Hakan GENCE
Oluşturulma Tarihi: Mayıs 01, 2010 00:00
Murat Dalkılıç (28), şimdiye kadar yaptığı üç single çalışmasıyla özellikle genç kızların kalbini kazandı. Şarkıları yaz aylarında gece kulüplerinde çınladı. ilk albümü “Merhaba Merhaba”yı henüz tamamladı. Çıkış şarkısı “Külah”, radyolarda istek almaya başladı bile. Bu arada bir film senaryosu yazdı, Japon dövüş sanatı Kendo’ya merak sardı. Murat Dalkılıç, “CD’yi taktığınızda hiç bir şarkıyı atlamayacağınız bir çalışma yaptım. Karma bir sound hazırladım. İçinde R&B, arabesk, oryantal ve pop şarkılar bulacaksınız” diyor.
Geçtiğimiz sonbahar “Beni Boyar mısın” isimli bir albüm çıkaracaktınız. Ne oldu?- Bu şarkıyla ilgili bir reklam anlaşması yapmıştık ama feshedildi. Ben de şarkının kariyerime anlam katmayacağını düşünerek albümden çıkardım. Gerçi şimdi Kutsi söylüyor ve ona çok yakışmış. Bu arada repertuvara üç yeni şarkı ekledim. Aranjelere kafa yordum.
Şimdiye kadar hep farkındalık yaratmak için single çalışmaları yaptığınızı söylüyordunuz. O farkındalığı yarattınız mı?- Fazlasıyla. Hatta çok kıskanıldığımı hissediyorum. Bundan sonra başarıyı, kıskanılmak değil takdir edilmek için istiyorum.
Sizi kıskandıklarını nereden çıkardınız?- Başarılı şarkılar seçtiğim görüldü. Üstüne yoğunlaştığım şarkılar bir şekilde başkaları tarafından alındı. Ama ben etkenlerden çok etkilenmiyorum. Zaten kimin şarkısını söylersem söyleyeyim bundan sonra patlatabileceğime inanıyorum.
O nasıl olacak?- Sahne şovuma ve aranjörlerime güveniyorum. Karşı tarafa da şarkının ruhunu geçirebilecek bir yeteneğim var.
Albümde en çok sizi anlatan şarkı hangisi?- Altı ay önce Sarhoş Yakamoz diye bir parça yaptım. Çok kötü bir anımda yazdım. İlişkimle alakalı, tamamen bittiğim bir andı. Ciğerimin nasıl yandığını kağıda döktüm.
AYŞE HAKKINDA KONUŞACAK ŞEY YOK
Kız arkadaşınız oyuncu Pelin Sönmez’le bir ay kadar ayrılık yaşadınız. Sonra yeniden birlikte oldunuz. Bu süre içinde sizi mi bekledi?- Benim de ona olan aşkım bitmemiş. Çünkü ayrılığın sonunda aynı hızla birbirimize döndük.
Ayşe Özyılmazel’le birlikteliğiniz o zamana denk geliyor ama...- Bunu konuşmak istemiyorum. Karmaşık bir olay. Açıkçası konuşulacak da bir şey olmadı.
Sonrasında açıklamalar yapıldı. Ayşe Özyılmazel, “Konuşursam ortalık karışır” dedi?- Ben Ayşe’nin öyle bir şey söylediğini sanmıyorum. Tanıdığım kadarıyla öyle bir insan değil.
Peki şimdi arkadaş mısınız?
- Gördüğüm yerde tabii selam veririm. Problem yok aramızda.
Çok sık mı aşık oluyorsunuz?- Öyle bir şey yok. Benim ilişkilerim hep çok uzun sürer. Kolay kolay pes etmem. Kısaca içimin sinmediğiyle olamıyorum.
HER ZAMAN ÇEKİRGEYİM
Bu albümle bir de felsefe benimsemişsiniz; Kendo?- Uzakdoğu felsefesiyle uzun zamandır ilgileniyordum. Şu anki kariyer durumumu fotoğrafçı Mehmet Turgut’a anlattım. Beni Kendocu olarak fotoğraflamak istediğini söyledi. Ekibimle bu felsefenin verdiği mesajın bana uyduğunu düşündük. Hayatta öğrenimin zamanı olmadığını savunuyorum. Yani her zaman çırak pozisyonunda olacağım. Kısaca bu felsefeyle kendimden önce gelenlere saygı duyuyor, sonra gelenleri korumayı amaçlıyorum.
Bu laflardan sonra “Daha ilk albümüyle kim oluyor da bizi koruyor” demezler mi?
- Beni de koruyan, destekleyen sanatçılar oldu. Oldum diye bir şey söylemiyorum. Ben oldum deyip müzik tarzlarını değiştiren, sadece kendi şarkılarını söyleyen herkes çuvalladı ve eski hallerine dönmeye başladı. Bu da bize yaradı ve örnek oldu.
Kostüm de eski bir Kendo’cununmuş...- Evet stil danışmanım Selim Akar beğendi, Taksim’de görmüş. Bu kostümü de giyen eski bir şampiyonmuş. Dönüp dolaşıp bana gelmesi işaret olmalı. Zaten şu anda hayatta sonsuz öğrenimin olduğuna inan bir şampiyon olduğumu düşünüyorum.
İddia ediyorum, çatlatacağımİddia ediyorum, bu sene Türkiye’nin en eğleneceli şarkısı Rakı Büyük olacak. Ayrıca Emre Kaya’nın şarkısı Çatlat’a da çok güveniyorum. Üç şarkının sözleri, bir şarkının müziği bana ait.
ELLENMEDİK YERİM KALMADI10 yıldır gece hayatının içindeyim. Telefon numaralarını avcuma sıkıştıranlar artık rutin. Ama bazen aşırıya kaçıldığı oluyor. En son Denizli’ye gittim, ellenmedik yerim kalmadı. Gerçi artık bu duruma da alıştım. Açıkçası kendimi ne çirkin ne de yakışıklı buluyorum. Seksi değil sevimli olduğumu düşünüyorum. İnsanların da beni enerjik bulduğunu sanıyorum.
GAY MİSİN DEDİKLERİNDE HAYIFLANMIYORUMGay’leri seviyorum. Başarılı beyinlere sahipler. Onların bakış açısının diğer insanlardan farklı olduğunu düşünüyorum. Onlar da benim yaptığım işleri seviyor. Bir de beni eğlenceli buluyorlar. Benim için “Gay mi?” diye sormalarından da rahatsızlık duymuyorum. Çünkü artık insanların cinsel tercihlerinin önemli olmadığı bir dönemdeyiz.
FİKRİYE’Yİ FİLM YAPIYORMurat Dalkılıç iki yıldır
Atatürk’ün hayatında önemli bir yeri olan Fikriye Hanım’ın hayat hikayesi üzerinde çalışıyor. “Fikriye Hanım’ın hayatını ondan daha iyi bildiğimi söyleyebilirim. Bu araştırmaları senaryoya çevirdim. Bütün görüşmeler tamamlandı. Filmi de ben yöneteceğim. Fikriye rolü içinde bir kaç isimle görüşüyoruz” diyor.