Böyle olur Nişantaşı yayınevinin partisi

Nerede Cağaloğlu yokuşunu ağır ağır adımlayan yazarlar ve onların soluklanmasını bekleyen küçük ve mütevazı yayınevi yazıhaneleri... Bir hikâyesinin, şiirinin yayınlanması için çalmadık dergi kapısı, başvurmadık yarışma bırakmayan genç ve heyecanlı yazarlar...
Bir bilimkurgu filmindeki kadar hızlı değişti sanki her şey. Ve o filmin şeritleri birer birer geçti gözümün önünden perşembe akşamı.
Davetiyenin üzerinde kocaman puntolarla ‘Sen de yaz’ diyor. Davetin sahipleri Okuyan Us Yayınevi Kurucusu Cem Mumcu ve Filli Boya Yönetim Kurulu Başkanı Gözde Akpınar. Davetin içeriğine ilişkin ipuçları art arda sıralanmış: “Eğlence, gülmek, sohbet, yazmak, Twitter, pinkfreud,
Ozan Doğulu, Long Table, yazar,
çizer, CEO, sanatçı, VIP, 17 Şubat, davet, formal, casual, medya, Okuyan Us, Dizüstü Edebiyat, kırmızı halı, hayal et, siz, biz...”
Eh merak etmeyi gerektirecek ve orada olma arzusu uyandıracak her şey var vaat edilenler arasında.
Gazeteci arkadaşımla Sofa Hotel’in kapısına vardığımızda bütün bu ipuçlarına rağmen yine de şaşırtan bir karşılama bekliyordu bizi. Ortaçağ kıyafetleri içinde ve tahta bacaklar üzerinde duran iki güzel kız, davetli listesi kontrol edermiş gibi ellerinde tüyden kalemlerle karşılıyor gelenleri. Sokaktan gelip geçenler de en az bizler kadar şaşkın.
İçeride Okuyan Us Yayınevi’nin son yayımladığı kitaplar mekânın her tarafına konmuş durumda. Yayın dünyasının ödül törenlerini ve partilerini takip edenlerin pek de alışık olmadıkları bir ortam. İçeridekiler de tanıdık bildik yazar çizer takımından çok popüler isimler. Davet sahiplerinden Cem Mumcu yazar kadrosunu neredeyse tek başına temsil ediyor. Ünlü reklamcı Ali Taran, BKM Oyuncuları’ndan Altan Erkekli, Bican Günalan, radyocu Yavuz Seçkin, ünlü spor yorumcusu Erman Toroğlu ilk göze çarpan isimler. Bunun kitapla ilgili bir parti olduğunun en büyük işareti de ortamdaki kitaplarla birlikte bilfiil bu işle uğraşan gazetecilerdi. Egemen Berköz, Yazgülü Aldoğan, Mutlu Tömbekici, Filiz Aygündüz, Buket Aşçı, Cem Erciyes, İhsan Yılmaz, Çağlayan Çevik, Sayım Çınar bu yeni yayınevi konseptinin partisine şahitlik etmek için orada bulunanlardan bazılarıydı.
Gözde Akpınar’ın gecenin mana ve ehemmiyetine dair konuşmasından sonra Cem Mumcu da Dizüstü Edebiyat ile başlattıkları yeni yayıncılık anlayışını anlattı. Edebiyat ortamını anlatmak için çizdiği şair portresi bir hayli arkaik kalsa da artık kısaca “Sıkmayın kendinizi, her insan yazabilir, illa öyle büyük laflar etmeniz gerekmez” dedi. Biliyorsunuz Dizüstü Edebiyat, ünlü blog yazarlarının yazılarından oluşan kitapların yayınlandığı bir dizi.

PUCCA-PINKFREUD SAVAŞI

Bu dizinin ilk kitabı Pucca’ydı. ‘Küçük Aptalın Büyük Dünyası’ adlı günlük, sanal âlemden sonra kitaplaştırılmış ve aynı ilgiyi basılı kitap olarak da görmüştü. Sami Hazinses’in ‘Piç Güveysinden Hallice’, Onur Gökşen’in ‘Bizim de Renkli Televizyonumuz Vardı’ ve Pinkfreud’un ‘Sorun Bende Değil Sende’ adlı kitapları dizinin devamında yayımlanmıştı. Gecenin dedikodusu Pucca’nın kendisinden sonra ünlenen ve kitabı çıkan Pinkfreud’u kendi yazdıklarından esinlenmekle suçlayarak yayınevinden ayrıldığıydı. Bir de, küstüğüne göre Pucca burada değildir ama bu gece Pinkfreud’un zaferini ilan ettiği gece olabilir mi diye aklımızdan geçmedi değil.
Gece Ozan Doğulu’nun DJ’liğinde blog yazarlarının eğlencesiyle devam ederken, dağıtılan küçük zarflardan birine yazdığım anlamlı cümleyi arkamda bırakıp ortamdan ayrıldım. Rahatlamış hissettim kendimi, nihayet ben de tek cümlelik de olsa bir yazardım artık.

Ahmet Ümit’in önlemi

Polisiye edebiyatın ünlü ismi Ahmet Ümit’in ilk ve tek şiir kitabı ‘Sokağın Zulası’ geçen hafta yayımlandı. Edebiyata ilk adım attığı yıllarda yazdığı ve yayınladığı şiirlerinin ikinci ve genişletilmiş bir baskısı bu kitap. Peki yeni ne yazıyorsunuz diye sorulduğunda verdiği cevap çok kısa ve net: “Roman”... Ümit, içerikle ilgili ser verip sır vermiyor. Bunun nedeniyse yazdığı konunun başka yazarlara da ilham kaynağı olmasını önlemek.

Akkiraz yerine Doğan

Türk halk müziği sanatçısı Sabahat Akkiraz’ın Kars Belediyesi tarafından 4-10 Mart tarihleri arasında düzenlenecek olan Kültür ve Sanat Festivali’nde vereceği konser, CHP’ye geçtiği için iptal edilmiş. Sanatçıların seçimlerinde böyle bir kriter gözetiliyorsa Nihat Doğan bütün AK Parti’li belediyelerin kadrolu sanatçısı haline gelecek demektir.