Büyük işbirliği

YAYOİ KUSAMA
Beneklerim dünyaya yayılacak

Louis Vuitton mağazalarını ziyaret edenler, sanatınızı bu kez vitrinlerde, ayakkabı, çanta ve aksesuvarlarda görebilecek. Bu size ne hissettiriyor?
- Bundan onur duyuyorum. Marc Jacobs harika bir tasarımcı ama bunun ötesinde muazzam bir sanatsal dehaya sahip. Louis Vuitton’un yaratıcı ekibinin benim gibi çok fazla fikri var.  Bu işbirliği dünyadaki tüm insanları kalbinden fethedecek. Bu sayede beneklerim tüm dünyaya yayılacak.

Marc Jacobs’ın büyük bir hayranınız olduğunu biliyoruz. Marc’a göndermek istediğiniz bir mesaj var mı?
- Moda dünyasında müthiş ışıltılı bir kariyere sahip Marc Jacobs ile işbirliği yapabilmek büyük bir heyecan. Tokyo’daki stüdyomda beni ziyaret ettiğinde çok mutlu oldum. Buluşmamızın fotoğrafı hâlâ duvarımda asılı ve buraya gelenler bu fotoğrafa büyük bir hayranlıkla bakıyor.

MARC JACOBS
Hem Kusama’ya hayranım hem de sanatına cevap veriyorum

2006’da Yayoi Kusama’yı stüdyosunda ziyaret ettiniz. Bize buluşmanızı anlatır mısınız?
- İnanılmaz bir buluşmaydı, etkileyici ve özeldi. Stüdyosunda benimle uzunca bir süre oturdu. Yaşamdan, işten ve bir şeyler yaratma tutkumuzdan konuştuk. Kendi boyadığı Louis Vuitton Speedy modeli çantasını neşe içinde gösterdi. İşlerinden hayal ettiğim insanın ta kendisiydi.

Kusama sizin büyük bir hayranınız. İşleri hakkında ne düşünüyorsunuz?
-  En son New York’taki sergisini gördüm. Kariyerine ve kendisini farklı şekilde yansıttığı MOMA’daki ilk dönem işleri, heykelleri, resimleri, kanvasları, sonsuz benekleri gibi dönemlere baktığımda yalınlık, naiflik ve tutku görüyorum. Her büyük sanatçı gibi o da kendi dünyasını yaratıyor. Kusama sonsuzluk hissine takıntısıyla bilinir. Bunu resimlerinde ya da heykellerinde görebilirsiniz. Onunla gerçekten onu olmayan bir dünya keşfedersiniz. İşte bu yüzden ona hayranım, onu çok seviyorum ve hem ona hem de sanatına cevap veriyorum.

Louis Vuitton ve Yayoi Kusama işbirliği nasıl ortaya çıktı?
- Louis Vuitton’un CEO’su Yves Carcelle Yayoi Kusama’nın farklı şehirleri gezecek olan olağüstü etkileyici bir sergisini destekleyeceklerini söyledi. Doğal olarak büyük heyecan duydum. Benim ekibim ve onun ekibiyle Paris’te buluştuk ve çanta, ayakkabı, aksesuvar ile giysilerden oluşan bir koleksiyon yarattık. Daha sonra koleksiyonu ona sunduğumuzda hepsini büyük bir beğeniyle karşıladı. Koleksiyon gerçekten de onun işlerini ve ruhunu yansıttı. Tüm proje çok dinamik ve Yayoi Kusama’nın beneklere takıntısını yansıtıyor. Bu yuvarlak şekillerin sonu yok, bu da sonsuzluk anlamına geliyor.

Yayoi Kusama bu işbirliğini ‘Sonsuz Aşk’ olarak tanımlıyor. Peki siz nasıl tasvir edersiniz?
- Bence aşk güzel bir fikir. Benekler, tek bir şeyi işaret etmiyor, keskin sınırları yok ve sonsuz. Bu durumu sonsuz aşktan daha iyi ne anlatabilir?

Ürünlerden de bahseder misiniz?
- Harika ayakkabılar, bikiniler, kolay giyilebilen ipek elbiseler ve trikolar yarattık. Ayrıca trençkotlarda Louis Vuitton’un Monogram desenini Kusama’nın benekleriyle bir araya getirdik. Bir de şeffaf, giyen kişide vücudunu beneklerle boyamış hissi yaratan farklı bir trençkot tasarladık, bunda da referansımız sanatçının geçmişteki işleriydi. Ayrıca Kusama’nın balkabağı heykellerine itfahen bir de
çanta tasarladık.

AKIL HASTANESİNDE YAŞIYOR

Japon sanatçı Yayoi Kusama (83) 1958’de New York’a yerleşti ve burada Claes Oldenburg, Andy Warhol ve Donal Judd gibi sanatçılarla sergiler açtı. Enstalasyonlarında günlük objeleri bambaşka hallere büründürüp şehrin sembolik mekânlarına taşıdı. Kendisini obsesif olarak tanımlayan sanatçı, 1973’te Japonya’ya döndüğünden bu yana bir psikiyatri kliniğinde yaşıyor ve her gün yeni eserler yaratmak için atölyesine gidip geliyor. Yayoi Kusama, 1980’lerden itibaren Venedik Bienali, MOMA ve Paris’teki  Maison de la Culture du Japon’un da dahil olduğu birçok önemli sanat etkinliği ve mekânda kendi halüsinasyonlarını kullanarak oluşturduğu heykel, resim, film, fotoğraf ve yazı gibi farklı sanat dallarında performans sergiledi.

Sakızdan elbise yaptılar Katy Perry’e yollayacaklar

Deniz Berdan, Rocco sakızlarıyla ortak bir projeye imza attı ve Katy Perry’e gönderilmek üzere tamamı sakızdan oluşan üç sahne kostümü hazırladı.  Berdan bizim için giyip poz da verdiği tasarımlarını anlattı

Tasarımlarda alternatif malzemeler kullanmayı çok severim. Organik maddeleri üstelik de çiğnenebilir olanları kullanmak daha da heyecan verici. Biz değişik materyallerden kıyafet yapmayı üstlendik, firma da sakızları temin etti. Çünkü sakızlar tıpkı işleme yaptığımız ve önümüzdeki sezon gündemde olacak inciler gibi yuvarlak ve canlı renklerden oluşuyor. Üstelik de retro bir görüntüye sahipler. Bizi yansıtabilen eğlence teması, sakızdan kıyafet yapılmasına ilham oldu. Mayoyu kızım Begüm tasarladı.
Kostümlerin hazırlanması üç hafta sürdü. Neticede organik bir malzeme. Hepsi tek tek delinip eldiven kullanılarak soğuk bir ortamda işlendi. İşleme kısmında üç işlemeci her bir elbise için ayrı ayrı çalıştı. Toplamda 2 bin 500 civarı sakız kullanıldı.
Alternatif malzemeler, farklı materyaller tasarımcıyı geliştirir, ufkunu açar. Bizim için de öyle oldu. Farklı duyulara hitap ediyor olmak çok önemli, neticede kıyafetlerimiz çok güzel kokuyor. Ayrıca üç boyutlu olmaları da işi enteresan kılıyor.
Katy Perry alternatif malzemelerle hazırlanmış sahne kostümü kullanabilen sanatçılardan. Bir de güleryüzlü. Bu kıyafetleri başarıyla taşıyabileceğini düşünüyoruz.  Kıyafetler Amerika’ya yollanacak ve sakız firması tarafından menajerine teslim edilecek.