Botoks 10 yıl geç ‘kırıştırıyor’

Güncelleme Tarihi:

Botoks 10 yıl geç ‘kırıştırıyor’
Oluşturulma Tarihi: Şubat 17, 2005 01:55

Cilt kırışıklığı tedavisinde altı yıldır kullanılan ve zaman zaman tartışılan botoksun, estetik ameliyat yaptırma yaşını 10 yıl ileri attığı ileri sürüldü.

Botoksun en başarılı sonuç verdiği yaş grubu 35-40 yaş arası. Alman Nişantaşı Kliniği’nden Cilt Hastalıkları Uzmanı Dr. Belma Bayraktar, ‘Botoks yüzün üst kısmında göz kenarlarında, iki kaş arasındaki çizgide, alın kırışıklıklarında çok etkili. Üstelik kırışmayı 10 yıl geciktiriyor’ iddiasında bulundu.

Dr. Bayraktar, botoksun saç teli kadar ince bir iğne yardımıyla yüzün, burundan yukarıda kalan bölümüne uygulandığını söyledi.

İYİ BOTOKS MASKE GİBİ DURMAZ

Botoksun halk arasında ‘yılan zehiri’ olarak bilindiğini, bu bilginin yanlış olduğunu kaydeden Dr. Bayraktar, şöyle konuştu:

‘Botoks doğru dozda verildiğinde, yüzün felç olmasına yol açmaz. Çünkü tedavide kullandığımız 50 ünite, bir küçük şişenin yarısı kadardır. Uygulayacağımız kişinin yüz anatomisine, kırışıklıklarının derinliğine bakarız. ’

Botoksun yüzün üst yarısına yaklaşık 10-15 dakikada uygulandığına değinen Dr. Belma Bayraktar, ‘İlk uygulamanın üzerinden 15 gün sonra daha küçük dozlarda düzeltmeler yaparız. İki kaş arasındaki çizgi çok derinse, dolgu maddesi kullanıp o sert çizgiyi yok ederiz’ dedi.

Botoksla kırışıklık tedavisinde yerçekiminin olumsuz etkilerine karşı çıkmaya çalıştıklarını belirten Dr. Bayraktar, ‘İyi bir botoks uygulaması sonucunda kişinin yüzünde maske gibi bir ifade olmaz. Dinlenmiş bir ifade olur, bakışları güzelleşir, yüz mimikleri bozulmaz’ dedi.

Sertleşen kaslara uygulanıyor

Botoks sadece kırışıklık tedavisinde değil, MS sonrasındaki kas sorunlarında, serebral palsi hastalığı sonucu kasları sertleşen çocukların kaslarını açmada da kullanılıyor. Nöroloji Uzmanı Dr. Özgül Esen Öre, EMG cihazını kullanarak en uygun botoks dozunu kaslara verdiklerini söyledi. Bunun için özel eğitim almak gerektiğini vurgulayan Öre, EMG cihazıyla doğru dozun ayarlanmasıyla, kasların hareketinin arttığını, fizik tedavinin de kolaylaştığını anlattı.

Dr. Özgül Esen Öre
Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!