Biz Popstar’dan değil festivalden ödül aldık

- Bu yıl Altın Portakal’ın en iyi kadın oyuncuları siz oldunuz. Neler hissediyorsunuz?Vildan Atasever: Her şeyden öte çok büyük bir mutluluk var. Mesleğim konusunda bana enerji ve güç verdi.Beste Bereket: Bende çok büyük bir şaşkınlık yarattı. Yeni yeni algılamaya başladım aslında. - Ödül almayı bekliyor muydunuz?Vildan Atasever: Benim için ilk mutluluk kaynağı ‘İki Genç Kız’ filminin ekibine dahil olmaktı. Bu rolü almak için seçmelere katıldım ve 1000 kişinin arasından seçildim. Perihan Mağden’in yazdığı bir karakteri canlandırmak, Kutluğ Ataman’ın yönettiği bir filmde oynamak zaten büyük bir ödüldü benim için... Ödül beklentimse yoktu. Giderken böyle bir şey aklıma bile gelmedi. Gerçekten büyük sürprizdi. Beste Bereket: Tabii ki böyle bir hayal vardı ama festivalden kendi adıma ödül beklemiyordum. - Filmleriniz aslında çok da izlenmedi. Bu sizde umutsuzluk yaratmış mıydı?Vildan Atasever: Bizimkiler çok az bütçeyle çekilmiş, popüler olmayan filmler. Reklam bile yapamadık çok fazla. Herkes filminin çok izlenmesini ister tabii, ama sonuçta yaptığımız işin doğruluğunu bildiğimiz için o kadar etkilemedi beni.Beste Bereket: Zaten bizim filmimiz bu yıl sonuna doğru gösterime girecek. İnsanlara ulaşmasını emeği geçen herkes gibi ben de çok istiyorum.- Ödülü sizin almanız üzerine başlayan tartışmalar, mutluluğunuzu gölgeledi mi?Vildan Atasever: Mutluluğumuz hiçbir şekilde gölgelenmedi. İnsanlar fikirlerini söylüyorlar sadece...Beste Bereket: Gölgelemedi. Ben hálá bulutların üstünde gibiyim.- Ya Nurgül Yeşilçay’ın ‘Ödülü seneye de Petek Dinçöz alır’ sözleri...Vildan Atasever: Petek ne iş yapıyor pardon! Böyle sözler beni kırmıyor ve etkilemiyor. O ödülü bana çok değerli ve önemli insanlardan oluşan bir jüri verdi. Bir jüri seçim yapıyorsa, ben sadece seçileni alkışlarım. Sonuçta kim ödül alırsa alsın biz alkışlayacaktık.Beste Bereket: Aspendos’a gittiğimizde ben tüm ödül alanları ayakta alkışlamıştım.BAŞARI TESADÜF DEĞİLDİR- Nurgül Yeşilçay da genç oyunculardan ve şimdiye kadar çok fazla filmde oynamadı. Böyle yorumlar yapmasının altında neler yatıyor olabilir?Vildan Atasever: İnsanlar fikirlerini söylemekte özgürdürler, ama fikirlerini söylerken Türk sineması adına biraz daha yapıcı olmalarını öneriyorum. Orası bir festival, Popstar yarışması değil. Öylesine gelmedi o ödüller bize, çok çalıştık. Başarı hiçbir zaman tesadüf değildir! Hepimizi jüri değerlendirdi, seçimi onlar yaptı muhatap biz değiliz.Beste Bereket: Benim aklıma hiçbir şey gelmiyor, çünkü konsantre olduğum başka bir mutluluk var.