Güncelleme Tarihi:
‘Büyükler 2’ filminin ikincisinde oynamaya nasıl ikna oldunuz?
- Çünkü ilkinde doğru bir şeyler yaptığımızı ve insanların ikinci filmi de izlemek için hâlâ hevesli olduğunu düşündüm. Yani, bu büyük bir fırsattı. Ayrıca konu Hollywood filmlerine geldiğinde bence komediler genellikle Amerika dışına ihraç edilen en zor film türü, bu konuda çok şanslıyız. Film, özellikle 4 Temmuz ile ilgili olduğundan dolayı çok Amerikan tarzındaydı. Bu yüzden uluslararası alanda iyi bir noktada olmasından çok memnunum.
Geçen filmde de kızınız çekimlere dahil olmuş ve bir sürü arkadaş edinmişti. Yine sette sizinle miydi?
- Evet. Durum biraz öyleydi. ‘Büyükler’in ilk filmi ve ‘Dikkat Yumruk Geliyor’ filmini de aynı ekiple çalışmıştık. Bir de Adam (Sandler), ikinci filmin teklifini kızımın yanındayken yapınca, kabul etmemek gibi bir şansım kalmamıştı. Arkadaşlarıyla yeniden buluşacak olmak, onu da heyecanlandırdı.
Bu yüzden mi sizin için aile filmleri çekmek çok önemli?
- Evet, aile filmleri yapmak harika çünkü eğer kızınız işe gittiğinizi biliyorsa ve siz sürekli bu çılgın işteyseniz ve çocuklarınız hiçbir zaman filmleri görmeye gelmiyorlarsa, eğlenceli değil. Yani aile filmleri yapmak önemli. Bizim durumumuzdaysa harika. Çünkü çocukları sete getiriyorsunuz ve bizim çocuklarımız Valentina’yla 1 yaşından beri arkadaşlar. Onun için, kızımın dört yıldır hayatında sahip olduğu bir devamlılık var. Kızım, bütün aktörlerin kızlarıyla çok yakın arkadaş çünkü hepsi aynı yaşta ve hepsi kız. Ayrıca, çocuklar için aile ambiyansınızı koruyabilmeniz çok hoş. Onlar için katılabildikleri bir filmi görmeye gelmenin ne kadar heyecanlı olduğunu düşünün. İzledikleri senaryodan da hatıraları var. Ayrıca, bu çocukların beraber büyüyüp filmleri izlediklerinde, filmin bir parçası olduklarını hatırlamaları çok havalı olacaktır.
O zaman ‘Büyükler 2’ye dönmek, ailenin yeniden toplanması gibi olmalı.
- Gerçekten de aile gibi hissettiriyor. Meksikalıyım ve biz, aileye önem veririz. Birbirimizin yanında çok rahat ederiz. Bu ve daha birçok filmde bu ekiple çalıştım ve artık aile gibi olduk. Onları bir süredir görmemiştim ve sonra bir TV şovu yapmıştuk, tabii ki bir koltukta oturuyorduk ve sonra Kevin kendini bizim üstümüze öylece attı, kendimi evde gibi hissettim. Tıpkı kardeş gibi...
‘Büyükler 2’den en çok aklınızda kalan sahne hangisiydi?
- Hepimizin 80’lerdeki gibi giyindiği kostüm partisi. Çok eğlenceliydi ve partide birçok olay yaşandığı için sahnenin çekilmesi günlerce sürdü. Gerçekten her gün partiye gidiyormuşuz gibi hissettirdi. O topukluları giymekten nefret etsem de, müzikten, dans etmekten, diğer kızlarla gülmekten, kavga etmekten, aptallıklardan, çılgınlıklardan, hayatımda hiç yapmamış olduğum şeylerden keyif aldım. Bunları sette yapmayı gerçekten istememiştim çünkü, “Tanrım, korkunç” diye düşünmüştüm ama bir şekilde yaptırdılar.
Ne yapmak zorundaydınız?
- Başka bir kıza vurmak. Hiç benlik değil. Sadece nasıl yaptığımı görene kadar bekle!
‘Büyükler’ serisinde karakteriniz Roxanne, Adam Sandler ile evli. Onları harika çift yapan nedir?
- Bence, onlar çok farklı olmalarına rağmen birbirlerini seviyor ve iletişim kurmak için çok çaba sarfediyorlar. Diğer bir şeyse, birbirlerini çok güzel dengelemeleri. Çünkü Roxanne onu büyütmeye çalışıyor ve bence o da bundan zevk alıyor. O da Roxanne’e çocuk olmakta sorun olmadığını hatırlatmaya çalışıyor. Bence bu Roxanne’e çok yardımcı oluyor ve bu durum onun için çok önemli. Çocukları seviyorlar ve ortak olan tek bir şey var ki, ikisi de iyi birer ebeveyn olmak istiyor.
Filmdeki doğaçlamayı nasıl buluyorsunuz?
- Rahat hissediyorum. Kolay ve aslında bu bir özgürlük. Doğaçlama yapmaya izninizin olduğu durumları bulmak gerçekten çok zor. Bu durum benim film için geri gelmemi daha fazla sağlayan sebeplerden bir tanesi oldu. Çünkü bu bir zevk. Keyif alıyorum. Filmlerde mutlaka çektiğiniz süreçten keyif almanız gerekiyor. Bu benim için önemli ve bu filmin sürecinden keyif alıyorum.
Adam, Kevin James, Chris Rock ve David Spade’e bakınca, sizce onlar bizim gördüğümüz ekran kişilikleriyle benzeşiyorlar mı?
- Her biri tam olarak beklediğiniz gibi ama biraz daha fazlası da var. Chris çok felsefik ve derin; bazen sizi gerçekten düşündüren şeyler söylüyor ve bu yüzden komedisi çok akıllıca. Birden gerçekten onun söylediği bir şeyler hakkında düşünmek istiyorsunuz ve sonra o kadar aptalca bir şey söylüyor ki, ona vurmak istiyorsunuz. David, tıpatıp gördüğünüz gibi ama herhangi biriyle konuşabilme, ilişki kurabilme, karşısındakiyle gerçekten ilgilenme ve dinleme yeteneği var. Her çeşitten insanla birlikteyken rahat olabiliyor ve bu bir komedyen için normal değil. Genelde çok rahatsız olurlar. Onların kendi küçük grupları var ama David herkesle konuşabilme yeteneğine sahip. Adam, ne kadar salak olsa da inanılmaz sorumluluk sahibi ve mükemmel bir lider. Güçlü, samimi, cömert, sadık ve birçok anlamda en yetişkin olanları. Sonra Kevin, çok ciddi biriymiş gibi görünebilir ama çok şaşırtıcı, çılgın ve eğlenceli bir şey yapmak üzeredir her zaman. Gerçekten çok, çok marifetli. Komedisi de marifetli ve şaşırtıcı.