Oluşturulma Tarihi: Mayıs 24, 2004 00:00
Günlük alınması gereken karbonhidrat, protein ve vitaminler, bugüne kadar klasik beslenme piramidi ile belirleniyordu. Oysa beslenme planı kişiye göre değişebilir. Sağlıklı Beslenme Piramidi’nden, fazla kilolardan kurtulmak için değil, sağlıklı yaşamak için yararlanacaksınız. Yaşamak için besleniyoruz. Ama aynı zamanda iyi ve uzun yaşamanın da beslenmeye bağlı olduğunu hiç aklımızdan çıkarmayalım. Prof. Dr. Walter C Willett, Harvard Üniversitesinde gerçekleştirdiği araştrmaların sonucunda, Amerikan Tarım Bakanlığı tarafından hazırlanan Beslenme Piramidi’nin halkı yanılttığı kanısına vardı. Bugün pek çok hazır gıda maddesinin ambalajında yer alan beslenme piramidinin yerini Prof. Dr. Willett’in piramidi alacak görünüyor. Harvard’lı profesör kendi piramidine ‘Sağlıklı Beslenme Piramidi’ adını verdi. İki piramidi inceleyince, aradaki farkları hemen göreceksiniz. İkinci piramit de aslında uygulamak isteyenlere zorluk çıkarmıyor. Yiyeceklerinizi tartmak ya da gram gram yağ hesaplamanız gerekmiyor. Sadece basit değişiklikler söz konusu. Sağlıklı beslenme piramidinden fazla kilolarınızdan kurtulmak için değil, sağlıklı yaşamak için yararlanacaksınız. Önerilerini uygularken kendinizle ilgili bazı gerçekleri de dikkate almalısınız. Beslenme planı temelde aynı olabilir ama ara maddeler, uygulayacak kişilerin özelliklerine göre değişebilir.VÜCUT AĞIRLIĞI BİR ÖRÜMCEK GİBİDİRDoğru beslenme konusuna girmeden önce sizlere bir tavsiyem olacak: Eğer vücut ağırlığınız sağlıklı sınıfına giriyorsa, durumunuzu değiştirmemeye gayret edin. Eğer fazla kilolu iseniz, kilolarınıza yenilerini eklemeyin ve eğer mümkünse kilo vermeye gayret edin. Bu çabanın seksi olmakla, mankenlere benzemekle bir ilgisi yok. Sadece ve sadece sağlığınız açısından kilo vermenizin yararlı olacağını hatırlatmak istiyorum. Aslında, banyonuzdaki tartıda gördüğünüz sayı, sağlığınızın geleceğinin bir göstergesidir. Vücut ağırlığı, karmaşık sağlık ve hastalık ağının ortasına yerleşmiş bir örümcek gibidir. Boyunuzla kilonuz arasındaki orantı, belinizin ölçüsü, sizin kalp krizi, felç geçirme, yüksek tansiyon, diyabet meme, kalın bağırsak ya da böbrek kanseri gibi hastalıklara yakalanma riskinizi belirler. Fazla kilolu olmak, kişisel bir sorundur. Başkalarının size karşı davranışları ve sizin kendinizi iyi ya da kötü hissetmeniz kilolarınızla bağlantılı olabilir. Çirkin bir görüntü yaratmayı bir yana bırakın, sağlığınızın geleceği açısından da büyük bir tehlikeyle karşı karşıya olursunuz. Ne yazık ki, batı dünyasında şişmanlık çok yaygın bir sorun. Şişmanlık ve onun yarattığı sorunları giderebilmek amacıyla harcanan para ise milyarlarca dolarla ölçülüyor. Dünya Sağlık örgütü de aşırı şişmanlığın tüm dünyayı etkileyen bir salgın olduğunu açıkladı. Pek çok ülkede erken ölümlerin ve çeşitli sakatlıkların aşırı şişmanlıktan kaynaklandığı saptandı.Ye iç sağlıklı yaşa 1ABD’de kısa bir süre önce yayınlanan bir kitap sağlık- beslenme ikilisi arasındaki ilişkiler konusunda en yeni, en güvenilir bilgileri içerdiği için, tüm dünyada ellerden düşmeyen önemli bir rehber oldu. Harvard Üniversitesi Halk Sağlığı Fakültesi Beslenme Bölümü Başkanı ve Harvard Tıp Fakültesi öğretim üyelerinden Prof.Dr.Walter C. Millet’in imzasını taşıyan bu eserin önemli bölümlerini sizlere aktarıyoruz. Sağlıklı yaşamak isteyen herkesin zihninde şekillenen sorulara en doğru, en güncel cevapları bulacaksınız. Derleyen: Azize BERGİNSağlıklı ağırlık nedir?