Bizim klinik

Bizim evimiz hastaneye döndü.Gorbi hasta, annemin annesi Mamo hasta...Ben hastayım.Dilek Abla ile hayvansever ablalar bana REİKİ gönderiyorlar. Biliyorsunuzdur; bioenerji ile uzaktan tedavi bu.REİKİ verenler, ellerini havada şöyle hareket ettirip, nasıl yapıyorlarsa insanın içine bir huzur ve şifa çöküyor.Kimi zaman annem telefon açıp ‘Az geldi, biraz daha gönderin’ diye rica ediyor.*Doktorum Ateş Barut abi buna fazla inanmıyor.Bir keresinde klinikte sevimli bir hasta kanişe uzaktan REİKİ gönderdiler, sahibi ve oradakiler dikkatle kanişe bakarlarken, öte yanda bağlı bir köpek ayağa fırladı.O zaman herkes ‘Ne oluyor?’ derken, Ateş abi açıkladı:‘REİKİ sekti...’*Önceleri akşamları annem ile babam evde oturup gazete-dergi-kitap okurlardı. Şimdi bütün gece ilaç kutularından çıkan prospektüs kağıtlarını okuyorlar.Kimi zaman yüksek sesle birisi okuyor, öbürü dinliyor.Diyelim ki annem başlıyor:‘İşte bak burası çok önemli... Aminocardol tablet... Bilhassa plazma değerlerinin yükseltilmesi ile...’Elbette babam anlamıyor:‘Yani iyi mi, kötü mü?...’ diye her zaman özet istiyor o.Babam daha çok ‘saklama koşullarını’ anlıyor-çözüyor ve yüksek sesle açıklıyor:‘Çocukların ulaşamayacağı yerde saklayınız...’Sonra kağıtlarını değiştiriyorlar:‘Lüminal sende mi?...’‘Sen Enapril’i oku, ben Dekapin 500’i bitirince sana veririm, sonra Neuvitan 50 gr’a geçeriz.....’Biz Gorbi ile öyle dinliyoruz.*Bizim evde hediyelerin şekli de değişti:Bana Vitamin-B2 hediye aldılar.Gorbi’ye omurilikleri için korse arıyorlar, bu korseyi yiyecek sandı sabırsızlıkla bekliyor.Dün babam anneme ‘İşte sürprizzzz...’ dedi. Çıtır-mıtır hepimiz koştuk (Ben yavaş koştum) açıldı hediye.Baktık:Serum takma sehpası.Olsun...Ben, Mamo, Gorbi, REİKİ’ler, ilaçlar, serumlar, iğneler...Bizim için çabalayan veteriner doktorlarımız; Ateş abi, Seda, Ceyda, Selen ablalar...Sevimli Ömer...Kendi sorunlarının altında ezilip, ama işte böyle REİKİ’lerle hayvanlara yardım etmek için çırpınan hayvansever melekler...Bizim görmediğimizi sandığı, annemin gizli gizli gözyaşları.*Tüm bunlar; bir sağlık mücadelesinden çok, birbirine girmiş ve yumak olmuş sevgiler değil mi?Şimdi bunu o köpekleri öldüren belediye başkanına nasıl anlatmalı?Nasıl?Kuş sizin için doğru pet mi?Evcil hayvan sahibi olmak büyük sorumluluktur, o yüzden ailenize yeni bir üye eklemeden önce hazır olup olmadığınıza emin olun. Size arkadaşlık etmesi için bir kuş almayı planlıyorsanız, aşağıdaki soruları kendinize sormanızda fayda var.1- Bir kuşla ilgilenecek zamanım ve sabrım var mı? Kuşlar oyun zamanının dışında, günde ortalama 1-2 saat kesintisiz ilgiye ihtiyaç duyar.2- Evimin pislenmesiyle başa çıkabilir miyim? Kuşlar yiyeceklerini ve sularını duvara ve yere atmaya çok meraklıdır.3- Geniş bir kafesi yerleştirebileceğim bir odam var mı?4- Bir köle olmaktan rahatsızlık duyar mıyım? Eğer bir kuşunuz varsa, programınızı tüylü arkadaşınıza göre yeniden düzenlemeniz gerekir.5- Kuşuma ihtiyaç duyduğu bakımı verebilir miyim? İlgi duyduğunuz kuş cinsini iyice araştırmanızda fayda var. Almak istediğiniz kuşun karakter özelliklerini öğrenmeniz gerekir. 6- Kuş için yemek hazırlamaya vaktim olacak mı?PAKO PANODördüzlere yuva aranıyorAnneleri otomobil çarpması sonucu ölen dördüz kedilere sıcak yuva aranıyor. Küçükçekmece Cennet Mahallesi Tunç Sokak’ta yaşam savaşı veren minik kedileri mahalle sakinlerinden Nihan Yazıcı biberonla besleyerek güçlü tutmaya çalışıyor. Hayvanseverlerin henüz üç haftalık miniklere sahip çıkması halinde daha doğdukları gün başlayan şanssızlıklarına son vereceklerini söyleyen Nihan Hanım, ‘Biberonu anneleri sanıp emmek için birbirleriyle yarışıyorlar. Daha şimdiden sevgiyle uzanan eli fark eden bebekleri yeni yuvalarına yerleştirsem çok mutlu olacağım’ diyor. 