Büyük göğüs trajedisi

Güncelleme Tarihi:

Büyük göğüs trajedisi
Oluşturulma Tarihi: Aralık 02, 2012 00:00

Koca memeli sarışın, toplumda seksi ve fettan bir algı yaratsa da işin aslı öyle değil. Büyük göğüs, kadın için avantajdan çok dezavantaj. O sarışına git sor bakalım, koynunda taşıdığı yükten memnun mu?

Haberin Devamı

Arkadaşlarla kahvaltı için Hisar’daki mekanlardan birinde oturuyoruz. “Hadi” dedik, güzellik göreceli bir kavramsa “Hepimizin görecesi nedir?” diye mekandaki güzel kızları seçmeye başladık. Kızlar genellikle daha doğal, az makyajlı, abartısız giyinmiş, temiz yüzlü kızları seçti; erkeklerse nerede göğüsleri büyük kadın var onları seçmekle kalmadı, masada kurt gibi uludular. Peki kadın için de aynı şey geçerli mi, kendilerini bu kadar seksi gösteren uzuvlarını seviyorlar mı?

YA ASSOLİSTE BAĞLIYORSUN YA DA PORNO YILDIZINA

 Yediğin her şey göğüslerinin üzerine düştüğü için üst çırpma hareketi senin için bir alışkanlık haline geliyor.
 Taksi, otobüs, dolmuş, vapur türü şeylere yetişmek için koşamıyorsun. Ya da koşarken elinle orayı tutmak zorunda kalıyorsun. İki yana ayrılıp sereserpe birbirine çarpan memeler biraz rahatsız ediyor.
 Ne giyersen giy, hep bir assolist havasındasın. Metallica tişörtü bile giysen, Faik’le sahneye çıkmak üzere olan Safiye Soyman oluyorsun.
 Dekolte millete hoş bir seksilik verirken sen giydiğin zaman porno yıldızına dönüyorsun, hafif dozunu kaçırmadan vereyim dediğindeyse gözlemeci Sultan anne oluyorsun.
 Çok zayıfsan, sutyeninin içine iki tane salata kasesi koymuşsun gibi duruyor.
 Şişmansan altta oluşan pişiklerden ne ben bahsedeyim, ne sen o acıyı hatırla.
 İnsanların önce göğüslerine sonra ne dediğine bakması bir süre sonra canını sıkıyor.
 Küçükken büyütmek için milyonlarca seçenek varken; büyükse küçültme yapabilmek için ameliyat şart. Ameliyat içinse eline verdikleri sözleşmede kocaman ‘ölüm tehlikesi’ni görünce bir korkmuyor değilsin.
 Kızların ağzını yaya yaya “Ay keşke benimkiler biraz büyük olsa” diye konuşmalarını duyunca ekmek bıçağıyla onları doğramak istiyorsun.
 Hiçbir şey üzerine tam oturmuyor, ya daracık oluyor ya da alt tarafı bosbol.
 Sırtı açık elbise giymeyi anca rüyalarında görüyorsun.
 Yazı ayrı dert, kışı ayrı dert... Kazak giydiğin zaman hele bir de boğazlı falansa iç organlarına hava basmışlar gibi görünüyorsun.
 Sekste iyi bir şeymiş gibi görünse de ilginin sadece oraya toplanması bir süre sonra rahatsız hatta tahriş ediyor.
 Sırt ağrısından bahsetmek bile istemiyorum, her gün kilolarca portakal taşımışsın gibi hissediyorsun. Her fırsatta kulunçlarımı biri ovsa diye gözlerinin içine bakıyorsun insanların.
 Sutyen bulmakta zorlanıyorsun çünkü bütün sutyenler mercimek göğüsler için yapılmış, içine basmışlar süngeri, alttan dayamışlar telleri.

Haberin Devamı

TEL ACISI AŞK ACISINDAN BETER

Haberin Devamı

  Tel acısı, aşk acısından beter yemin ederim. Özellikle en uygunsuz zamanlarda ‘cork’ diye çıkıp sinsi sinsi göğsünüzde sondaj çalışması yapıyor sanki.
  Dünyanın en ciddi yerine
giderken, bir gömlek bile giyseniz, gömleğin ilikli düğmelerinden gerilen yerler yüzünden seksi sekreter Jale gibi durursunuz.
 Askısız bikini giymeyi aklının ucundan bile geçirmek haramdır.
 Emniyet kemeri, yandan takılan çanta taktığınız zaman oluşan görüntü etrafınızdakiler için hoş olsa da sizin için kabustur.
 Millet sporda hoppidi hoppidi hoplarken onlara göre iki kat efor sarf edip o çılgınlar gibi çağlayan göğüsleri tutmaya çalışırsın.
 Olduğundan kilolu görünmek alışman gereken bir olay haline gelir.
 Sürekli tükenmez kalem testi yaparsın, kalem her yere düştüğünde ‘Ohh bügün de sarkmadılar’ diye şükür duasına başlarsın.
 İnsanlarla sarılmak işkence haline gelir, sarılırken arada epey mesafe oluşur, o mesafeyi kapatmaya çalışırken göğüsler kıyma makinesinden geçiyor gibi sıkışır.
 Ama yine de onları seversin; çocukların gibidirler, seni sen yapan, kadın olduğunu hissettiren uzuvlardır.

 

Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!