İlk bakışta çok basit gibi görünen bu soruya cevap vermek şaşılacak derecede zor. Burada boy uzunluğu önemli bir faktör. Boyu 1.67 m. olan bir kişi için 70 kilo ağırlık uygun sayılabilir. Fakat boyu 1.55m. olan bir kişi kişi 70 kg. ağırlığında ise onun çok şişman olduğunu söyleyebiliriz. Madalyonun bir de öbür yüzü var. Bazı uzmanlar, aşırı zayıf olmanın da erken ölüm nedenlerinden biri sayılabileceğini belirtiyorlar. Fakat ben de başka bazı uzmanlar gibi meselenin bu kadar basite indirgenemeyeceğine inanıyorum. Örneğin sigara iştahı azalttığı için, sigara içenler, içmeyenlere göre daha ince yapılı oluyorlar. Ama bu görüntü hayranlık yaratmıyor. Aksine sigaranın sağlığa verdiği zararlar bilindiği için de bu kişilerin sağlık sorunları yüzünden böyle ince kaldıkları düşünülüyor.
Diyet uygulamadan kilo verenlerin de kanser, kalp rahatsızlıkları gibi sorunlar yüzünden kilo verdikleri düşünülebilir. Özetle, zayıflık önemli bir tehlikenin habercisi de olabilir.Şişmanlar gezegenituzlu yaşlardan itibaren kilo almayı normal karşılayabilirsiniz. Eskiler, bu yaşlarda şişmanlamayı, varlıklı olmanın, olgunluk çağına erişmenin bir göstergesi sayarlardı. Kilolar, aynı zamanda yaşlılığın da kaçınılmaz bir belirtisiydi. Bu görüşlerin ve inançların gerçeği yansıtmadığını hemen hatırlatalım. Olgunluk çağında şişmanlamak kesinlikle zorunlu değildir. Bir çok ülkede böyle bir durumla karşılaşmazsınız. Örneğin Japonya’da özellikle kadınlar, yaşları ilerlese de eski vücut ölçülerini muhafaza ederler. Şişmanlığın ülke çapında bir sorun olmaya başladığı ABD’de bile insanlar artık yaşlandıkça şişmanlamanın önlenemeyeceğine inanmaya başladılar. Vücut ağırlığı basit ama dengesi bozuk bir denklemdir: Ağırlık değişikliği, harcanan kalorinin vücuttan atılmasına eşittir. Aldığınız kalorinin tamamını yakarsanız, kilonuz değişmez. Eğer yakabileceğinizden fazla
kalori alırsanız, o zaman vücut ağırlığınız artar. Ä°ÅŸte diyet uygulaması burada devreye giriyor. Beslenme yoluyla, yakabileceÄŸinizden daha az kalori almayı hedefliyorsunuz. GeliÅŸmiÅŸ ülkelerde yiyecek endüstrileri, insanları hatalı davranmaya yönlendiriyorlar. Basit bir örnek verelim: Yüzyıllar boyunca, tuz ve ÅŸekerin bizler için yaÅŸamsal önem taşıdığına inandık. Ama daha sonra bu iki maddenin zararları sıralanınca tuz ve ÅŸekere düşman gözüyle bakıldı. Fakat vücudun bu maddelere ihtiyaç duyabileceÄŸi gözardı edildi. Tuz ve ÅŸekerden uzak kalınca, ihtiyaçlarımızı baÅŸka yiyeceklerle gidermeye çalıştık. Ve bu da yeryüzünün bir ÅŸiÅŸmanlar gezegenine dönüşmesinde etkili oldu.SaÄŸlık HattıGünün Uzmanı: Prof. Dr. Zehra NeÅŸe KAVAK20 dakikada prenatal