Güncelleme Tarihi:
Hakan GENCE
Tarzı, uzun süre vokal yaptığı Teoman’a benzetildiği için “Teowomen” lakabını aldı. Televizyon dizileri ve müzikallerde boy gösterdi. Şimdi, dört yıl aradan sonra, yeni albümü Stil Zengini’ni tamamladı. İngilizce şarkılarla albümü renklendirdi. Kendi deyimiyle alternatif ve yeni bir tarz yarattı: “Dünyada bile ilk kez denenen alt yapıları kullandım.”
Yeni albüm için neden dört yıl beklediniz?
- Başka bir prodüktörle, müzik tarzımı yenileyerek yola devam etmeye karar verdim. Bu sürede özel hayatımda da olgunlaştım. Kendime zaman ayırdım. Daha sakin düşünerek ve baskı altında olmadan çalıştım. Yenilendim. Tamamen boş da durmadım. Çeşitli isimlerle düetler ve oyunculuk denemelerim devam etti.
Bir önceki albümün yeteri kadar ses getirmemesinin etkisi olabilir mi?
- Şirketim ikinci albümün ardından hemen üçüncüyü istedi. Hazır değildim. Verimli olamadım. Ama bu sefer içime sindi.
Şarkıcılar albüm tutmayınca hep bunu söylüyor. Peki iki yıl sonra bu albüm için de “içime sinmemişti!” derseniz ne olacak?
- Bu sefer fikrim değişmez. Farklı şeyler denedim. Dünya müziğine yakın farklı sound’lar barındıran bir çalışma yaptım. Şarkıları tiyatro metni gibi algıladım. Şarkı söyleme tarzımın da dinleyicileri şaşırtacağına inanıyorum.
Albümün ismi de bu yüzden mi “Stil Zengini”?
- Evet. Farklı türleri içinde barındırıyor. Elektronik alt yapılar, rock gitarlar, funk, R&B... Tabii bunların birarada olması kafa karıştırmıyor. Albümde bir bütünlük var.
Albümle aynı ismi taşıyan şarkıda, “Bodur tavuğum her dem pilicim” diyorsunuz...
- Evet. 1.62 boyundayım. Lisede bir arkadaşımın annesinden bu lafı öğrendim. Minyon bir kadındı. Türkçe’de ilk öğrendiğim laflardandı.
“Sex On the Beat” şarkısının sözleri gibi, sizin felsefeniz de “sokakta çok dolaşma sevgilinin yanına git” mi?
- Şarkıda dışarıda dolaşacağınıza gidin sevişin diyorum. Dışarıda insanlar savaşacağına, birbirlerine b.. atacaklarına daha güzel şeylerle zamanı değerlendirsin. Sevişmek kötü bir şey değil, gidip sevişsinler.
ŞEVKET DÜET YAPTI VE FOTOĞRAFLARI ÇEKTİ
“Benim Farkım” isimli şarkıda “Prensi görelim” diyorsunuz. Sizinki nasıl bir prens?
- Ben bir erkeğin çok beyefendi olmasını istiyorum. Sürekli peşimde koşmasın tabii, ama centilmen olsun. Hak edene ben de prenses oluyorum çünkü. Şevket bana bir prenses gibi davranıyor. Her zaman kendinden çok beni düşünüyor.
Düet yapmışsınız, albüm fotoğraflarında da imzası var.
- Düeti ben teklif ettim. Şarkının içinde teatral bir bölüm olsun istedik. Şevket müziği çok seviyor. Çok iyi bir kulağı var. İkna ettim ve kayda girdi. Kendi söylediği bölümü kendi yazdı. Hüseyin Devrim ile birlikte fotoğrafları da çekti. Rahat bir çekim oldu. Zaten normalde aniden fotoğraflarımı çekiyor. Tabii bunca yılın sonunda benim nasıl gözüktüğümü de iyi biliyor.
Evlilik düşünüyor musunuz?
- Hayır. Zaten evli gibiyiz.
Nişanlandığınız doğru mu?
- Tamamen asparagas. Bu haberin nasıl çıktığını bile anlamadık. Dayımlar neden haber vermediniz diye beni aradı. Emin olun evlenmeye kalksak, sessiz sedasız bir yere gider ve kimse bilmeden evleniriz.
İNGİLİZCE ŞARKI DAHA KOLAY
Pamela albümde “Say What You Want”, “Sex On The Beat”, “The Funk Is On”, “Besides” isimli dört İngilizce şarkı söylüyor. Bunu uzun zamandır yapmak istediğini anlatıyor: “Plak şirketim yüzünden olamamıştı. Artık herkes İngilizce şarkı söylüyor. Hem İngilizce şarkı sözü yazmak çok daha kolay. Çünkü Türkçe’deki gibi bir prozodi hatası yapmıyorsunuz. İstediğiniz heceye vurgu yapabiliyorsunuz.”
BENİM GİBİ GİYİNEN AZ DÜKKANI KAPADIK
Pamela’nın albümünde “Uff!” isimli bir şarkısı var. Şarkıyı geçtiğimiz yıl annesiyle açtığı Uff! isimli butikten esinlenerek mi yazdığını soruyoruz: “Hayır şarkı çok önce yazıldı. Zaten butiğe o ismi vermemizin nedeni annemin adının Ufuk olmasıydı. Hepsi özel tasarım kıyafetler yapıyorduk. Maliyeti yüksekti. Benim gibi uçuk giyinen de çok yok. O yüzden kapadık.”