Büyükada’nın gösteriÅŸten uzak bir zenginliÄŸi, estetiÄŸi vardır ya Buenos Aires biraz ona benziyor

SavaÅŸ Ertunç ve Tarık Bayazıt Ä°stanbul’daki Changa Restaurant’ın ortakları. Farklı mesleklerden gelen ve birkaç sene evvel iÅŸlerini güçlerini bırakıp füzyon restoran Changa’yı açan Ertunç ve Bayazıt, son beÅŸ yıldır üç günü geçen tatil yapamamışlar.Changa’yı kurarken böyle bir tempoları olacağını biliyorlar mıydı bilmem ama sonunda bu yaz dükkanı iki aylığına kapatıp, iyice bir dinlenelim, demiÅŸ ve Arjantin’e gitmiÅŸler. MeÄŸerse Tarık Bayazıt, Arjantin’e 16 yaşından beri gitmek istermiÅŸ. Sonra Rapunzel kuleden saçlarını uzatmış ve... Pardon, bu sene bir arkadaÅŸları Buenos Aires’e gidip, ballandıra ballandıra anlatınca, dolduruÅŸa gelip uçaÄŸa atladıkları gibi tangonun baÅŸkentinde bulmuÅŸlar kendilerini. Karşılarına káh Büyükada’yı, káh New York Soho’yu, káh Galata’yı andıran görüntüler çıkmış...n Buenos Aires’i hatmettiniz denebilir mi?- Anca yetti, doyamadık. Hatta bir seneyi geçirmeden yeniden gitmek istiyoruz.n Ä°lk hissiniz neydi?- Ä°lk bakışta Ä°stanbul gibi çarpıcı bir ÅŸehir deÄŸil. Havaalanından ÅŸehre giderken biraz hayal kırıklığına uÄŸradık. Sıkıcı bir yer gibi geldi ama sonra zor döndük geri. Floransa, Paris gibi romantik deÄŸil, biraz melankolik bir ÅŸehir. Ä°nsanları tanımaya, günlük hayatın içine girmeye baÅŸlayınca seviyorsunuz. Åžimdi Buenos Aires deyince bizim aklımıza gelenler mimari doku, insanlar, tango ve ÅŸarap... Binalar bir-iki katlı, yaygın, düz bir ÅŸehir, en yüksek yeri 25 metre. Gökdelen hiç yok gibi. Yüzyılın baÅŸlarında, çok zenginken Art Deco ve Art Nouveau’ya ağırlık vermiÅŸler. O binaları bozmadan, kremalı pasta gibi ÅŸekillere de sokmadan korumuÅŸlar. Çok ferah ve açık bir ÅŸehir. Bir sürü park var, yollar geniÅŸ.n Ä°nsanları nasıl?- Hepsi çok hoÅŸ, mütevazı, kültürlü ve hepsi güzel. Zenginlerin semti Recoleta bile o kadar mütevazı ki. Ä°lk bakışta bir zenginlik çarpmıyor gözünüze; her binanın giriÅŸinde modern heykeller, her gün parlatılan pirinç levhalar var. Büyükada’nın gösteriÅŸten uzak bir zenginliÄŸi ve eskiliÄŸi, estetiÄŸi vardır ya. Buenos Aires biraz ona benziyor. TANGO ÅžEHRÄ°N HER YERÄ°NDEN FIÅžKIRAN BÄ°R KÃœLTÃœRTango gerçekten ÅŸehrin her yerine, hayata sinmiÅŸ mi?- Bizim tangoyu algılayışımız bir dans türü olaraktı ama yanılmışız. Tango bundan çok daha öte bir ÅŸey, hatta ÅŸehrin her köşesinden fışkıran bir kültür demek daha doÄŸru. Buenos Airesliler’in tangosu gösteri amaçlı yapılan tangodan çok daha farklı. Milonga dedikleri tango salonları var. Bunlar biraz köhne, yüksek tavanlı, sütunlu mekanlar. Plastik iskemleli, plastik örtülü, düğün salonu görünümündekiler de var. 1910’larda, 20’lerde yapılmışlar, o günden beri de sadece ampulleri deÄŸiÅŸmiÅŸ. 