Oluşturulma Tarihi: Eylül 05, 2004 00:00
YİNE arada bir çocukların topu bahçeye kaçıyor.Saksağan, Gorbi’yi kovaladı.Ve biz ilk kez bir kuş tarafından korkutulup kovalanan av köpeği görmüş olduk.Gorbi de zaten çok korktu.Annen ‘Şekerli su ver, ya da damağını kaldır, bir şey olmasın sonra’ dedi.Oysa ben bu durumlarda tek bir kelimenin Gorbi’ye her şeyi unutturacağını bilirim:‘Kemik...’*Bizler iyiyiz.Çanakkale’de senin adını taşıyan bir çocuk kitaplığı açıldı:‘Pako Kitaplığı...’Çanakkale Belediye Başkanı Ülgür Gökhan, ‘Çocuklar Pako’yu sevdikleri için onun kitaplarını da okuyacaklardır’ dedi.Annenle biz de evde seninle ilgili ne kadar kitap varsa, toplayıp kutulara koyduk ve gönderdik.Şu sıralarda her gün yurdun bir yerinde senin adına yapılan etkinliklerin, çocuk şenliklerinin, ya da senin adına açılan bir çocuk bahçesinin haberi geliyor.Senin yazılarının çıktığı sayfanın adı ‘Pako’nun Sayfası’ oldu.Neyyire Özkan, Evrim Sümer, Ayşen Gür ve ilaveleri yapan tüm ekip, seni özlediler, sanki daha çok özen gösteriyorlar.*Dün yanına ektiğim kırmızı gül ilk goncasını verdi.Gözümüzü ondan ayıramıyoruz. Arada bir sevgili Serdar Devrim’in gönderdiği mesajdaki o anısını okuyorum:‘Askerdim Kars’ta. Nöbetteyken karım telefonla arayıp köpeğimiz Zozo’nun öldüğünü bildirdi.Birden kendimi yalnız hissettim. Soğuk geceye attım kendimi. Kışlanın ortasındaki boş bir sahada bağıra bağıra ağladım. Bir asker fark etti, geldi, halimi görünce ‘Baban mı öldü komutanım?’ diye sordu. ‘Hayır’ diyebildim ‘Kardeşim öldü’...Utandım, ona ‘Benim kardeşim kapkara bir köpekti’ diyemedim...’*Artık sonbahar.Serin rüzgárlar başladı, yaprakların ucu kıvrılıp kızardı. Kumruların yavruları büyüdüler, yakında onlar da gidecekler.Bizler iyiyiz. İyiyiz...
button