OluÅŸturulma Tarihi: Nisan 18, 2005 00:00
24. Uluslararası İstanbul
Film Festivali’nin davetlisi olarak ülkemize gelen 66 yaşındaki aktör Harvey Keitel, festivalin kapanış töreninde YaÅŸam Boyu BaÅŸarı Ödülü’nü aldı. Ãœnlü aktör, tören öncesi Hürriyet’e konuÅŸtu: ‘Bu ödülü almak için genç olduÄŸumu söylüyorlar ama ben yine de alıp evime götüreceÄŸim...’ Aralarında Piyano, Rezervuar Köpekleri, Ucuz Roman, Arka Sokaklar, Taraf Tutmak, Ulysses’in Bakışı, Kutsal Duman, Günbatımından ÅžafaÄŸa, Duman, Thelma ve Louis, Düellocu ve Bugsy gibi unutulmaz yapımların olduÄŸu 100’ün üstünde filmde oynayan Harvey Keitel, beyazperdede yarattığı karakterlerle adını ÅŸimdiden unutulmazlar listesine ekledi. - Ä°stanbul Film Festivali’nden YaÅŸam Boyu BaÅŸarı Ödülü bu yıl size verildi. Duygu ve düşüncelerinizi öğrenebilir miyim?Tabii ki çok mutluyum. New York’ta bir arkadaşımla konuÅŸuyorduk. Ä°stanbul’a gideceÄŸimi söylediÄŸimde, ‘Umarım yaÅŸam boyu baÅŸarı ödülü vermeyeceklerdir, sen o ödül için daha çok gençsin’ demiÅŸti. Düşündüm ve baktım doÄŸru söylüyor. Ödülü kabul etmemeye karar verdim (gülüyor). Ama buraya kadar gelmiÅŸken, alıp evime götüreceÄŸim elbette. - Geçen yıl Karlovy Vary Film Festivali’nden de bir YaÅŸam Boyu BaÅŸarı Ödülü almıştınız, öyle deÄŸil mi?Evet, doÄŸru hatırlıyorsunuz. - Ä°stanbul Film Festivali’ni nasıl buldunuz? Aslında festival hakkında çok ÅŸey bilmiyorum. Ama Jane Campion’ın jüri baÅŸkanı olduÄŸunu öğrenince, burada iyi bir ÅŸeyler olduÄŸunu anladım. GeldiÄŸimden beri gördüğüm ilgi ve alakadan da çok memnunum. Burada olarak festivalinize bir fayda saÄŸlayabildiysem ne mutlu bana. - 1980 ve 90’larda pek çok yönetmenin ilk filmlerinde rol aldınız. Varlığınız ve güçlü oyunculuÄŸunuzla bir anlamda onları meÅŸhur ettiniz. Aslında onlar kendilerini meÅŸhur ettiler. Ben onlara ne kadar fayda saÄŸladıysam onlar da benim için çok ÅŸey yaptı. Karşılıklıydı diyebilirim. - Ä°nternete şöyle bir göz atınca yapım aÅŸamasında olan 6 filminiz olduÄŸu görülüyor. Åžu sıralar hangisi için çalışıyorsunuz?Aslında hiçbiri için. Onlar oynamayı düşündüğüm olası projeler. Ama hiçbiri ÅŸu anda yapım aÅŸamasında deÄŸil. Bütçelerinde sorunlar var. - Bir filme baÅŸlarken nelere bakarsınız?Her ÅŸeye ama öncelikle senaryoya. Senaryonun beni cezbetmesi gerekiyor. Zaten yönetmeni de etkileyen senaryo olur. Çalıştığım yönetmenin daha önce neler yaptığı benim için çok önemli deÄŸil. - Hem yüksek bütçeli Hollywood filmlerinde, hem de bağımsız yapımlarda rol aldınız. Hangilerini tercih edersiniz?Filmin bütçesi çok da önemli deÄŸil. Bir oyuncunun kendini filme yakın hissetmesi, kalbinin sesini dinlemesi gerekir. Ben projeye bakarım. RAP MÃœZİĞİNE BAYILIYORUM- Tut Åžu Bücürü filminde rol almıştınız. 