Bronzluğun esiri miyiz?

Güncelleme Tarihi:

Bronzluğun esiri miyiz
Oluşturulma Tarihi: Mayıs 17, 2004 00:29

Ağır basan olumsuzluklarına rağmen baştan çıkarmalarına boyun eğiyoruz, kendimizi sıcak kollarına sunarken gelecekte yaşayabileceğimiz sorunları düşünmek bile istemiyoruz. Çünkü bronz ten artık bir kült olmuş durumda. Ya cilt sağlığımız?

Dermatologların ve kozmetikçilerin tüm uyarılarına ve tüm dünyada düzenlenen ‘beyaz cilt daha güzeldir’ kampanyalarına rağmen ‘mükemmel bronz bir beden’ kavramı, kuralları alt üst eden güzellik idolü ‘36 beden’ gibi karşımıza dikiliyor... Avrupa’da hatta Amerika’da gitgide daha fazla kadın sağlığını uzun vadede görüntüsünü riske etmeye hazır. Bu yaşam stili femomeninin bir tanımı bile mevcut; ‘Tanoreksiya’...

Yaşlanma hızlanıyor

Bu kelimeyi ilk kez kullanan Amerikalı yazar David Sedaris’in 2001 yılında bestseller olan ‘Me Talk Pretty One Day’ adlı kitabında hep daha fazla bronz olmak isteyen bir kadının hikayesi anlatılıyor. Bronzluk onun için güzellikten öte kendi kişiliğini ortaya koyduğu bir kavrama dönüşüyor. Solaryum da artık neredeyse her gün ziyaret ettiği bir tapınağa dönüşüyor. Tıpkı birçoğumuz gibi. Oysa bu yapay ışınların vaat ettiği kısa süreli sıcaklık ve rahatlık cildimizde onarılması güç sorunlara yol açtığı bir gerçek. Her ne kadar solaryumdaki UV ışınları başka şekillerde cildimize ulaşsa da, güneş ışınlarından daha sağlıklı olduklarını söylemek güç. Uzmanlar solaryumda geçirilen yarım saatin güneş altında geçirilen tam bir güne eşit olduğunu belirtiyorlar. Ve bilinenin aksine yapay güneş ışınları cildin elastin ve kollajen liflerinin bulunduğu orta katmanı dermise kadar ulaşıyor. Kırışıklık ve yumuşayan cilt dokusu tanoreksiya fenomeninin ilk olumsuz etkileri. Ayrıca uzmanlar düzenli olarak solaryuma girenlerin cildinin ortalama bir ciltten üç kat daha hızlı yaşlandığı ve cilt kanserine yakalanma riskinin yüksek olması konusunda uyarıyorlar. Üstelik cilt kanseri vakaları dünyada her yıl ortalama yüzde yedi oranında bir artış gösteriyor.
Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!