Bu ödül beni çok ağlattı

Açılışına ve "Gönül Yarası"nın gösterimlerine katıldığım 17. Palm Springs Film Festivali’nde, seyircinin filmi kucaklayışı görülmeye değerdi... İki gösterimde de büyük alkış koptu. Seyircinin katıldığı soru-cevap bölümünde, filmin beğenildiği açıktı. Tüm bunları filmimiz cephesinden değerlendirdiğimde çok mutlu oldum. Bu mutluluk bana yetmiş olacak ki, "En İyi Kadın Oyuncu" ödülünü alıp almayacağımı hiç düşünmedim bile...

Dolayısıyla bu ödül benim için büyük sürpriz oldu. Oscar’a yabancı film kategorisinde aday adayı olan 49 film, enternasyonal filmler arasından seçilen 22 proje ve toplam 71 ülkenin yarıştığı festivalden bu ödülü almış olmak onur verici.

ÇIĞLIK ATTIRAN MESAJ

"Gönül Yarası"nın gösteriminden sonra, Jamie Foxx’un (Ray filmiyle geçen yıl Oscar alan aktör) evindeki partiye davetliydim. Parti bitince eve geldim, her zaman yaptığım gibi mail’lerime baktım. Palm Springs Film Festivali Komitesi’nden gelen resmi yazıyla karşılaştım. Bir daha, bir daha okudum. Sonra çığlık atmaya başladım.

Hemen yönetmenim Yavuz Turgul’u aradım. Ona ne kadar teşekkür etsem azdır. Ardından Şener Şen’le konuştum. Ağladım, duygulandım. Prodüktörümüz Mine Vargı da Los Angeles’ta olduğu için kendi aramızda bir kutlama yaptık. Ablamlar, babam herkes çok mutlu oldu. Benim için şaşırtıcı bir geceydi. Sabah yüzümde büyük bir gülümsemeyle güne başladım. Tıpkı Antalya Film Festivali’nde aldığım ödülün sabahı gibi... Hayat sürprizlerle dolu işte.

OSCAR’DA ŞANSIMIZ VAR

"Gönül Yarası"nın Oscar’da şansı olduğuna inanıyorum. Yabancı filmler kategorisinde şimdiye kadar politik sonuçlar alındığına pek rastlamadım. Geçen yıl ödül alan, "İçimdeki Deniz" filmi mesela. Eğer politik sonuçlar olsaydı, bu film ödül almazdı. Bunun gibi daha çok örnek var. Sonuçlar bu ay sonu belli olacak zaten... Her filmin bir kaderi vardır. Dilerim "Gönül Yarası" ilk 5’e girer.

ÖĞRENMEK İÇİN BURADAYIM

"Gönül Yarası", mesleki açıdan bana büyük bir doyum yaşattı. Bana sunulan kıymetli şeyleri iyice içime sindirmek istiyorum. Daha ilerisini görebilmek, ancak o değerlere sıkı sıkı bağlanınca oluyor. O yüzden verdiğim bu ara, beni besleyen bir aradır.

Şu an buranın işleyişini ve insanlarını tanıyorum. Yaptığım görüşmeleri sadece bilgi olarak kabul edip, daha çok öğrenme üzerine kafamı yoruyorum. Benim burada bir şeyler kanıtlamak gibi bir derdim yok. Hiçbir Türk’ün de buna ihtiyacı olmamalı... Yaptığın işin değerinin, birilerine bir şey kanıtlamaktan geçtiğine inanmıyorum.

Ülkemizde çok kıymetli sanatçılar var. Bütün dünyanın onları tanımıyor olması, onların daha az değerli olduğunu göstermez. Bu onların kendi seçimine kalmıştır. Eğer durum seni rahatsız ediyorsa, düşersin yollara... Benim burada olma sebebimse, öğrenecek çok şey bulunması...

BEĞENDİĞİM PROJE OLMADI

Londra’da bir aylık film kursum vardı. Ardından geldiğim Los Angeles’ta "Lütfen Rol Yapmayın" kitabının da yazarı olan oyunculuk koçu Eric Moris’le çalışmaya başladım. Çalışmalarımız sekiz aydır sürüyor. Henüz kendime bir ev almadım, ama bundan sonra İstanbul-Los Angeles arasında geçen bir yaşam sürmeyi planlıyorum.

Senaryo yazımı üzerine yeni başladığım çalışmalar da çok güzel gidiyor. Boş durmuyorum yani... Mart sonu İstanbul Film Festivali için geleceğim. Tabii ki teklifler alıyorum. Ama çok beğendiğim bir proje yok şu anda. İyi bir şey olduğu takdirde yine kavuşuruz birbirimize.

GÜNLER DOLU DOLU GEÇİYOR

Eric Moris’in öğrettiği egzersizlerle güne başlıyorum. Genelde duyguların hafızası üzerine dersler alıyorum. Bazen günde 5 ya da 6 saat derste oluyorum. Evimin yakınındaki Leamle-5 sinemasında enternasyonal filmler gösteriliyor. Sık sık orada film izliyorum.

Arkadaşlarımla vakit geçiriyorum. Bir arkadaşımın senaryosuna yardımcı oluyorum. Çiçeklerime bakıyorum. Beceremiyorum ama, tek tek ölüyorlar! Bu da beni çok üzüyor. Sanat galerilerini geziyorum, filmimizin promosyon çalışmalarına katılıyorum, kitaplarımı okuyorum. Güzel vakit geçiriyorum yani...

Jamie Foxx’un partisindeydi

Amerikalı aktör Jamie Foxx’un Los Angeles’taki evinde verdiği partiye davet edilen Meltem Cumbul, parti sırasında birçok Hollywood starıyla da tanışma fırsatı buldu. Cumbul, "Gönül Yarası"nı izleyen ve çok beğenen ünlü oyuncu Terrence Howard’ın özel ilgisiyle karşılaştı. Bu yıl "Hustle&Flow" filmiyle en iyi aktör dalında Altın Küre’ye aday gösterilen Howard, Türkiye’de "Crash", "Ray", "Hart’s War" ve "Angel Eyes" filmleriyle tanınıyor.

Amerikalılar da gözyaşını tutamadı

Yavuz Turgul’un hikaye anlatımındaki başarısı gerek yönetmen gerek senarist olarak o kadar güçlü ki. Filmin sonunda herkes gözyaşı içindeydi. Soru-cevap kısmına her geçildiğinde, önce böyle güzel bir film yaptığımız için teşekkür ettiler. Sonra filmdeki her karaktere inandıklarını söylediler. Sorular ise nasıl bu kadar gerçekçi oynandığı, senaryoyu kimin yazdığı, şarkıları benim seslendirip seslendirmediğim, idealizm, çekim koşulları, bütçe ve ülkemizle ilgiliydi...