Üçüncü sayfa haberlerinin artık bizi şaşırtmadığı, işsizliğin ve geçim zorluğunun çok daha sert hissedildiği bu günlerde ülkemizde rahat uyku uymak bile güçken yine de bizi hayata bağlayacak bir şeyler olmalı. Bizi mutlu edebilecek “bir şey” bulmak için açıkçası ben kendimi zorluyorum, umuyorum ki siz benden biraz daha şanslı ve umut dolu bakıyorsunuzdur bu aralar hayata.
Kendime yazdığım ve uygulamak için her gün kendimi alıştırdığım ve sonunda her yeni günü bana biraz daha huzurlu geçirten enerji reçetemi sizinle paylaşıyorum. Siz de bir deneyin, belki size de enerji ve mutluluk katar.

1. Açık ve Yalansız Olun!

Mutluluğu yakalamak istiyorsanız ilk önce kendinize açık olmayı denemelisiniz. Beklentilerinizi, sizi mutsuzluğa sürekleyen anları, mutsuz olduğunuzdaki hislerinizi, yaşadığınız en kötü zamanların şimdiki zamanınıza etkilerini bir bir yazın.
Yazmakta zorlanıyorve yazacak bir şey bulamıyorsanız bile kendinize zaman tanıyın, kağıdı doldurmadan vazgeçmeyin. Kağıda yazmaktan bile çekindiğiniz, ötelediğiniz korkularınız, yalanlarınız varsa önce onlardan kurtulmayı kendinize hedef belirleyin.

2. Güzel müzikle ruhu arada bir nadasa bırakmalı

Güne başlama müziği olarak bir parça seçmeli, yalnız bu müzik bir kişiyi hatırlatmamalı, sadece kendinizi anlatan bir yanı, bir tınısı olmalı. Aklınıza hemen hüzünlü bir şarkı gelmesin, ruhunuzun aradığı çoşkuysa eğer ritmi yüksek notaları tercih edin.
Mesela Mermaids’in soundtrackinde yer alan Cher ‘in The Shoop shoppSong ’u beni her zaman silkeler, kendime getirir.

3. Kız arkadaşlarla zararsız dedikodular yapmalı kahve eşliğinde.

Şehirli insanların en büyük asosyalleşme derdi olan program yapamama sorununu aşın. Zamansız, en yoğun geçen günün sonunda ya da okul çıkışı ortak bir nokta belirleyin kendinize. Buluşmada masum dedikodularınıza mutlaka Türk Kahvesi eşlik etsin. Türk kahvesini bitirmeye yakın gelen garsonlara inat, fincanınızı “neyse halim… “ diyerek fal için kapatın. Soğuyunca fincanın dibi, birbirinizi mutlu edecek hayallerin gerçekleşeceğini dile getirmek için fal bakın.

Göreceğiniz at için “murat” deyin, kuşa benzeyen bir şeyler varsa“ yeni bir haber” olduğunu söyleyin. Aslında önemli olan fincanda ne gördüğünüz değil, arkadaşınızı bir bakıma istediği şeylerin olacağına inandırma seansı. Unutmayın, aslında hepimizin yarının daha da güzel olacağını bizi inandıracak beyaz yalanlara ihtiyacı var.

4. Her Yeni Başlangıç İçin Kendine İnan

Kısa bir süre içinde 34 beden olamayacağını bilsen bile o çok beğendiğin o minicik, sana dar gelecek elbiseleri almalı . Seni mutlu edecek şey eğer vereceğin 2-3 kilo ise idealin için birazcık spor ve diyet seni kendine getirir.

5. Şımartılmak İçin Beyaz Atlı Prenslere İhtiyacınYok!

Evet, hayatınızda sizi gerçekten seven birinin olması çok büyük şans ama sosyalleşmek, kendini iyi hissetmek için illaki hayattında sana değer veren ve sana delice aşık birinin olmasına gerek yok.
Uzun zamandır merak ettiğin bir yer varsa rotanı çizip, hızla yola koyulmalı. Sevdiğin bir mekanda, kendini şımartmalı en sevdiğin tatlıyla. Sevgini aktarmalı bazen sana korkarak yanaşan sokak köpeğine. Ellerinin kirleneceğini düşünmeden sevmeli.

6. Paylaşmayı Öğrenmeli

Yemeğinin en güzel lokmasını sona bıraksan da, paylaşmalı onu sokak hayvanlarıyla.

7. Bol Bol Su Tüketmeli

Her içtiğinde içini temizlediğine inanarak suyu bol tüketmeli.

8. Geceye Karışmalı!

Her gece dizi izlemekle hayatı geçirmeye bir son verin. İş çıkışında ya da hafta sonunda İstanbul’da geceye karışmalı. Asmalı’ya, Karaköy’e gitmeli, vücuduna biraz alkol ve müzik katmalı. Farklı kostümler deneyerek kendini yeniden keşfetmeli.

9. Bu Kahvaltıların Bir Anlamı Olmalı

Bu aralar moda olan trend kahvaltıcılarda kalabalık içinde üst üste kahvaltı yapmak yerine, özel biri varsa hayatınızda mutfakta hünerlerini göstermeli. Sonrada kalori hesabı yapmadan iştahla bir güzel yemeli.

10. Denize Çıkan Sokaklardan Seçmeli

Yolunuzu uzatacağını bileseniz bile 5 dakika bile olsa denizle buluşmalı, deniz kokusunu içine çekmeli. İstanbul’u yeniden keşfetmeli, sanki ilk defa görüyormuş gibi.

Bunları neden mi yapmalısınız?

Her şeyin pahalı olduğu ülkemizde, artık sadece MUTLULUK BEDAVA!