Bizim sanatçılarımız özgürdür

*  Kalan Müzik’i kurduğunuz günden bugüne kadar gelinen noktayı nasıl görüyorsunuz?
- İşin gerçeği şimdiye kadar 600’e yakın albüm yaptık. Türkiye’de yılda 40-50 albüm yapan sayılı şirketlerdeniz. Tüm dünyada firmalar tek tek kapanırken bizim devam etmemiz ve onlara olanak tanımamız önemli. Albümden para kazanma devri bitti, artık sanatçılar ekstraya gidebilmek için albüm yapıyor. Bizim hâlâ bu güçte olmamızın sebebi zamanında kurduğumuz üç kayıt stüdyosu. Buralarda yapılan dizi, film müziklerinden kazandıklarımızı ve aldığımız kiraları tekrar albüm piyasasına yatırıyoruz. Aynı şekilde Orta Doğu’ya dijital yayın haklarını satan bir firmamız da var. Ayakta kalan diğer birkaç firmaysa sanatçılarının yıllık ekstalarından yüzde alıyor. Fakat bizde sözleşme yok, sanatçıyı özgür bırakırız.
*  Yani piyasanın geleceğini görüp diğer işlere yöneldiniz ve bunlarla albüm piyasanızı döndürüyorsunuz diyebiliyoruz...
- Tabii ki, ilk biz dünyadaki ‘Dünya Müziği’ fuarlarına gidip standlar açtık. Türk Müziği’ni temsilen fuarlara katıldığımızda önümüzde kuyruklar oluşurdu. Bu sayede hem firmamızı hem de yöresel müziğimizi tanıttık. Artık yabancı belgeselciler Türkiye’ye geldiğinde bize başvuruyor, biz onları Anadolu’daki aradığı şeye yönlendirebiliyoruz. Aynı şekilde ‘Cennetin Krallığı’ gibi bir Hollywood filminin de bazı sahnelerinin müzikleri bizden çıktı.�
*  Sizce Kalan Müzik’in köşe taşları nelerdir?
- Araştırma işlerimiz, yöre müzikleriyle aşık ve ozanlara yer vermemiz Kalan Müzik’in marka haline gelmesine yardımcı oldu. Elimizdeki fotoğraf, kayıt ve kitapların bulunması işimize çok yarıyor. Dönem dizileri için müzik istendiğinde arşivden hemen o yörenin dönem müziğini bulabiliyoruz.
*  Kurduğunuzda firmanın bugünlere geleceğini düşünmüş müydünüz?
- Bundan 18 yıl önce, elimizde daha dört-beş çeşit albüm varken verdiğim bir röportajda Türkiye’nin en büyük müzik şirketini kuracağımı söylemiştim. Yine aynı şekilde Karadeniz Müziği’ni moda edeceğimi de anlatmıştım. İşin gerçeği bunları yönlendirme gücümüz var. Fuat Saka, Kazım Koyuncu albümlerini yapmıştık. Yine aynı şekilde Dersim Müziklerini ön plana çıkaracağız demiştik. Geçen günlerde Ahmet Aslan ve Mikail Aslan konser verdiğinde ortalık yıkıldı.

