Sibel ARNA
Oluşturulma Tarihi: Mayıs 05, 2011 20:32
2011 yazının ayakkabı modasını dolgu topuk, kalın ahşap topuklu, sabo, espadril olarak özetleyebiliriz. Çok çok yüksek iğne topuklar da, dümdüz gladyatör sandaletler de yok değil. Christian Louboutin, Manola Blahnik, Cesare Pacciotti, Aldo Bensadoun, Walter Steiger hepsi daha önce röportaj yaptığım tasarımcılar. Her röportajda da laf dönüp dolaşıp topuklu ayakkabı ile düz ayakkabının seksapel farkına geldi. Bu yazın ayakkabı trendlerinin içinde her ikisi de varken ustalara kulak kabartmaya ne dersiniz?
Sabo bu yaz modasının en tartışmalı trendi. Bazıları yaşlı buluyor ama yeni nesil tasarımcılar saboyu gençleştirmeyi başardı. Platformlu ve yüksek topuklu sabolar da ürettiler. Renk alternatifleri de sonsuz.CESARE PACCIOTTI Düz ile seksi yürünebileceğine inanmıyorumÇok seksi ve çok gösterişli ayakkabılar tasarlıyor. “Erkekleri tahrik etmek isteyen kadınlar benim kadınlarım. Ayakkabı ile de seksi mesajlar verilebileceğini gösteren ayakkabılarsa benim ayakkabılarım” diyor. Yüksek topuklu ayakkabı bir kadına ne katar? - Yürüyüşü daha seksi bir hal alır. Ben düz ayakkabılı bir kadının seksi yürüyebileceğine asla inanmıyorum. Yüksek topuk giyince bel içeri gidiyor, popo dışarı çıkıyor. Poponun kasları topuğu kontrol etmek zorunda olduğu için daha çok kasılıyor. Kadın sanki aynaya bakıyormuş gibi yürüyor. MANOLO BLAHNİKDüz ayakkabılı kadınlar kıvrak ve esnek tıpkı pandalar gibiBugün tüm dünyada ayakkabı bir fetiş objesi ise bu herkesten çok Manolo Blahnik sayesindedir. Ayakkabılarını sekse tercih eden kadınların sayısı hiç de az değil. Böyle düşünenlerin başını Madonna çekiyor. Evita yıllarında Vogue dergisine “Manolo seksten bile iyidir” dediğinde yer yerinden oynamıştı. Manolo Blahnik tasarladığı ayakkabıların seksten iyi olup olmadığını bilmiyor ama sekse hizmet ettiğini düşünüyor. “Genç ve çok parası olan kadınlar seks güçlerini göstermek için benim ayakkabılarımı giyiyorlar. Yüksek topuklar bu gücü göstermenin en kolay yoludur.” diyor. Blahnik, 1979’da Vogue dergisinin kapağında yer alan ilk erkekti. 2003’te eserleri Londra Tasarım Müzesi’nde sergilendi. Bu da bir ilkti. Bakın topuksuz ayakkabılarla ilgili neler söyledi: Topuksuz ayakkabılara düşman mısınız? - Hayır tam tersi. Hayatımın bu döneminde sadelikten yanayım. Artık çok parlak şeyleri sevmiyorum. Dümdüz hiç topuksuz ayakkabılardan ilk kez bu kadar çok tasarladım. Günümüzde herkes Brigitte Bardot olmaya çalışıyor. Ama ben topuksuz ayakkabılarla yürüyen fresh kadınlar görmek istiyorum. Akdenizli kadınlardan etkilendim. Çok uzun boylu olmayanlar bile dümdüz ayakkabılarla yürürken çok seksi olabiliyorlar. Kıvrak ve esnek. Tıpkı pandalar gibi... Platform topuklu olanları hiç sevmiyorum. Hatta itiraf edeyim ben bir platfom fobiğim. Çirkin tasarımlar platformlarla daha çirkin oluyor. CHRISTIAN LOUBOUTIN Bir Fransız atasözü derki: Güzel olmak için acı çekmek gerekir Christian Louboutin nam-ı diğer kırmızı tabanlı büyücü. Onun için kırmızı tabanlı büyücü diyorlar. Kendi markasını yarattığı ilk günden beri