10 yıl sonraki devam filmi Sakin Ol’da (Be Cool) yine kamera karşısına geçtiniz. Ucuz Roman’da (Pulp Fiction) birlikte rol aldığınız John Travolta ile yıllar sonra tekrar aynı filmde olmak nasıldı?Pulp Fiction’da rol alan tüm oyuncular birbirlerine çok sıkı baÄŸlıdırlar. O zaman da o yerde olup, o filmi çekmek bizim için büyük ayrıcalıktı. John Travolta ile tekrar kamera karşısına geçmek mutlu etti beni. Umarım Be Cool, Türkiye’de sevilir. - Siz rap müziÄŸini çok seviyorsunuz. Be Cool’da rap yıldızı Andre 3000 de rol aldı.Andre 3000 her ÅŸeyden önce bir centilmen, çocuklarını çok seven bir baba. Çok yetenekli. Rap müziÄŸine de bayılıyorum ayrıca. - Empire dergisi sizi sinema tarihinin en seksi 100 aktörü arasında gösterdi. Ne düşünüyorsunuz? Sonunda doÄŸru bir ÅŸey yapmışlar... Bu iÅŸin ÅŸakası tabii. Ben bu tür ÅŸeyleri çok saçma buluyorum ve gülüyorum. - New York’ta doÄŸdunuz ve halen orada yaşıyorsunuz. Taşınmayı düşünseniz, neresi olurdu?Zanzibar (Hint Okyanusu’nda bir ada). Ä°smi kulaÄŸa çok hoÅŸ geliyor... - Ä°stanbul hakkında ne düşünüyorsunuz?Çok güzel bir ÅŸehir. Zaten hep gelmek istemiÅŸtim Türkiye’ye. Türkiye, herkes hakkında az çok bir ÅŸeyler bilse de, gizemini koruyor. Bu müthiÅŸ mimari yapılara hayat veren kültürü daha yakından tanımak istiyorum. Gelenekler, görenekler, dini inançları, hepsini bilmek istiyorum. - Amerikan deniz piyadesi olarak görev yaptınız bir zamanlar. Amerikan askerlerinin Irak’ta oluÅŸunu nasıl deÄŸerlendiriyorsunuz? Bu gezegende savaÅŸ görmek istemiyorum. Ä°nsanlar ölüyor, aileler dağılıyor. Çocukken duyduÄŸum bir deyiÅŸ vardı, ‘Barışta ne kadar terlerseniz, savaÅŸta o kadar az kanınız akar’ diye. Ben bizleri terlerken görmek istiyorum.- Sizin için röportajlardan hoÅŸlanmaz demiÅŸlerdi. Ä°tiraf etmeliyim, beklediÄŸimin tam tersi oldu.Bunların hepsi dedikodudan ibaret. Benim için de keyifli bir sohbetti. TeÅŸekkür ederim. Roman’la her ÅŸeyi paylaşırızHarvey Keitel’ın 8 aylık oÄŸlu Roman, Ä°stanbul’a geldiÄŸi günden beri en az babası kadar ilgi odağı oldu. Keitel’dan sonra ünlü aktörün oyuncu ve yönetmen eÅŸi Daphna Kastner’la Roman’ı konuÅŸtuk. Onu doÄŸduÄŸu günden beri her yere götürdüklerini söyledi ve şöyle devam etti: ‘Büyüdüğü zaman, ‘Babam YaÅŸam Boyu BaÅŸarı Ödülü aldığında yanındaydım’ diyebilecek. Bu hem bizim, hem de onun için önemli. YaÅŸadığımız her ÅŸeyi onunla paylaÅŸmak istiyoruz.’Â
button