, beş paralık muamele görürsün’

Polat radyoda çalan Ege türküsünü dinlerken;

‘Ulan bu efelerin de yaktığı iki mermi, bin yıldır türküsünü söylüyorlar, bizim arkamızdan mırıldanan olmaz.’

Çakır; ‘Oh, dünya sana güzel.’

Şevko: ‘Ölmek için yalvaracaksın!

Polat: ‘Yaşamak için yalvarmadık, ölmek için de yalvarmayız. Fırsatın varken gel şu canı al!’

Sayın Kamuoyu’nun dikkatine;

Son zamanlarda bir tv dizisinin baş karakter oyuncusunun zaman zaman şahsımla özdeşleştirilerek kamuoyunda ve basında sanki benim hayatım anlatılıyormuş gibi bir kanaat oluşturulmaya çalışılmaktadır.

Sayın kamuoyuna belirtmek isterim ki;

O günkü koşullar gereği yaşamımı siyaset ve finansman baronlarıyla mücadele ederek geçirdiğim doğrudur.

Ancak hayatımda aile büyüklerimin ve saygı duyduğum yaşlı tanıdıklarımın dışında kimsenin elini öpmedim, öpmem de bu bir.

Filmlerin ve dizilerin hayal ürünü kahramanı olarak değil hayatın gerçekleriyle yüzleşerek kişiliğimi ve karakterimi oluşturdum bu iki.

Sevenlerime ve ülkeme olan sevgimle hayatımın sonuna kadar başım dik yaşayacağım bu üç.

Sayın kamuoyuna

Beni bu açıklamaya mecbur bırakan şey, yaratılan hayali bir kahramanla ülkemin gencecik insanlarının kanunsuzluğa ve eğitimsizliğe özendirilmesinden duyduğum rahatsızlıktır bu dört.

Sayın kamuoyuna

Hayatım boyunca üç şeye inandım ve iman ettim.

Günah... Suç... Hata...

Günahım varsa hesabını öbür dünyada Cenab-ı Allah’a vereceğim.

Suçum varsa hesabını bu dünyada ülkemin güvenlik görevlilerine ve mahkemelerine verdim ve vermem gerekiyorsa da yine veririm.

Hatam varsa bunu da siz kamuoyunun takdirine bırakıyorum.

Alaattin Çakıcı