18’inden 90 yaşına kadar bir sürü insan var, hepsi en iyi kıyafetlerini giymiÅŸler. Ä°zlediÄŸimiz tango müthiÅŸ duygusal, tutkulu, romantik ama hiç erotik deÄŸildi.n Tango zaten acının dansı deÄŸil mi, neden erotik olsun ki?- Milonga’ya ilk gittiÄŸimizde çok garip olduk zaten. Önceden ‘Herkesin gözünün içine bakıp durmayın, dansa kalkmak istiyorsunuz sanırlar’ demiÅŸlerdi. Bir süre, bırakın birilerinin gözünün içine bakmayı, ilk beÅŸ dakika kafamızı bile kaldıramadık. O kadar duygusal dans ediyorlar ki, yatak odalarını izliyor gibi hissediyorsunuz. Sanki özel hayatlarını ihlal ettiÄŸinizi düşünüyorsunuz. Tarifi çok zor bir his. n Çok zengin bir dans deÄŸil mi?- Tango öyle 3-5 figürü olan bir dans deÄŸil ki. Bir sürü ÅŸekli var ama birbirini hiç tanımayanlar bile harika uyum saÄŸlıyor. Sanki birisi ‘Şimdi ÅŸunu yap, bunu yap’ diye fısıldıyor kulaklarına. O kadar uyumlular ki ÅŸaşırıyorsunuz.Milonga’larda önce ders var, isteyen katılıyor. Ä°lk baÅŸta kolay gibi gözüküyor ama deÄŸil. Ciddi bir efor ve zaman gerekiyor.n Pahalı bir ÅŸehir mi?- Hayır, fiyatlar son derece makul. Acaba bunu söylemese miydik? AlışveriÅŸ var ama Avrupa’daki gibi deÄŸil. Daha çok ikinci el eÅŸya ve antika alabiliyorsunuz. San Telmo diye bir bölge var, orada bir sürü dükkan ve antika çarşıları var. Hatta galiba bizim bazı antikacılarımız gidip, gördüğü her ÅŸeyi konteynere doldurup geliyormuÅŸ. Satıcılar o kadar bozulmamışlar ki, bir kiÅŸi yok sizi kazıklamaya çalışan. Sanki dünyanın bozulmuÅŸluÄŸu bulaÅŸmamış onlara.n Yemekler nasıl?- Åžarapları harika. Biz, ayda iki kadeh falan içki içen insanlarız, orada bir baktık her öğlen, her akÅŸam ÅŸarap içiyoruz. Ama yemekler çok heyecan verici deÄŸil. MeÅŸhur Arjantin bifteÄŸi bizce efsane. Evet, etleri güzel ama yiyince dünyanız deÄŸiÅŸmiyor. Aynısı burada da var. Dekorasyondan çok mimari özelliklerin öne çıkığı restoranlar çok hoÅŸumuza gitti. EKONOMÄ°SÄ° ÇÖKMÜŞ AMA ÜÇ MODERN SANAT MÃœZESÄ° VARDiÄŸerlerinden daha çok hoÅŸunuza giden bir semt oldu mu?- Böyle tasvir etmeyi sevmiyoruz ama Palermo Viejo, Bueonos Aires’in Soho’su. GösteriÅŸli deÄŸil, bizim Galata, Çukurcuma gibi. ÇaÄŸdaÅŸ restoranlar, modern sanat müzesi burada. Eski binaların içinde yapılmış loft tipi, geniÅŸ mekanlar var. Düşük bütçeyle müthiÅŸ estetik mekanlar yaratmışlar. Biraz Berlin veya bundan 20 sene önceki New York Soho gibi. Ä°nsana kendini çok iyi hissettiriyor böyle yerler.n Sanatla araları nasıl?