Ersin KALKAN
Oluşturulma Tarihi: Ocak 04, 2006 22:42
Fener locasının tek uğuru Hasan Cemal’in ayağı değil. Uğurlu sözler var. Diyelim ki karşı takım oyuncularından biri kaleye doğru bir şut çekti, hemen koro şeklinde "eli poposuna" diye bağırmaya başlıyorlar! Yine farz edelim ki rakip takım toplu halde Fener kalesine doğru hücuma geçti, bunun için de büyülü sözcük hazır: "Condoleezza Rice..."
Grubun çekirdeğinde Hürriyet Gazetesi yazarı ve Doğan Burda CEO’su Mehmet Y. Yılmaz ve reklamcılık dünyasının efsanevi ismi Ersin Salman var. Yılmaz, "Ersin’le taa kalu beladan beri arkadaşız" diyerek dostluklarının ne denli eskiye dayandığını ifade ediyor. Loca üç yıllık ama Yılmaz ve Salman, 20 yıldır birlikte maça gidiyor. Bu topluluk, 12 yıl önce biraraya gelmiş. Neden, diye sorduğumuzda Doğan Music Company (DMC) Genel Müdürü Ercan Saatçi, "Fener’de VİP koltuk o tarihte icat edildi de ondan" diyor. Mehmet Y. Yılmaz’ın beraber maça gittiği en eski grup üyesi ise Feryal Pere. Spor yazarı Pere ve Yılmaz tam 44 yıl önce birlikte başlamışlar FB tribünündeki yandaşlıklarına! Çünkü onlar kardeş. Babaları İbrahim Asım Yılmaz, 1961’de yapılan
Fenerbahçe-Gençlerbirliği maçına götürmüş onları. Yanlarında küçük kardeşleri Bahadır Yılmaz da varmış... Demek ki bu topluluk bundan 44 yıl önce doğmuş. Diğerleri bu eğlenceli partiye sonradan katılmış.
*Aslında bu parti her zaman eğlenceli geçmiyor. Çünkü, Fenerbahçe’nin şansı her zaman yaver gitmiyor bu stadyumda. Bazen mağlubiyet oluyor, kimi zaman da galibiyet. Ama bazen birinin söylediği bir söz ya da locayı ziyaret eden bir misafirin ayağı uğurlu geliyor ve FB ummadığı bir skorla galibiyeti yakalıyor. Örneğin, koyu bir Galatasaraylı olan Hasan Cemal’in ayağı Fener’e çok uğurlu gelmiş. Şükrü Saraçoğlu Stadyumu’nda 6 Kasım 2002’de yapılan Fenerbahçe-
Galatasaray maçını Hasan Cemal, bizim grubun locasında izlemiş. Bilindiği gibi bu maçta Fener, Galatasaray’ı 6-0 yendi. Bu karşılaşma esnasında atılan her golün ardından locadakiler gelip Hasan Cemal’in uğurlu olduğuna inandıkları ayağına dokunmuş. Maçın ardından, hep birlikte toplanıp Cemal’e "ne olur her maçta locamıza gel, ne istersen yaparız" demişler ama mümkün değil ikna edememişler...Fener locasının tek uğuru Hasan Cemal’in ayağı değil. Uğurlu sözleri, şans getireceğine inandıkları hareket ve davranışları da var. Mesela, normal zamanlarda ağzına sigara koymayan Mehmet Y. Yılmaz, her maç için ayrı bir çakmak ve bir paket de sigara alıyor. Ola ki maç çok heyecanlı geçer diye bir paket de yedek bulunduruyor yanında. Ve hakem başlama düdüğünü çalar çalmaz geçiyor sigaranın yamacına. Birini söndürmeden diğerini yakıyor, tren yolu gibi uç uca ekliyor sigaraları. Bitiş düdüğü çalınca söndürüyor sigarayı ve yorgun düşmüş ciğerleri derin bir soluk alarak gündelik hayatın rutinine geri dönüyor.Feryal Pere de grubun uğurlu kültlerinden biri. Localılar maç başlamadan Feryal Hanım’ı tek tek öpüyorlar. Eğer bu ritüel gerektiği gibi işlemezse bir uğursuzluk olacağına, Fener’in başına bir iş geleceğine inanıyorlar.Seyir terasında herkes istediği koltuğa oturuyor. Ama sol arka koltuk Mehmet Y. Yılmaz’a ait. O koltuk, Yılmaz’ın, dolayısıyla da FB’nin en büyük uğuru. Bu yüzden söz konusu koltuğa Yılmaz’dan başka hiç kimse sırtını yaslamayamıyor. Sihirli sözcüklere gelince... Diyelim ki karşı takım oyuncularından biri kaleye doğru bir şut çekti, hemen koro şeklinde "eli poposuna" diye bağırmaya başlıyorlar ve böylece şut hedefine ulaşmıyor! Yine farz edelim ki rakip takım toplu halde Fener kalesine doğru hücuma geçti, bunun için de büyülü sözcük hazır: "Condoleezza Rice..." Amerikan Dışişleri Bakanı Rice’ın adı anıldı mı hücum eden takımın oyuncuları ya bir şekilde geri dönüyor veya tehlikeli noktaya vardıklarında Fenerli oyuncular tarafından yolları kesiliyor...