ayakkabıların tabanını kırmızıya boyuyor. Kırmızı ile ilişkisini şöyle anlatıyor: “Kırmızı tabanlar kısa sürede kadınların yeşil ışığı oldu. Bu tabanlar sayesinde erkekleri flörte çağırıyorlardı. Erkekler sokakta hiç tanımadıkları kadınların yanına gidip, “Biliyor musunuz tabanlarınız kırmızı” diyerek tanışıyorlardı. Ayakkabılar başlı başına bir tahrik objesi. Kırmızı tabanlar sayesinde çapkın kadınlar erkekleri daha çok kışkırtabiliyor. Hal böyle olunca ben kırmızıyı bırakmak istesem de kırmızı beni bırakmıyor. Bu renk benim markamın karakteri oldu.” Monoco Prensesi Caroline’den Tina Turner’a kadar bir çok ünlü tarafından tercih ediliyor Christian Louboutin’in topuklu ayakkabıyla ilgili fikri çok net: Bir ayakkabının seksi olabilmesi için yüksek ökçe şart mıdır? - Şart değil. Yüksek topuklar kadının kendini daha güvenli hissetmesine yardımcı olan bir unsur. Çünkü kadın yüksek topukların üzerinde olduğu zaman duruşu, vücut dili değişiyor. Vücuduna daha hakim oluyor. Elini, kolunu, bacağını daha iyi kullanıyor. Ama bence düz ayakkabıyla da seksi olunabilir. Ayrıca günün her dakikası seksi olmak zorunda da değilsiniz. Ama bir uyarım var yüksek topuklu ayakkabılar ile olabildiğince yavaş yürüyün. Bu size daha zarif ve çekici bir görünüm katar. Eğer yüksek topuklar ile yürümeyi bilmiyorsanız topuklu giymeyin. Çünkü yüksek topuklu ayakkabılar ile yürümeyi bilmeyen birinin rahatsızlığını izlemek kadar kötü bir görüntü olamaz. Ayağı neredeyse 90 derecelik bir şekilde bileği bükmek çok sağlıklı değil. Ama bir Fransız atasözü der ki “güzel olmak için acı çekmek gerekir”.ALDO’NUN YARATICISI ALDO BENSADOUNHafızamda yüzlerce babetli seks tanrıçası var Ayakkabı satmaya bir arkadaşının giyim mağazasında kiraladığı bir metre karelik bir duvarın önünde başladı. Şimde 37 ülkede 1000’den fazla mağazası var. Antartika hariç tüm kıtalarda Aldo’yu görmek mümkün. Aldo dünya üzerindeki hangi ülkede mağaza açarsa açsın hemen benimsenen bir marka. Aldo Bensadoun’ın oyu düz ayakkabılardan yana: Sizce bir kadın düz ayakkabılarla da seksi görünebilir mi? - Kesinlikle. İzlediğiniz filmleri gözünüzün önüne getirin. Benim hatırladığım yüzlerce babetli seks tanrıçası var. WALTER STEIGERÖnemli olan zamanlama Walter Steiger ayakkabı konusunda her türlü çılgınlığı yapmış, yapan ve yapmaya devam eden bir tasarımcı. Geçen senelerde Victoria Beckham başta olmak üzere bir çok ünlüye topuğu olmayan çizme bile giydirdi. “İnsan vücuduna uyum sağladıkları sürece en abuk ayakkabıyı bile üretirim.” diyor. Üretiyor ve üstelik bunu konfordon hiç ödün vermeden yapıyor. Bu konudaki iddiasını “Yüksek ve asimetrik ayakkabılarıma uzaktan bakmayın, deneyin, yürüyebildiğinizi görünce şok olacaksınız” diye açıklıyor. Ve bakın topuklu ayakkabı ve seksilik bağlantısını nasıl kuruyor: Sizce bir kadın topuklu ayakkabı olmadan da seksi olabilir mi? - Evet kesinlikle olabilir. Seksiliği ökçelere bağlamam, böylesi işime gelse de yapamam. Ben zamanlamaya daha çok önem veriyorum. Bir tasarım, moda anlamında doğru zamanda ortaya çıkıyorsa, tahammül edemeyeceğim hiçbir şey yok.