GRUP YORUM’UN ADINI SÖYLEMEDEN ÇALIYORLARDI

*  Kalan Müzik sanatçıları Avrupa’da da çok tutuluyor değil mi?
- Avrupa’da da burada olduğu gibi çok büyük konserler veriyorlar. İsmail Altunsaray, Berlin Filarmoni Orkestrası eşliğinde Paco Pena’yla konser verdiğinde orkestra ona bayılmıştı. Diğer bir örnekse Johnny Depp’in Aynur hayranı olması, konserlerini takip etmesi. Rusya Folk Sound dergisi Tamburi Murat Aydemir’e beş yıldız vererek dünyanın en iyi virtüözlerinden biri seçti.
*  Peki toplam kaç albüm yayınladınız ve kaç sanatçıyla çalıştınız?
- Hiç saymadım ama 50’den fazla sanatçımız vardır. Şimdiye kadar da 600’e yakın albüm yayınladık.
*  Kalan Müzik’ten çıkmış en önemli albümler sizce nelerdir?
- Birçok köşe taşımız var. Cesaret gösterip Grup Yorum’un Dağlara Gel albümü 1992’de yayınlandığında arkadaşım Kadir Çöpdemir’e çalmasını rica ediyordum. Çöpdemir, Süper FM’de grubun adını söylemeden sürekli çalıyordu. O albümle kamyonla albüm satmıştık. Gülay’a Neşe Karaböcek’ten duyduğum ‘Sen Gelmez Oldun’ şarkısını söyletmek istediğimde hiç istememişti ama ben patlayacağını biliyordum ki ‘Damlalar’ albümünde o şarkı inanılmaz tutmuştu. Erkan Oğur’un ‘Gülün Kokusu Var’ albümünde ‘Pencereden Kar Geliyor’u okumasını önerdiğimde ortalık birbirine girmişti. Aynur’un da meşhur olmasını sağlayan ‘Keçe Kurdan’ şarkısını Grup Yorum, Kardeş Türküler okuduğu için hiç istememişti. Ama albümü 300 bin üzerinde rekor bir satış yakalamıştı. Cihat Aşkın’ın Minyatürler’i yaparken Sarı Gelin’i önermiştim. Yayınlandıktan itibaren beş yıl boyunca İstanbul-Ankara arası tüm kasetçiler sokağa yayın yaptı. Millet şarkıdan kusacak hale geldi ama 80 bin satarak Türkiye’de en çok satan klasik müzik albümü olmuştu.

KRİZDE ÜRETİMLE AYAKTA KALDIK

*  Yaşadığınız en büyük zorluk neydi?
- En önemlisi 2001’de müzik kütüphanesi kurmak isterken iflas etmemdi. Kalan Müzik için bir bina alacaktım, kasamda da pek çok çek vardı. Ama kriz vurunca hepsi kağıt parçası oldu. Kârdayken borç içinde kaldım. Aslında batmıştık. 2000’de satışımız bir milyondu. Sinip içime kapanacağıma üretmeye devam edip telifleri ödemeye devam ettik. Üretimle ayakta kalıp firmayı kurtardık.
*  Böyle, azınlık haklarını gözeten, politik duruşu çok belli olan bir müzik firmasının bunca yıl ayakta kalması zor oldu mu?
- Grup Yorum’un Boran Fırtınası albümünü 2003’te yayınlanınca üç yıl ceza aldım. Fakat o zamanın Cumhuriyet Başsavcısı Vural Savaş, Kalan Müzik hayranı olup “Kalan Müzik Türkiye için çok önemli bir firmadır” deyip cezamı ertelemişti. O zamanlar bu tarz cezaları hemen keserlerdi. Yurtdışına gitmiş olsam belki hâlâ burada değildim ve haliyle Kalan Müzik de yoktu. Bunun dışında bir ara zaten her hafta ifade vermeye gidiyordum.

20. YIL HER YÖREDEN ŞARKILARLA KUTLANACAK

Kalan Müzik, kuruluşunun 20’nci yılını 8-9-17 Haziran’da Harbiye Açıkhava Tiyatrosu’nda verilecek konserlerle kutlayacak. 8 Haziran’da Cengiz Özkan, Erkan Oğur ve İsmail Hakkı Demircioğlu, Kardeş Türküler, Leman Sam, Mikail Aslan sahne alırken Kardeş Türküler bir dans gösterisi yapacak. Gecenin konuk sanatçısıysa Olgun Şimşek. 9 Haziran’da Ahmet Aslan, Cafe Aman İstanbul, Grup Yorum, İsmail Altunsaray, Şevval Sam, Yaşar Kurt sahne alacak. Bu gecenin konuk sanatçısıysa Sırrı Süreyya Önder olacak. 17 Haziran’da ise ‘Dereler Akar Gider’ başlığıyla Karadeniz Müziği etkinliği gerçekleştirilecek. Konserin ağır topu, Laz müziğini cazla buluşturan Fuat Saka ve The Shin. Karadeniz Müziği’nin genç sesleri Niyazi Koyuncu, Selçuk Balcı, Volkan Arslan ile Karmate ve Marsis Grupları da konserde sahne alacak. Konuk sanatçılarsa Apolas Lermi, Koliva Grubunun Solisti İlhan Gülten ve Şevval Sam.
Konserler saat 21.00’de başlayacak. Biletler 34-85 lira arasında, Biletix’te.