Oluşturulma Tarihi: Eylül 30, 2001 00:00
DÜN gece bir bardak su içmek için mutfağa doğru yürümeye başladım.Bir anda büyük bir kraterin için düştüm. Haykırmalarıma uyanan Rana beni kurtardı.Umduğumun aksine ne yazık ki bu bir
rüya da değildi.Evde dinozorlar devrinden kalma çukurlar, tüneller ve kaya parçaları var ve bunların en küçüğü bile dengesi, görme kabiliyeti dört dörtlük olan bir insanı dahi büyük acılar vererek öldürme gücünde olan şeyler. Onun için bu yazıyı yazacak kadar uzun hayatta kalmış olmam bile başlı başına bir mucize.*Halbuki bu bitmiş bir evdi. Görünürde öyleydi yani!Sonra her şey bir anda olmaya başladı. Duvarlar üstten ve alttan akmaya başladı. Sanki Niegara Şelalesi üzerinde sal gezisine çıkmış gibiydik.Aniden çimen gibi sulanmaya başlanan duvarlar Poltergeist filmindeki televizyon ekranını andırmaya başladı.Bir zamanlar çok bilimkurgu okumuş bir insan olarak bu duvarların beni yiyeceğine inandım ve hep evin ortasından yürümeye çalışıyorum şu anda.Bana kalsa ben tamirata girmezdim. Gittiği yere kadar gitsin felsefesine inanırım ben ve evde benim kararlarım geçiyor olsaydı eğer, muhtemelen bir beş yıl sonra evsiz ve gayet tabii ki parasız olarak sokakta yatıp kalkmaya başlayacaktık kesinlikle.Rana evde yaşanmakta olan felaketi tamir ettirmeye başladı ve tamiratla birlikte de ev Jurassic Park filmi arka plan dekoruna dönüşüverdi.*Bu olayın olumlu yanları da var gayet tabii ki.Evin içinde şu anda o kadar fazla derin tünel var ki ben sürekli olarak kedilerden adı Bilican olanın bunlardan bir tanesinde ebediyen kaybolacağı umuduyla yaşıyor duruyorum.Kesin kafadan hasta bu kedi ya! Yemin ediyorum.Bir kedi düşünün ki hiç ama hiç bir hareketi normal olmasın, olacak iş mi bu?Mesela uyuyoruz, o da gelip koynumuza giriyor.Gece vakti in cin top oynuyor. Birden Bilican yerinden fırlıyor, dehşet içinde evin içinde dönüyor da dönüyor. Sonra gelip yine uykusuna devam ediyor.Bu durumu veterinere sorduk ‘‘Rüya görmüştür’’ dedi, ben de ona ‘‘Bir rüya tam 700 gün üst üste hem de takriben aynı saatlerde görülebilir mi’’ dedim, cevap vermedi. Geçen gece
film seyrediyoruz, bahçede bir ağaç var, bir ses oldu, baktım Bilican beş metreden filan aşağıya düştü, büyük bir hızla evin içine koştu sonra yine ağaca tırmandı ve yine düştü. Ben yaşasın nihayet intihar ediyor diye düşünürken geldi kucağıma oturdu ve uyudu.Bu kafayı yemiş olan kedim. Diğer kedimiz Silvester ise yaklaşık 200 gündür filan büyük ihtimalle ölmüş durumda, çünkü hareket etmiyor. Arada bir şekil değiştiriyor yattığı yerde ama bu kendi hareketinden değil, olamaz. Olsa olsa aşırı rüzgár cesedini oradan oraya savuruyordur.İşin özeti Silvester'in şu anda evde bulunan çukurlardan bir tanesine düşmesi mümkün değil çünkü artık o yürümüyor. Bilican ise her an tamamen yok olabilir yerin altında.Bu arada işler 10 gün sonra nasıl olacak onu da bilemiyorum.İnşallah bu çukurları 10 güne kadar kaparlar. Kapamazlarsa iş kötü. Bizim Afet, yani canlılardan köpek olanı eğitimde. Tango yapma dışında her şeyi öğretiyorlar ona şu aralarda ve o 10 güne kadar eve dönecek.Şimdi yerde bir sürü kablo filan da açıkta duruyor ve bunlar o geri geldiğinde hálá daha açıkta olurlarsa şundan emin olun ki o bunları kesinlikle yer, hatta üstüne acı sos ve ketçap bile dökerek yer ve anında da neon köpek ilanı haline gelip yanıp sönmeye başlar.Şimdi yazınca aklıma geldi, bu da komik olurdu aslında yani.
button