Bu bir her gazetecinin eti yenmez durumudur, paçayı kaptırmadık ama olayı da çözemedik gitti

Ferhat GündoÄŸdu (35), ismini duymaya baÅŸlayalı çok deÄŸil sadece birkaç ay oldu. Ãœmit Elçi’nin yönetmenliÄŸi yaptığı HoÅŸgeldin Hayat filminde yapımcılığı üstlenen aÅŸiret reisi olarak karşımıza çıktı. Hakkında yazılanlar, röportajlarında söyledikleri bizi ÅŸaşırttı. Önce Urfalı Amerik aÅŸireti lideriydi, sonra Sarıkamışlı GündoÄŸan aÅŸireti oldu. Benimle yaptığı görüşmede de ÖmeroÄŸulları’ndan olduÄŸu ortaya çıktı. Ama ne Urfa’da ne de Sarıkamış’ta tanınıyordu. Fakat o, ısrarla her verdiÄŸi röportajda büyük bir aile olduklarını ve çok büyük toprakları olduklarını anlatıyordu. Öyle görünüyor ki, ÅŸu anda montaj aÅŸamasında olan ve 3 Aralık’ta gösterime girecek HoÅŸgeldin Hayat filminin bütün promosyonu Ferhat GündoÄŸdu üzerinden yapılıyor. Peki bütün bu karmaşık hikaye nasıl baÅŸladı, nasıl devam etti, Ferhat GündoÄŸdu kime neler anlattı, iÅŸin doÄŸrusu neydi, iki milyon dolar para kimin, filme ne kadar para harcandı? En önemlisi o kimdi?Bundan iki ay evvel Milliyet gazetesinde küçük bir haber yayınlandı. ‘AÅŸiret Reisi’nden aÅŸirete karşı film baÅŸlıklı habere göre Urfalı Amerik AÅŸireti’nin lideri Ferhat GündoÄŸdu (35), kendin piÅŸir kendin ye usulü bir film yapıyordu. Senaryosunu yazmış, yapımcılığını üstlenmiÅŸ, üstelik bir de baÅŸrolü oynamıştı. Film için yatırdığını söylediÄŸi para öyle tuz buz parası deÄŸil tam iki milyon dolardı. Haberi arkadan boÄŸaz köprüsünün gözüktüğü, takım elbiseli bir de fotoÄŸrafı süslüyordu.EÄŸer söyledikleri doÄŸruysa sorulacak binlerce soru vardı. Urfa’da mı yaşıyordu? Nasıl bir aÅŸiretti? Gerçekten 2 milyon doları filme mi yatırmıştı? Filmde oynayan bir aÅŸiret reisinin karizması çizilir miydi? Senaryosunun bilgisayarının başına oturup mu yazıyordu?AŞİRET REÄ°SÄ° DEĞİLÄ°M Bir heyecan, kendisini buldum. Okuduklarım doÄŸruysa sizinle görüşmek istiyorum dedim. Çekingen bir ses tonuyla, ‘Hayır, hayır doÄŸru deÄŸil’ dedi. ‘Hepsi mi yanlış, hiç mi doÄŸrusu yok’ diye üsteleyince ‘AÅŸiret reisi deÄŸilim. 2 milyon dolarım da yok. Ben sadece filmde oynuyorum’ dedi. ‘E, o zaman niye bunlar yazılıyor’ deyince ‘Bilmiyorum, arkadaÅŸ yanlış anlamış’ diye cevap verdi. Bu konuÅŸma daha da meraklandırmıştı beni. Urfa DoÄŸan Haber Ajansı’nda çalışan arkadaÅŸlardan Urfa’da böyle bir aÅŸiret olup olmadığını öğrenmelerini rica ettim, birkaç saat sonra böyle bir aÅŸiretin olmadığı bilgisini verdiler.TELEFONLU Ä°KTÄ°DARFakat çok deÄŸil, bu telefon görüşmesinden sadece iki hafta sonra Haftalık Dergisi’nde bizim aÅŸiret reisi yine karşımdaydı: ‘Yılmaz Güney kapıyı araladı, devamını ben getireceÄŸim.’ Yine Amerik AÅŸiretinden bahsediyor, ama bu kez aÅŸiret yerine büyük aile demeyi tercih ettiÄŸini anlatıyordu. Ailesi 10 bin kiÅŸilikti, aÅŸiret reisi de deÄŸildi. Bana ‘o kadar param yok’ demiÅŸti, röportajda, ‘Bu filmi baÅŸkası çekmek istese üç milyon dolardan aÅŸağı çekemez. Öyle sokaÄŸa atacak kadar paramız yok. Ayrıca biz bu filmi çekerken çevremizi de kullandık. Mezarlıkta bir konvoy sahnesi çekilecekti. 120 lüks araca ihtiyacımız vardı. BaÅŸka biri olsa o sahneyi 100 milyara çekemezdi. Ama bir telefonumuzla o araçlar hemen sete geldi’ diyordu. BaÅŸrolde oynamasını da, ‘kimse iki milyon dolarlık filminde kabiliyetsiz bir baÅŸrol oyuncusu oynatmaz’ diye açıklıyordu.TANIYAN ÇIKMADIDemek 2 milyon doları vardı. Ama o zaman niye bana ‘o kadar param yok’ demiÅŸti? Merak böceÄŸinin soktuÄŸu muhabir olarak kendisini tekrar aradım. Urfa’da Amerik diye bir aÅŸiret olmadığını, Ferhat GündoÄŸdu’yu da Urfa’da kimsenin tanımadığını bu iÅŸin aslını astarını anlatmasını rica ettim. SaÄŸolsun cevap verdi, ama o cevap verdikçe kafam iyice karıştı. Çünkü ÅŸimdi de Sarıkamışlı bir aÅŸiret olduklarını, ailesinin Urfa ViranÅŸehir’den önce Van’a oradan da Sarıkamış’a göç ettiÄŸini anlatıyordu. Åžimdi de Sarıkamış’ta araÅŸtıracaktık. Sarıkamış’ı aradım, kimse Amerik aÅŸireti diye bir aÅŸiret duymadığını söylüyordu. Hatta, ‘Öyle kapitalizmin başı bir ülkeyi çaÄŸrıştıran aÅŸiret adı olmaz DoÄŸu Bölgesi’nde’ diyorlardı. Bir baÅŸkası da, bizim gençlerden biri size hava atmış diye espri yapıyordu. Bütün bunlardan sonra bir kez daha Ferhat GündoÄŸdu’yu arayıp ‘aÅŸiret’ polemiÄŸine girmedim. Ta ki, geçen hafta Milliyet Pazar’da çıkan röportajına kadar. Röportajın baÅŸlığı ÅŸuydu; ‘Binlerce kiÅŸilik ailemizin imkánlarını sinema için ortaya koydum.’ Ãœst baÅŸlıkta ise, ‘Binlerce kiÅŸilik Sarıkamışlı GündoÄŸdu aÅŸiretinin genç lideri Ferhat GündoÄŸdu yeni filminde metropoldeki Kürt zenginlerinin hikayesini anlatıyor’ anonsu vardı. Amerik aÅŸiretinden sonra bir de GündoÄŸdu aÅŸireti ortaya çıkmıştı. Röportajı yapan Ahmet Tulgar’ın da kafası biraz karışmış olmalı ki, aÅŸiret deÄŸil ‘aÅŸiretimsi’ bir aile olarak tarif ediyordu.O DA YETMEDÄ° BÄ°R DE...Bu keÅŸmekeÅŸten yorulmuÅŸtum, artık iÅŸin doÄŸrusu neyse onu anlamak istiyordum. Ferhat GündoÄŸdu’yla yüzyüze konuÅŸmaya karar verdim, buluÅŸtuk. Ortalıkta trafo patlamış gibi gergin bir ortam vardı. Önce aÅŸiret meselesini açıklığa kavuÅŸturmak istedik. Anlatmaya baÅŸladı; ‘Ben röportajların hiçbirinde aÅŸiret reisiyim demedim. Hep büyük bir aile demeyi tercih ettim. Sadece Ä°stanbul’da 800-900 hane akrabamız var. Ticaretle uÄŸraşıyorlar. Amerik babamın dedesinin adı, aÅŸiret adı deÄŸil. Ailemiz cumhuriyetten sonra GündoÄŸdu soyadını almış. Ama biz Sarıkamış civarında Kazıkan ya da ÖmeroÄŸulları diye biliniriz. Sarıkamış’ta 20’ye yakın köy ÖmeroÄŸulları’na aittir.’ Pes yani, bir de ÖmeroÄŸulları çıkmıştı. Ayrıca filmin baÅŸrolünde oynayan Aydan Åžener ile aralarında anlaÅŸmazlık olmuÅŸ, Ferhat GündoÄŸdu, jenerikte adının en üstte yazılmasında ısrar edince Aydan Åžener filmden ayrılmıştı.Pek kararlı bir ses tonuyla, ‘I-ıh kesinlike adımdan önce yazılamazdı. HoÅŸgeldin Hayat filmi bir erkek hikayesi. Benim adımın en üste yazılması gerekiyordu. Böyle bir ÅŸeyi kabul edemezdim. Ben baÅŸroldeyim. (Yanındaki kiÅŸinin uyarısıyla baÅŸrol oyuncularından biriyim diye düzeltiyor sonra. Çünkü oyuncular arasında Kerem Alışık da var). Bir de ÅŸu, telefonla 120 lüks araç getirtme hikayesi var tabii. Anlatıyor; ‘Çevremdeki eÅŸe dosta telefon açtım. BMW, Mercedes, cip, minübüs ne varsa getirdiler.’ En merak ettiÄŸim soruya, meÅŸum 2 milyon dolara geldik nihayetinde. Cevabı pek tatmin ediciydi! ‘2 milyon dolarım olabilir de, olmayabilir de. Kaliteli bir iÅŸ yapmaya çalışıyorum. Kimsenin keÅŸ parasını bu iÅŸe yatırmıyorum. Mekán olsun, araç gereçler olsun bir baÅŸkası bu filmi yapmaya kalksaydı 2 milyon dolar harcardı demek istiyorum. Çevrem olduÄŸu için daha az harcadım.’ Bu cevaptan sonra, 2 milyon dolar harcandı mı harcanmadı mı sorusu da böylece havada asılı kalakaldı. Öykünüzü yazdıktan sonra yönetmene gidip bunu çekelim mi dediniz diye sorunca, yine keskin bir cevap verdi: ‘Yönetmene biz gitmedik, telefon açtık geldi’.YAZIYA SON NOKTAFerhat GündoÄŸdu, ister aÅŸirete mensup olur, ister olmaz. AÅŸiret reisi olması ya da olmaması da bizi ilgilendirmez. Parası olduÄŸu da muhakkak, parasını sinemaya yatırması da takdire ÅŸayan. Ä°yi bir sinema oyuncusu olmak istemesinde de hiçbir kötülük yok. Tek itirazımız herkese farklı bir hikaye anlatıp kafa karıştırması. HoÅŸgeldin Hayat filmi ne Ferhat GündoÄŸdu’nun ne de ona ait Fergün Yapım ÅŸirketinin yapımcılığını üstlendiÄŸi ilk film deÄŸil. Gani Åžavata’nın çektiÄŸi Dava filminde de yapımcı ve oyuncu olarak karşımızdaydı. Ayrıca gösterime girmeyen Nazif Tunç’un ‘Yaralı’ ve ‘Brindar’ Cem Akyoldaş’ın da ‘Roja Reş’ filimlerinde rol almıştı. Ama hala her gazetecinin karşısına bir baÅŸka aile adıyla, yetmedi aÅŸiret reisliÄŸiyle çıkması kafa kurcalıyor. Bunca sorudan sonra kafa karışıklığım geçti mi derseniz, hayır!Â