0212 599 19 97.1,5 aylık Terrier yavrularımızın ikisine ev bulduk. Tek başına kalan erkek yavru için İstanbul’da ev arıyoruz. 0532 710 35 06. SİZ PAKO’YA SORUN PAKO DA UZMANAVeteriner Hekim Talat GÜLBAY Kedinizi karaciğer yağlanmasından koruyunKedilerde karaciğer yağlanması tedavi edilmediğinde hızla ilerler ve ölümle sonuçlanabilir. Karaciğer yağlanmasının nedenleri içinde birinci sırayı obezite, yani şişmanlık alır. Bu bozukluk beslenme hatalarından, metabolik ve toksik karaciğer hasarlarından dolayı ortaya çıkabilir. Ayrıca şeker, hipertiroidizm, kalp hastalıkları, böbrek hastalıkları, kronik alt idrar yolu hastalıkları, kronik üst solunum yolu hastalıkları, kanser ve pankreas hastalıkları ile de ilişkili olabilir. Karaciğer yağlanması vakalarının yaklaşık yüzde ellisinin sebebi bilinmiyor. Bununla birlikte vakaların neredeyse çoğunluğu obezite ile ilişkilidir. Karaciğer yağlanması olan kedilerin çoğunluğunda başlangıçta yaşlılık, aşırı kilo, sonrasında strese bağlı iştah kaybı dikkati çeker. Bu kedilerin çoğu depresyondadır ve buna bağlı iştah kaybının devam etmesi ile kilo kaybı da başlar. İlerleyen durumlarda ara sıra kusma görülür. Bununla birlikte sarılık da karaciğer yağlanmasında sık rastlanan belirtilerden biridir. Bazı kedilerde ise karaciğer hastalığına bağlı olarak beyin fonksiyonlarında anomaliler şekillenebilir.Aşırı kilolu bir kedinin hızla kilo kaybetmeye başlaması ve iştahını yitirmesi veteriner hekiminizi bu hastalık konusunda ilk şüpheye götüren şey olacaktır. Ayrıca sarılık belirtisi varsa bu da karaciğer hastalığı ile ilgili şüpheyi arttırır. Özel beslenme gerekirBu hastalığın tedavisinin başarıya ulaşmasında en önemli faktörler erken teşhis ve tedavinin özel beslenme ile desteklenmesidir. Bu arada hastalık nedeniyle kedi aşırı depresyonda olduğu için bakımına maksimum özen gösterilerek stresinin artması engellenmelidir. Eğer iştah tamamen ortadan kalktıysa zorla yemek yedirmek yerine veteriner hekiminizin uygulayacağı geçici ya da kalıcı bir mide sondası ile beslenme devam ettirilmelidir. Bunun yanı sıra vücuttaki su kaybına ve kusmaya bağlı şekillenen dehidrasyonun ve potasyum kaybının giderilmesi için serum uygulanması gerekli olabilir. Karaciğer fonksiyonunu yerine getiremediği için bu organda depolanan K vitamininin eksikliğine bağlı pıhtılaşma bozukluklarının oluşmaması için dışardan K Vitamini verilmesi yararlı olacaktır. Bağışıklık sisteminin yetersiz olduğu durumlarda veteriner hekiminiz koruyucu amaçla tedavi sırasında antibiyotik de uygulayabilir. İstatistik bilgilere göre yoğun tedavi ve bakıma rağmen hastalık sırasında kedilerin ortalama yüzde 30-35’i yaşamını yitirebilir. Burada en önemli görev kedi sahibine düşer. Kedinizin şişmanlamasını engellemek ve vücut yapısını formda tutmak için dikkat etmelisiniz. Eğer kedinizi sağlıklı bir vücut kondisyonunda tutarsanız, bu hastalığa yakalanma riskini çok büyük oranda azaltırsınız. Eğer kediniz şişmansa ve kilo verdirme diyeti uyguluyorsanız yine çok dikkatli olmalısınız. Çok az yemek vermek ve besin maddelerinin yetersiz olması sonucu kedinin sağlıklı beslenememesi karaciğer yağlanmasını başlatabilir.