* Bazı maçlara grup üyeleri çocuklarıyla birlikte geliyor. Bu fotoğrafın çekildiği Denizli maçında, locada gazeteci çift Bedran - Necil Ülgen çiftinin oğulları Cem ve Ömer de bulunuyordu. 10 yaşındaki Cem artık işi çözmüş. Takımdaki tüm futbolcular hakkında etraflı bilgi sahibi. Tabii, entellektüel bir ailede büyüdüğü için maziyi, yani FB’nin tarihini de biliyor. Grubun maskotu olan Ömer ise sahaya inip diğer "çocuklarla" birlikte top koşturmak istiyor. Henüz perspektif duygusu tam olarak gelişmediğinden olsa gerek, locanın bulunduğu yerden bakınca sahada top koşturanları kendisi gibi minik birer oyuncu sanıyor. Her golün ardından omuzlara alındığı için de en çok FB’nin toplarının filelerle buluştuğu anları seviyor. Böylece, loca denilen bu güzel aile içinde güle oynaya büyüyüp gidiyor işte.Locada sık sık yerli ve yabancı misafirler de ağırlanıyor. Loca grubu, Avrupa ve ABD’den Türkiye’yi ziyarete gelen politikacı ve sanatçıların atmosferi görebilmeleri için buraya davet ediyor. Avrupa Parlamentosu üyesi efsanevi politikacı Daniel Cohn Bendit, stadyuma hayran kalmış. Önemli maçlarda, Doğan Holding Başkanı Mehmet Ali Yalçındağ, Kanal D İcra Kurulu Başkanı Arzuhan Doğan Yalçındağ, Hürriyet Genel Yayın Yönetmeni Ertuğrul Özkök ve Milliyet Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Sedat Ergin gibi isimler de locadan karşılaşmayı izliyor.
Kim onlar? Mehmet Y. Yılmaz, Emre Oral, Necil Ülgen, Murat Köksal, Ersin Salman, Ercan Saatçi, Bedran Ülgen, İlker Yasin, Feryal Pere... Grubun çekirdeğinden olan ancak bu fotoğrafta yer almayan iki isim daha var: Doğan Burda’nın Yönetim Kurulu, Hürriyet Gazetesi İcra Kurulu Üyesi Soner Gedik ve Doğan Holding’de yönetici asistanı Arzu Karakadıoğlu
Ne zamandır buluşuyorlar? Üç yıldır
Ne sıklıkla? Fenerbahçe’nin kendi sahasında oynadığı her maçta. Zaman zaman da deplasmanda
Nerede? Şükrü Saraçoğlu Stadyumu’ndaki locada
Buluşunca ne yapıyorlar? Maç seyrediyorlar, uğur yapıyorlar(Soldan sağa) Ayaktaki Posta Gazetesi Spor yazarı Engin Verel, Seda Dergisi Genel Yayın Müdürü Bedran Ülgen, Doğan Burda Dergi ve Yayıncılık CEO’su ve Hürriyet Gazetesi yazarı Mehmet Y. Yılmaz, Fanatik Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Necil Ülgen, reklamcı Ersin Salman, Star TV Kurumsal İletişim Direktörü ve Radikal Spor Yazarı Feryal Pere, Borsacı Gürhan Berker, DMC Genel Müdürü, Hürriyet Spor yazarı Ercan Saatçi. (Önde oturanlar) DB Yayın Direktörü Murat Köksal, Milliyet Gazetesi Yayın Koordinatörü Emre Oral, Ülgenlerin büyük oğlu Cem Ülgen, en önde Kanal D Spor Müdürü İlker Yasin.