Ezgi Atabilen
Oluşturulma Tarihi: Mayıs 25, 2013 00:00
Cahide Erel’e ait galeri ve atölye Essence’da 27 Mayıs’ta ‘tuhaf’ bir sergi açılıyor.
Sergilerde genellikle eserlere dokunmanız yasaktır, bu sergideyse buna mecbursunuz. Çünkü zifiri karanlık ortamda, eğer arzu ederseniz gözleriniz siyah bir kumaşla bağlanacak, profesyonel masörler tarafından sergiyi gezerken yapıtları yalnızca parmak uçlarınızla göreceksiniz. Altınokta Körler Vakfı yararına açılan ‘Dokun Bana’ sergisini, küratörü Günseli Toker ile konuştuk.
‘Dokun Bana’ sergisinin fikri nasıl doğdu?
- Ben kişisel olarak sosyal sorumluluklarımın farkındayım ve bu konuda kişisel gayretlerimle kendimce çalışıyorum. Ama daha geniş bir programla, daha fazla şeyler yapmak ihtiyacındaydım hep. Özellikle yurtdışında birçok ülkede, Türk ve Lüksemburglu sanatçılar için sergiler organize ettim. Etmeye de devam ediyorum. Bunlar içinden yılda bir sergiyi, sosyal sorumluluk adına çalışmak, farkındalık yaratmak adına düzenlemeliyim, diye düşünerek yola çıktım. Engelli kişilere ‘dokunmak’, ‘dokundurtmak’ yoluyla, yani empati kurarak sizinleyiz demek istedim. Sanatçı arkadaşlarıma fikri açıkladığımda, onlar da sanatçı duyarlılığıyla heyecanla bu projede yer almayı hiç düşünmeden kabul ettiler.
Sergiyi ziyaret edecek sanat izleyicileri nasıl bir deneyim yaşayacak?
- Sergiyi izlemeye gelen kişiler zaten bu konuda duyarlı kişiler olacaktır. Bu kişiler sosyal sorumluluklarının farkında olan kişiler şüphesiz ki ama yine de sergiyi gözleriyle değil, bir görme engelli gibi elleriyle algılayarak gezecekler ve empati kurabilecekler. Gönül gözleriyle görecek ve bundan sonra çok daha fazla duyarlı olacaklardır.
Peki, ‘Dokun Bana’ sergisi sizin kişisel kariyerinizde nasıl bir deneyim?
- Daha önce birçok sergi organize ettim ancak bu, sosyal sorumluluk adına ilk organize ettiğim sergi. Sergi küratörlüğü açısından diğer sergilerden prosedür adına çok büyük bir farkı yok. Fark, sergi amacı engellilere dikkat çekmek olunca çok daha fazla duyurmak ve çok daha fazla kişiye ulaşarak farkındalık yaratmak için sanatçıların dışında kişilerden de yardım almak gereği oldu. Bana ilk yardım elini uzatan Mimar Mustafa Toner ve Berrin Yoleri oldu. Berrin Hanım’ın müthiş enerjisi ve bu konudaki büyük tecrübesiyle sponsorlar bulundu. Büyük bir gönüllü ekip doğmuş oldu ve herkesin heyecanı ile müthiş bir proje doğdu.
Bu sergi için sanatçılarla nasıl çalıştınız? Sergiye nasıl ve ne kadar sürede hazırlandınız?
- Sergiyi ilk kurgulayışım aralık ayında oldu. Yeni yılla birlikte sanatçılara teklif götürmeye başladım. Yani beş ay sergi üzerinde çalıştık. Konsept sebebiyle oldukça değişik çalışmak zorundaydık. En iyi nasıl empati sağlayabiliriz, en iyi nasıl duyurabiliriz diye üzerinde çalıştık.
Sergide 17 sanatçının işleri gösteriliyor. Sanatçıları ve eserleri nasıl seçtiniz?
- Sanatına ve disiplinine çok güvendiğim tabii ki birçok sanatçı var ama sayıyı fazla tutmak kısa sürede yapılacak bir sergi için zorluklar yaratır. O sebeple daima birlikte çalıştığım sanatçılara teklif götürdüm. Sanatçıların hepsi Mimar Sinan Üniversitesi Güzel Sanatlar Akademisi 80 mezunlarıdır. 30 yıllık sanat kariyerleri olan, kendi disiplinlerinde başarılı sanatçılardır. Konsept gereği bütün eserlerin üç boyutlu çalışılması gerekiyordu. Heykel, seramik ve cam sanatçıları için zaten sorun yoktu. Fakat fotoğraf, gravür, resim ve tekstil sanatçılarının eserlerini üç boyuta taşımaları oldukça zordu. Ama yaratıcılıklarını kullanıp bunu başardılar. Serginin izleyicilerin ilgisini bu açıdan da çekeceğine inanıyorum.
Dokun Bana sergisiyle iletmek istediğiniz mesaj nedir? İzleyicilere sergi gezisi öncesinde vermek istediğiniz tüyolar, tavsiyeler var mı?
- Onlara ‘dokunmamızı’ sınırlayan, engellilerin engelleri değildir. Engelsizlerin empati engelidir. Bu sergimizle, empati yaparak, onların duygularını hissetmek, hissettirmek ve tüm engellere dokunmak, dokundurtmak istedik. Farkındalığın; temasla, dokunarak gerçekleşeceği bir sanat yolculuğunun sabitlenmiş sınırları yok edeceği inancındayız. İzleyicilere bu sergide gözlerini bizim vereceğimiz bantlarla kapatarak, sergiyi ‘dokunarak’ algılamaya çalışmalarını ve empati yapmalarını öneririm. Bu herkes için müthiş bir deneyim olacaktır.
27 Mayıs Pazartesi günü Cahide Erel Galeri Essence’da açılacak sergi 4 Haziran’a kadar ziyaret edilebilir. Adres: Doktor Ahmet Sadık Caddesi No:10 Balat, Beyoğlu.
(212) 521 54 43