Burjuva tarzının dönüşü

Güncelleme Tarihi:

Burjuva tarzının dönüşü
Oluşturulma Tarihi: Mayıs 08, 2000 00:00

Haberin Devamı

Modanın kendini tekrardan ibaret bir kavram olduğu artık kesinlik kazandı. Bir bakıyorsunuz, yıllar öncesinin modası gelip kapıya dayanıyor. Siz de hemen koşup o tarzın gereklerini yerine getiriyorsunuz. Aslında annelerimizin eski giysilerini ortaya çıkararak da, bu işleri halletmek pekala mümkün.

Burjuva tarzı, 70'lerin filmlerinde, kadınlarında, günlük yaşamında kendini ispat etmiş bir tarz. Tamamen klasik giyimin öncü olduğu, geniş şapkaların ve diz boyunu geçmeyen eteklerin gündemi doldurduğu bir tarz yani...

Milano'da dirildi

Bu tarzın tekrar moda dünyasına düşmesi, geçen senenin Ekim ayında, Prada'nın Milano'daki defilesinde oldu. File çoraplar, eteğin içine sokulan ipek bluzlar, fular ve gömlekle tamamlanan pilili etekler, elbisenin içine giyilen kombinezonlar... Hepsi, Miuccia Prada'nın koleksiyonunda yeniden hayat buldu. Tabii ki tamamen yapılı saçlar, son derece bakımlı, uzun ve ojeli tırnaklar ve yaz kış demeden pedikürlü olan ayaklar. Koleksiyonunun ilhamını annesinden alan Prada'dan sonra Yves Saint Laurent ve Ralph Lauren de bu akıma kapıldılar. Minik mendiller ve puantiyeli ipek elbiseler sergiledikleri kreasyonlarında, boynu saran fularlar da unutulmamış...

Burjuva kadınının tarifi

Dergide, burjuva tarzını benimseyen bir kadının klasik tarifi de yer alıyor: Şöyle ki, marka giyiliyor, markanın marka olduğunu belli edecek tarzda yazılı ve baskılı olması tercih ediliyor. Saçlar, ince eşarplarla bağlanıyor. Koyu renk güneş gözlükleri takılıyor. Eller ve ayaklar her daim bakımlı oluyor. Güneş gözlükleri ince bir zincirle boyundan sarkıtılıyor. Ayakkabılar sivri burunlu oluyor ve mutlaka file çorap giyiliyor. Tabii bu arada, minik ve kadınsı çantalar unutulmuyor (her ne kadar cep telefonu gibi gerekli şeyler içine sığmasa da). Makyajda uzun kirpikler yine gündemde ama pastel renkler tercih konusu... Saçlar dümdüz açık bırakılabilir, ya da zarif bir biçimde arkadan toplanabilir. Uzun ama şık kolyeler, pahalı mücevherler moda halinde. Bir de en unutulmaması gereken mevzu olarak, fular takma durumu var. Yani, her nevi giysinin üzerine, boyundan dolanan ince fularlar takılıyor...

70'lerin filmleri ve dekorasyon olayı

Yves Saint Laurent, Catherine Deneuve'ün ‘‘Belle de Jour’’ yani ‘‘Gündüz Güzeli’’ filminden esinlenerek yarattı yeni koleksiyonunu... Bu filmde Deneuve, kendinden fularlı bluzunu çıkarıp birkaç frank karşılığında erkeklerle birlikte oluyordu. Sarışın, soğuk ve ulaşılmaz bir burjuva kadını izlenimi veren Deneuve, bu filmle kariyerinin dönüm noktasına gelmişti. Romy Schneider ise, ‘‘La Piscine’’ yani ‘‘Havuz’’ isimli filmde, simsiyah giyinmiş ama sıcakkanlı olan bir burjuva kadınıydı.

Ev dekorasyonunda da, aynı akımın izlerini görmek mümkün. Özellikle Paris'teki evlerde... 70'lerde plastiği son derece asil ve burjuva tarzına uygun bir malzeme haline getiren Charles Eames ve Verner Panton isimli iki ustanın izinden gidiliyor. Şimdilerde ev dekorasyonunda zarif plastikler, camlı ev eşyaları ve gümüş aksesuvarlar yine gündemde...

Türkiye'de burjuvazinin durumu

Aslında Türkler arasında da, modayı yakından takip edip, aynı zamanda burjuva tarzından vazgeçmeyen kadınlar var. Mesela Filiz Akın, mesela Emel Sayın, ya da Türkan Şoray... Bu isimler her daim şık, her daim zarif ve bakımlılar. Zaten burjuva tarzı da bir anlamda bakımlı olmak ve öyle görünmek değil mi... Örneğin, Türkan Şoray, hangi davete ve hangi geceye giderse gitsin, onu muhakkak son derece bakımlı ve kendinden emin görürüz. Hatta birçok zaman soğuk bir görünüşü var bile denilebilir. Filiz Akın da aynı şekilde... Çok zarif ve çok güzel olmasının temelinde davranışları kadar kendini göstermesi, ama bir yandan da gizemli bir tavır takınması geliyor.

Bu olayı yaşla bağdaştırmak da pek anlamlı değil. Yani orta yaşa gelen kadınların bu tarz giyinmeleri gibi bir mantık yürütmek doğru olmaz. Bunun en iyi örneği olarak da, Hollywood'un en güzel kadınlarından 28 yaşındaki Gwyneth Paltrow'u verebiliriz... Oscar gecesindeki giyiminden tutun da, normal zamanlarda taktığı tek sıra incileri, boynuna doladığı ipek fularları ve her seyahatinde elinden düşürmediği Louis Vuitton çantalarıyla, yaşam tarzını burjuvazi olarak belirlediği kesin...

Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!