Bu asfalt çok ağladı!
Güncelleme Tarihi:
Oscar’lık özellikleri olmasa da 12 yıldır devam eden Fast and Furious (Hızlı ve Öfkeli) serisi sinemanın adrenalin pompası oldu.
Kızlardan daha seksi otomobiller, efsanevi karakterler ve doyumsuz klişeleriyle altı filmlik seride hızlı bir tur atın.
En unutulmaz yarış
“İlk kesik en derinidir” derler. Brian’ın Dom’dan ilk yediği dayak da en acısıydı. Fast and Furious evrenine çeteye sızmaya çalışan temiz oğlan/iyi polis Brian’ın boyunun ölçüsünü aldığı yarışla girdik. Dom saatte 240 km ve biraz da NOS yardımıyla asfaltı ağlattı. Brian otomobilin ‘Tehlike! Tehlike!’ göstergelerine ‘Kes sesini!’ diye bağırsa da çare etmedi, nitrojen pompaladı olmadı. Sonunda yeşil Japon pıs diye sönüp Dom’un zaferini uzaktan izledi.
En iyi soundtrack
Altı film de çok akılda kalıcı hip hop hit’lerini, über hit’lere dönüştürdü. Çoğunlukla Latin hip hop, Hollywood uyumlu ‘gangsta rap’ ve üçüncü filmde çok acayip Japon teknoları dinledik. Ama sürüden ayrılan film FF4 oldu. Brian Tyler’ın yönetimindeki soundtrack Dom’un karanlık ruhunu, hikâyenin melankolik, kasvetli havasını yansıtıyordu. Sevgilisinin intikamını planlayan Dominic loş odalarda uzaklara dalarken bir akustik gitar ona acı acı eşlik etti.
En iyi aksiyon sahnesi
Fast and Furious serisi tonlarca akıl almaz aksiyon sahnesiyle dolu. 12 yıldır imkânsız yüksekliklerden uçan Japon kasalarının bir çizikle sıyrılışını, her takladan başı dik çıkan Dodge’u izliyoruz. Ama FF aksiyon madalyasını ‘2 Fast 2 Furious’un tekneye uçma sekansı alıyor. Brian (Paul Walker), ajan Monica Fuentes’i (Eva Mendes) kurtarmak için ’69 Yenko Camaro’suyla suyun ortasında son hız giden yata doğru gazlamaya karar verir. Camaro havada planör gibi süzülüp güverteye oturur. Brian için yine sıradan bir gün.
En karizmatik Dom Toretto repliği
Beşinci film Vin Diesel’in tam gaz kontrolü ele aldığı anlarla hatırlanacak. Özellikle polis rolündeki ‘The Rock’ karşısında dayılanması krallığının ilanı. Dwayne Johnson, Dom ve çetesine kendini bilmez bir özgüvenle teslim olmalarını söyler. Hatta arkasında koca özel tim, silahları doldurmuş bir emrine bakmaktadır. Büyük hata tabii. Yasanın zavallı temsili Dom’a doğru ilerler, “Tutuklusun, teslim ol” der. Dom’un cevabı “Ben öyle hissetmiyorum” olur. Ve sonra da o ünlü replik “Senin hatan Amerika’da olduğunu zannetmen. Ama evden çok çok uzaktasın. BURASI BREZİLYA!”
Bir nevi ‘This is Sparta’ anı.
En süper otomobil
Tokyo Drift’te (FF 3) Twinkie’nin süper kahramanlardan ilham alıp ‘pimp’lediği şirin Japon otomobilleri, özellikle Hulk kılığındaki yeşil Volkswagen bir yana, serinin kralı hiç kuşkusuz Dom’un sadık 1970 Dodge Charger’ı. Feci kazalardan daha güçlü ve seksi dönen bu kötü oğlan, her yalnız kovboyun ihtiyacı olan sırdaş. Nitrolanmış Toyota’lar, seksi Mazda RX, gıcır Honda’lar bu siyah vintage güzelliğin önünde eğilir.
En iyi son
İkinci filmde yönetmen Rob Cohen ve Vin Diesel’in yokluğu, üçüncü film Tokyo Drift’te Japon ellerinde de sürdü. Ama Dom, film sonu yarışında sürpriz bir vites hareketiyle karşımıza çıktı. Ve kaostan düzene döndük.
En seksi sahne
Dom ve Letty (Vin Diesel ve Michel Rodriguez) 21. yüzyılın motor yağlı Bonnie ve Clyde’ları. Doğal olarak çoğunlukla arabada sevişiyorlar, kaporta üstünde öpüşüyorlar, tabii ki bir hamleyle içinden sıyrıldıkları beyaz atletleri ve hırpani pantolonları var. En unutulmaz sevişme sahneleri de (sürpriz!) garajda geçiyor. İlk filmde kırpılan sahnenin kesilmemiş versiyonu, sonrasında bir YouTube fenomenine dönüştü.
Serinin en kötü filmi
Hiç tartışmasız, 2 Fast 2 Furious.