- Herkesin hayatında sanat var. Bizim hálá yok ama onların üç tane modern sanat müzesi var. Ekonomileri çökmüş vaziyette olduÄŸu için uluslararası sanatçıları, iÅŸlerini çekecek durumları yok. Eserler oturmuÅŸ anlamda modern sanat deÄŸil belki, daha çok genç sanatçıların deneysel iÅŸleri var. Ama bizi çok etkiledi o iÅŸler. New York’taki MoMA’nın P.S.1 Müzesi’ne benziyor. Yıllarca bastırıldıktan, içine kapandıktan sonra patlamış yaratıcılık. Onun getirdiÄŸi çok hoÅŸ bir ruh var. O ANNELER ARTIK BAYAÄžI YAÅžLANMIÅžHer perÅŸembe Casa Rosalda’nın önündeki Plaza Mayor meydanında 70’lerde kaybolan 30 bin kiÅŸinin annelerinin toplandığı bir buluÅŸma var. O anneler artık bayağı yaÅŸlı. Hálá ellerinde pankartlarla, bir heykelin etrafında yürüyorlar. Çok kalabalık oluyor. Destek olmak isteyenler sattıkları tişörtü satın alıyor. Çok güzel ve duygusal bir buluÅŸma.CHANGA’CILARDAN BUENOS AIRES REHBERÄ°Her fırsatta Empanada yiyin. Etli, rokforlu ve jambon-peynirli olanları çok güzel. Dükkanların salaÅŸlığına aldırmayın.n Campobravo: Et lokantası, pazar öğlenleri çok güzel; muhakkak iki cins Empanada yemelisiniz.n Filo: Ä°talyan restoranı. Yolunuzun üzerindeyse, hafta içi öğle yemeÄŸi veya iÅŸ çıkışı saatinde barına gidilebilir. Carpaccio’su ve pizzaları güzel.n Cafe Tortoni: Muhakkak gidilmeli. Küçük salonunda konser varsa kaçırmayın. Sıcak çikolata ve tost (tostades) muhakkak yiyin.n Confiseria Ideal, Eski cafe, cumartesi gecesi tangoyu kaçırmayın.n La Casa del Queso: Et/jambon ve peynir dükkanı. Oturup yemek de yenebiliyor. Keçi peynirleri tadılmalı.n Hotel Alvear Palace: Kalmasanız da 5 çayına gidin, iç avluda oturun.n El’ Obrero: Geleneksel restoran, yemek çok iyi.En etkilendikleri yerlerSydney Buenos AiresTel Aviv BangkokUrfaseyahatte ne okuyorlarSavaÅŸ Ertunç polisiye seviyor, son seyahatte Mehmet Murat Somer’in Hop Çiki Yaya serisini okumuÅŸ; Tarık Bayazıt The New Yorker dergilerini okuyor.ne dinliyorlarMüzik dinlemiyorlar ama gittikleri yerden çok CD alıyorlar. Müzik dükkanına girmedikleri bir seyahat hatırlamıyorlar.ne yiyor, ne içiyorlarHer ÅŸeyi yiyorlar, dayanıklılar ama bazen hastalanıyorlar; iyileÅŸir iyileÅŸmez de yemeye devam ediyorlar. Bangkok’ta böcek kızartması yemiÅŸler, iddialarına göre ‘Pek bir tadı yok.’ Ben emin deÄŸilim...ne giyiyorlarGece gündüz ayrımı yapmadan, olabilecek en rahat ÅŸeyleri.neyle seyahat ediyorlarUlaÅŸmak için uçakla; gittikleri yerde metro, taksi ve yürüyerek...nerede kalıyorlarOnlar da ‘yaÅŸlandıkça’ daha iyi yerlerde kalmayı sevenlerden. Lüks ve yazılı olmayan kuralları olan otellerde sıkılıyorlar.kimle seyahat ediyorlarKalabalık seyahati sevmiyorlar. Favori yolculuk arkadaÅŸları, birbirleri, Zekiye KürkçüoÄŸlu ve Hakan Ezer.çantalarının olmazsa olmazlarıGidilecek restoranların listesi, Alka Seltzer.Â