Güncelleme Tarihi:
Neresinden hesaplasanız iç açıları toplamı, kurak magazin topraklarını yıllarca yeşertmeye yetecek bir üçgen bu: Topçu eşiyle popçu kaçamağı arasında kalmış genç ‘moda tasarımcısı’ bir kadın. Kim olduklarının pek bir önemi yok. Zira, bir Asena Erkin kıyafetinin podyumları salladığını; bir Berkay parçasının kulüpleri yıktığını hatırlayan da yok. Peki, nasıl oluyor da üçlünün aynı mekanda ‘pişti’ olma halleri bitmek bilmiyor, bu ihanet defteri bir türlü kapanmıyor? Yakın dostlarından, ‘off the record’ gece insanlarından duyduklarımızı aktaralım, absürdlüğü bir nebze olsun anlamanıza yardımcı olalım...
İkilinin Akmerkez ve Londra fotoğraflarıyla tescillenmiş, son Berkay parçasıyla perçinleşmiş ‘Kesin İzmirli’ kaçamağı, aslında ufak bir kaçamağın çok çok ötesinde. Berkay’ın bir süredir çevresine yandığı dertlerse tam da ‘Hani bana verdiği sözler?’ tadında. “Valla boşanıyoruz” mesajları, “Asena Erkin boşanmak istiyor” haberleri ‘bir şekilde’ aile içi anlaşma sonrası suya düşüyor ve Berkay’ın amansız takibi başlıyor!
YİNE MANŞETİM, YİNE MANŞET...
Tarafların İstanbul gecelerde durmadan, usanmadan tamamen tesadüf karşılaşmaların ince hesaplanmış Berkay imzalı bir kurgusu var elbet. Her gecenin sabahında, sayfa başına düşen haberlerini ‘çaktırmadan’ santim santim inceliyor, tek tek hesaplıyor, gece sokakta karşılaştığı İzmirli dostlarına dert yanıyor: “Bugün yine kaç gazetede manşettim. Haberin var mı?” Bu esnada, Caner Erkin’in payına düşen sorular her benim diyen erkeğin altından kalkamayacağı cinsten: “Seni uluorta arkadaşıyla aldatan eşini nasıl affedersin arkadaş?”, “Nasıl olur da o adamın olduğu yere bile bile gidersin?” Caner, ‘bir bildiğim var’ bakışıyla ‘görmezden gel, yokmuş gibi davran’ taktiğini uyguluyor. Eşini bara bırakıp kampa gitmeye devam ediyor!
Evet, kadının hangi noktada çark ettiği, yolundan döndüğü konusunda ‘kesin bilgi’ yok. Hala çark edip etmediği de muamma. Delil niyetine Berkay’ın annesinin üzerine yemin ederek tescillediği, telefonuna düşen fotoğrafları dökelim masaya. Berkay’ın fotoğrafları arka arkaya, hararetle gösterdiği kişiler öyle üç - beş yakın dostu filan değil. Şöyle özetlemeli: Berkay’la merhabalığınız varsa, bu aralar gece barda, kulüpte denk gelip de telefonundaki müstechen Asena fotoğraflarıyla burun burna gelmeme şansınız yok. Fotoğraflar, salonuna striptiz borusu kondurmuş bir kadından geliyor. Biraz hayal gücü, bu gizemli fotoğrafların şifresini anında kaldırır!
‘KİM DAHA TAKMIYOR’ İNADI
Ve sezon finali tadındaki o gece... Tam da reytingler düşmüş, sahneler tekrara düşmüş, diyaloglar tıkanmışken gelen o zafer işareti, “Beni bu kadından koruyun” feryadı ve sürpriz konuk oyuncular sayesinde muhteşem bir finale tanık oluyoruz. Açılan davalar ve konulan basın tedbirleri sebebiyle gelecek sezon, pek kuru, pek mahkeme duvarı soğukluğunda geçecek, belli. Biz, hâlâ merakı kalanlar için, görgü tanıkları eşliğinde o geceye dönelim; çekirdek çitleye çiteye, son bölümü başa saralım... Tamam, bile bile lades, göz göre göre pişti durumu günler öncesinden belli. Kimsenin geri adım atmaya da niyeti yok. Çiftin “Niye programlarından vazgeçsinler, hayatlarını değiştirsenler ki? O adam yokmuş gbi hayatlarına devam ediyorlar işte!” diyen dostları bir tarafta. “Bir dakika... Bir dakika... O zaman neden bir gün evvel gündüz Berkay, Salomanje’de otururken, çift el ele Berkay’ın önünden geçerken, Asena bile bile kafasını çevirip Berkay’a bakış fırlatıyor?” diyenler bir diğer tarafta.
90+2’DE GELEN KONTRA ATAK VE...
Limoncello’da ilk dakikalar sakin. Taraflar birbirlerine ancak kafayı çevirip göz ucuyla bakarsa göz göze gelecek mesafede. Herkes kendi eğlencesinde, makarasında. Bir ara Berkay’ın şarkı söyleyesi geliyor, sahneye çıkmak istiyor. Mekanın işletmecesi Mehmet Davran, “Aman, bir tatsızlık çıkmasın, huzur kaçmasın” diyerek mani oluyor popçuya. “Buradayım” mesajını veremeyen, o pek manidar “Kesin İzmirli” şarkısını çifte baka baka söyleyemeyen Berkay, bu kez çiftin masasına doğru ilerliyor. Nafile. Araya girenlerden geçiş yok, işletmecilerden izin yok. Bir içerde, bir dışarıda, bir onunla, bir bununla tartışmaya başlayan Berkay’ın ortalığa saçtığı küfürler, hatta bir ara kendisini tuvalete kapatıp hüngür şakır ağlaması herkesin diline, telefonuna düşüyor. Ve beraberlik için sahaya çıkan Caner, Berkay’ın peşpeşe kendi kalesine attığı goller yüzünden ‘mecburi’ zaferle ayrılıyor. Kapıdaki magazin ordusuna neticeyi veren Asena oluyor, zafer işaretiyle. Berkay’den 15 dakika gecikmeli gelen kontra atağa gelince... ‘Fotoğraf’ gerçeğiyle ceza sahasına iyice yaklaşsa da son pası verdiği isim Derya Şensoy olunca kırmızı kartı yiyor. Zira “Sevgilim” dediği, “Şu an evimde uyuyor” diye iddia ettiği Şensoy, olay mahalinden ve Berkay’ın yatağından çok çok uzakta, ertesin günkü setine, pilatesine hazırlanmaktadır. Ertesin günkü haberi de gerek şahsi hesaplardan gerek hukuki yollardan yalanlayacaktır. Berkay’ın ertesi günkü “Çok alkollüydüm, hiç hatırlamıyorum” demeçleri, “Çok pişmanım, artık istemiyorum” geri vitesleri için vakit çok geçtir. Kahramanlarımız bir sonraki tesadüfi karşılaşma için hazırlanırken, çekirdek paketinin dibi gözükür, bir ağırlık çöker ve kumandanın tuşuna basarız.