Güncelleme Tarihi:
Oksford ve Cenevre üniversitelerinden iki bilim adamı, 14 Mart 2000 tarihinde Londra'da düzenledikleri basın toplantısında, bütün dünyada 250 bin kişi ve 1 milyon hasta raporu üzerinde yapılan araştırma sonuçlarını açıkladılar. Hekime danışmadan 2 ay ve daha fazla sürede kullanılan ağrı kesici ve iltihap giderici ilaçlar (Non-steroid antienflamatuarlar, örneğin romatizma ilaçları), ülsere, mide ve bağırsak kanamaları ile ölümlere yol açıyor. Bu ilaçlarla tedavi gören her 1220 kişiden biri hayatını kaybediyor.
ABD'de ağrı kesici ve iltihap giderici ilaçlar yüzünden ölenlerin sayısı, AIDS'den ölenlerden fazla. Bu ilaçların yarattığı yan etkileri iyileştirebilmek için İngiltere'de yılda 251 milyar sterlin harcanıyor. 30 yıllık araştırma ve çalışmadan sonra, bu ilaçlara altarnatif yeni bir grup ilaç üretildi. Türkiye dahil, bütün dünyada piyasaya çıkarılan bu yeni ilaç, diğerleri gibi enzimleri etkilemiyor ve midede komplikasyonlar yaratmıyor. Araştırma ekibinin başı ve Cenevre Üniversitesi Hastanesi Anesteziyolojisi Profesörü Dr. Martin Tramer ile Oksford Üniversitesi Ağrı Kliniği yöneticisi Prof. Dr. Andrew Moore, araştırma sonuçlarını şöyle açıkladılar:
ÜLSER Bu ilaçları 2 aydan fazla kullananların yüzde 30'u ülsere yakalanıyor. Ülserlilerde ilaca bağlı olarak kanama görülüyor. Hastaların yüzde 11'i ölüyor. 50 yaş üzerindeki nüfusun yüzde 1'i, bu ilaçların yol açtığı mide ve bağırsak ülseri nedeniyle hastaneye başvuruyor.
KANAMALAR Dünyada her yıl 10 binlerce insan, bu ilaçlara bağlı mide ve bağırsak kanamaları yüzünden hastanede yatıyor. Bu hastalara kan nakli gerekiyor ve hastaların yüzde 17'si hayatını kaybediyor.
ROMATİZMA Bu ilaçların yarattığı riskler, romatizma hastası olan yaşlı kişilerde çok yüksek. Bütün dünyada 60 yaş ve üstünde olan milyonlarca insan, artrit bozuklukları nedeniyle aldıkları bu ilaçlar yüzünden mide ve bağırsak kanamaları geçiriyor. ABD'de, bu ilaçları kullanan romatizma hastalarından 14 bini yaşamını kaybediyor.
Prof. Dr. Martin Tramer, bütün dünyada güvenli kabul edilen ve reçetesiz satılan bu ilaçları, eklem veya sırt ağrılarını dindirmek için, kısa süreyle alanların paniğe kapılmalarına gerek olmadığını belirterek, ilaçlara karşı alınacak önlemler için şunları söyledi:
‘‘Risk gruplarını, bu ilaçları 2 ay ve daha fazla süreyle kullananalar oluşturuyor. Ağrı kesicilere karşı etkili çözüm, en etkin minimum dozu, minimum zaman kullanmaktır. Bu ilaçlara karşı halk bilgilendirilmeli, sigarada olduğu gibi, ilaçlara 'tehlikelidir' bandı yapıştırılmalıdır.’’
VE YENİ İLAÇ
Etki mekanizmaları, 30 yıl kadar önce, bilim adamları tarafından keşfedilen bu ilaçların, insan vücudunda bulunan COX-1 ve COX-2 adlı enzimleri etkilediği anlaşıldı. COX-1 enzimi, mide asidinin düzenlenmesi ve mide bağırsak siteminin korunmasına yardım ediyor. COX-2 enzimi ise vücutta ağrı ve şişliğe sebebiyet veriyor. Bu ilaçlar, her iki enzimi etkileyerek, bir yandan ağrı ve şişliği giderirken, bir yandan da mide ve bağırsaklarda tahribata yol açıyor. Bütün bunlar dikkate alınarak yapılan 30 yıllık çalışmanın sonunda, ağrı kesici ve iltihap giderici ilaçlar gibi etkili olan, fakat onlar gibi yan etki ve komplikasyonlar yaratmayan yeni bir ilaç üretildi. Merck Sharp & Dohme şirketi tarafından üretilen ‘‘Rofekoksib’’ adlı ilaç, kısa bir süre önce, Türkiye dahil, bütün dünyada piyasaya çıkarıldı. Günde tek doz alınan ilaç, ayrıca, romatizmal hastalıkları yan etkisiz tedavi ederken, diş çekimi ve ortopedik ameliyat sonrasında, ağrılı adet kanamalarında da kullanılıyor. Prof. Dr. Martin Tramer, alternatif olan bu yeni grup ilacın mideye olumsuz etkisinin olmadığını söyledi. Aynı gruptan olan Selekoksib adlı ilaç da Pfizer şirketi tarafından piyasaya çıkarılacak. Bugün Türkiye'de ağrı kesici ve iltihap giderici olarak 28 milyon kutu ilaç tüketiliyor. Türkiye'de gastroentrologlar, kendilerine başvuran her 5 hastadan birinin, bu ilaçların kullanımına bağlı sindirim şikayetleri olduğunu bildiriyorlar.