Burak'la alışveriş çok zevkli

* Erkek arkadaşla alışverişe çıkmak kötü fikir mi?      �

- Hayır, hiç de kötü fikir değil. Erkek arkadaşım görsel bir işte olduğu için giyimine önem veriyor. Beraber alışverişe çıkmak çok keyifli... Zaten alışverişimizi genelde birlikte yapıyoruz.

* Tabii ki siz modayla daha ilgilisiniz. Size danışıyor mu, fikrinizi soruyor mu?  �

- Burak benim gözüme, yani zevkime çok güveniyor. Tarzımı da beğeniyor. Üzerindeki kıyafetler sizce de güzel durmuyor mu?

* (Bunu sorarken gülüyor. Bildiğiniz gibi Burak Özçivit’den bahsediyoruz. Demek ki “Muhteşem Yüzyıl”da izlediğimiz başarılı oyuncunun eskisinden de hoş görünmesinin bir sebebi varmış. Buna “zevk sahibi kız arkadaş etkisi” de diyebiliriz.)

* Yurt dışında sevdiğiniz alışveriş adresleriniz hangileri?

- Paris’te Le Marais. Çok seviyorum orayı, uğramadan duramıyorum. Özellikle pazarları çok keyifli oluyor. Orada çok güzel Chanel vintage çantalar buluyorum. Bu arada Chanel, Louis Vuitton ve Hermes’in vintage çantalarını çok beğeniyorum. Londra’da da Portobello favorim.

* Konservatuvarda müzik eğitimi aldınız. Babaanneniz Fikret Şeneş bu alanda fenomen. Modayla uğraşmak nereden aklınıza geldi?

- Doğru söylüyorsunuz, iki farklı şey. Ancak lisedeyken bile çantamda hem ders kitapları hem de moda dergileri vardı. Derste bazen dergi karıştırdığım olurdu. Ama müziği de hâlâ çok seviyorum. Geçenlerde çok yakın bir arkadaşımın doğum günü için iki kişi stüdyoya girip bir parça kaydettik. Yani müzikten kopmadım. Zamanın ne getireceği belli olmaz.

* Dizi teklifleri alıyor musunuz peki?

- Teklifler geliyor. Televizyona sıcak da bakıyorum. Markalardan da teklifler geliyor, bazılarını değerlendirmeyi düşünüyorum.

ONUN ARTIK BLOG’U VAR

* Kendi adını taşıyan bir blog açtın... Takipçilerin haliyle paylaştığın her şeyle ilgili yorumlar yapacak. Bazıları üzerinizdekileri beğenecek, bazıları o kombini veya üzerinizdeki bir parçayı eleştirecek. Bunlara hazır mısınız?

- Tabii. Herkes benim beğendiğim her şeyi beğenecek diye bir düşüncem yok. Dozunda olan eleştiriye, önerilere açığım. Aileme veya bana hakaret edilmediği sürece, tüm eleştiri ve yorumları merakla okuyacağıma emin olabilirsiniz. Ancak insanlar benim elimde olmayan, hani gözün kaşın niye böyle gibi şeyleri eleştirmesin lütfen, çünkü o konuda yapabileceğim bir şey yok. Zaten bu interaktif bir blog, bir dolu konuyu birlikte tartışıp, bir nevi sohbet edeceğiz.

* Bu arada sizin sık sık Bolluca Barınağı’na gittiğinizi biliyorum...

- Doğru... Evimde zaten beş evcil hayvanım var, ancak bu başka bir şey. Her pazar Bolluca’ya gitmeye çalışıyorum. Hayvanları çok seviyor, elimden geldiğince yardım etmeye çalışıyorum. Oradan alıp tedavi ettirdiğimiz köpekleri sahiplendiriyorum da... Aslında bunu pek dillendirmeyi istemiyorum ancak belki başkaları da heveslenir, barınakları ziyaret eder veya oralara mama gönderir diye blog’uma böyle bir bölüm ekledim. Blog’u ziyaret edenler bu bölümü de ihmal etmesin lütfen. Ve bunu mutlaka yazın: Aileler karne hediyesi olarak ve petshop’lardan hayvan almasın.

CEYLAN ALIŞVERİŞTE...

* Çok kalabalık olduğu için hafta sonları alışverişe çıkmıyorum.
* Alışveriş yaparken başkalarının yorumlarından etkilenmiyorum. Kendime yakışanı biliyorum, verdiğim kararlara güveniyorum.
* Alışverişten çok vitrin gezmeyi; nerede ne varmış, yeni ne gelmiş görmeyi ve araştırmayı seviyorum.
* Bunu annemden öğrendim: “Bir dükkana girince illa bir şey alman gerekmiyor. Sadece bakmak için de dükkan gezilir.”
* Kıyafetlerimi “modifiye” etmeyi yani bir şeylerini değiştirmeyi seviyorum. Özellikle demode olmuş eski jean’lerimi şort yapıyorum.
* Annemle tarzlarımız farklı o yüzden kendi aramızda ancak çanta “alışverişi” yapıyoruz. İtiraf etmem gerekiyor ki ben ondan daha çok “faydalanıyorum”.
* İndirimleri ben de herkes kadar takip ediyorum. Tek şikayetim, indirimde bana uygun beden kıyafetlerin pek kalmıyor oluşu.
* Yaşıma uygun markalardan alışveriş yapıyorum.
* Kendim için yaptığım alışverişlerin başında kitap ve dergi var. Özellikle moda dergilerinin sıkı takipçisiyim. Ciddi bir dergi koleksiyonum bulunuyor.
* Bir şeyi çok beğendiğimde farklı renklerini veya aynısından birkaç adet alıyorum.
* Renkli oje tutkunuyum.