testAnne karnındaki fetusun daha erken gebelik haftalarında daha ayrıntılı incelenebilmesiyle günümüzde bir çok genetik hastalıklar, yapısal bozukluklar, büyüme geliÅŸme bozuklukları, erken gebelik haftalarında taranabiliyor. Taramada riskli çıkan gebeliklere ise kesin tanıyı koyduracak giriÅŸimsel testler (koryon villus örneklemesi, amniyosentez) yapılıyor.Gebelikte yapılan en erken tarama testi hangisidir?Gebelikte yapılan en erken tarama testi 11-14’üncü gebelik haftalarında (ilk üç ayda) yapılan test. Bu testte, fetusun ense kalınlığı, baÅŸ-popo mesafesi ultrasonografik olarak ölçülüyor. Anne kanından bakılan biyokimyasal veriler de (B-HCG ve APP-A) bakılıyor) lisanslı bir bilgisayar programına giriliyor. Anne yaşı da hesaplamaya katılarak fetusun kromozom anomali riski hesaplanıyor. Bu teste ‘1’inci trimester tarama testi’ deniyor. Erken dönemde yakalanmasının avantajı nedir? Anomali saptanması halinde, kesin tanı için genetik test yapılıyor. Bunun sonucu 2 haftada çıkıyor. Böylece gebelik daha erken dönemde, kürtajla sonlandırılabiliyor. Daha geç gebelik sonlarıldığında doÄŸuma benzer bir ameliyat yapılıyor. Bu travmatik oluyor. Bu testin güvenilirlik oranı nedir? Testin güvenilirliÄŸi yüzde 90. Önümüzdeki yıllarda, fetusun burun kemiÄŸinin uzunluÄŸu da bu bilgisayar programına eklenerek güvenilirliÄŸin yüzde 97’lere çıkması bekleniyor. Erken testle hangi kromozom anomalileri saptanabilir?Toplumda sık görülen özellikle 35 yaşın üstünde sıklığı artan mongolizm (Down Sendromu -trizomi 21) ve diÄŸer trizomilerin (trizomi 13, 18), fetal kalp ve damar hastalıkları anomalilerle giden genetik ve yapısal hastalıkların, kan ve lenf dolaşımı bozukluÄŸu ile seyreden genetik ve yapısal hastalıkların taramasında kullanılır. Ä°lk üç ayda bu tarama testini kaçıran anneler için baÅŸka bir alternatif var mıdır?16-18’inci gebelik haftalarında yapılan üçlü test, birinci üç ayda yapılan diÄŸer testin aynısı olmasa da yine genetik hastalıkların taraması ve nöral tüp defektlerinin taramasında kullanılabilecek bir yöntem. Bu da yüzde 65 güvenilirliÄŸe sahip. Riskli çıkan gebelere ne yapılmalıdır?Ä°lk üç ayda veya 16-18’inci gebelik haftalarında yapılan tarama testlerinde riskli çıkan gebelere esas tanı konmalı. Kesin tanı 11-14’üncü gebelik haftalarında CVS denilen koryon villus örneklemesi veya 16’ıncı gebelik haftasından sonra amniyosentez yöntemiyle konur. Bu yöntemlerle alınan fetal hücreler, genetik laboratuvarlarda kültüre edilerek tanı konur. Ä°ki yöntem de anne ve babanın rızası olmadan yapılamaz. Ayrıca yüzde 1 düşük riski var.Detaylı ultrasonografi (ikinci düzey) ne demek?18-22’inci gebelik haftaları arasında, uzmanlarla yapılan fetusun organ ve sistemlerinin detaylı olarak incelendiÄŸi ultrasonografidir. Normal bulgulara sahip ikinci düzey ultrasonografi, fetal anomalilerin yüzde 70’ini eler. Aynı seansta uterusu (rahmi) besleyen damarlar ve fetal göbek kordonu kan akımına bakılarak ileri dönemlerdeki büyüme- geliÅŸme geriliÄŸi hakkında fikir sahibi olunuyor. YARIN: YAÄžLARIN DÃœNYASINDAN Â
button