- Sizin favorileriniz yok muydu?Vildan Atasever: O kadar çok isim var ki... Mesela rol arkadaşım Feride Çetin’i çok beğeniyorum, ödülü alan o da olabilirdi. Ortada dolaşan diğer isimleri de beğeniyordum. Beste Bereket: İzlediğim filmler ve beğendiğim insanlar oldu. Ama isim veremem.HAYATIMIZDA DEĞİŞEN BİR ŞEY YOK- Aynı ödülü paylaştınız. Hiç aklınızdan ‘neden sadece ben değil’ diye geçmedi mi?Vildan Atasever: Bizim öyle komplekslerimiz yok ki... Hırs ve kıskançlık insanı bir yere taşımaz. Beste Bereket: Ben de Vildan gibi düşünüyorum, önemli olan doğru işler yapmak ve bunun takdir edilmesi. Paylaşmanın mutluluğunu yaşıyoruz ikimiz de... - İyi de tek bir ödül heykelciği vardı. Kimde kalacağına nasıl karar verdiniz?Vildan Atasever: Ben Beste’nin şok olma durumundan yararlanarak ödülü alıp indim aşağı. Bu fırsatı kaçıramazdım. Zaten Beste için bir tane daha hazırlanacak, vicdanımla hesaplaşmıyorum yani.Beste Bereket: O an durumun farkında değildim. Çok komik bir andı. Kimi görsem sarılmak istiyordum.- Ödül alalı henüz çok kısa bir zaman oldu ama, hayatınızda değişiklikler yaratmaya başladı mı?Vildan Atasever: Hiçbir şey değişmedi, sadece bol bol tebrik aldık. Uyandığımda inanılmaz büyük bir mutluluk ve huzur duyuyorum. ‘Evet ya, ben oyuncuyum ve işime gidiyorum’ diyorum. Bunun dışında hayatımda değişen bir şey yok. Hergün dizi setime gidiyor, işime devam ediyorum. Beste Bereket: O kadar çok insan aradı ve herkes o kadar güzel şeyler söyledi ki. O yüzden bulutların üzerinde uçuyor gibiyim. Her gün heyecanla uyanıyorum. ÖDÜL FİYATIMIZI ARTIRMADI- Oyuncunun fiyatı ödül alırsa artar gibi bir durum var. Sizin için de geçerli mi?Vildan Atasever: Ben şimdiye kadar hep hakkım olanı alıyordum, yine hakkım olanı almaya devam edeceğim.Beste Bereket: Benim öyle bir düşüncem yok, olması da saçma geliyor. Oyuncuyuz biz, işimizi yaptığımız sürece hak ettiğimizi alacağız.Ben Nurgül’ün ödül almasını isterdimAntalya Altın Portakal Film Festivali’nde ‘En İyi Yardımcı Kadın Oyuncu’ seçilen Fadik Sevin Atasoy, ödül dağılımı sonrası yaşanan tartışmaları uzaktan izliyor. Ama Nurgül Yeşilçay’ın ödül almasını istediğini de gizlemiyor.- Ödülü aldığında neler hissettin?1 Ekim benim doğum günüm, ödülü alıp Aspendos’ta 7 bin kişiyle doğum günümü kutlamış oldum.- Ödül beklentin var mıydı?Hayır yoktu.- Yıllardır tiyatrodasın ama halk seni ‘O Şimdi Mahkum’la tanıdı...Kendimi bildim bileli tiyatro yaptım, beni tiyatro seyircisi tanıyordu. Sinema seyircisiyle ‘O Şimdi Mahkum’la buluştum. Ama gerçekten çok çalıştım ve bu işe baş koydum.- Ödül sana ne kazandırdı?Fark edilmemi sağladı.- Ödül dağılımı, tartışmaları da beraberinde getirdi. Tartışmaların odağında sen yoktun gerçi ama, bu konuda fikrin ne?Bu seneki jüri işinin ehliydi, kararlarına saygı duyuyorum. Onların kararını sorgulamak, kişiliklerini sorgulamak olur ki bu da hiç hoş değil. - Nurgül Yeşilçay, ‘Yerim portakalı’ diye bir yorum yaptı...Dediğim gibi jürinin kararına saygı duyuyorum, ama doğrusu Nurgül’ün ödül almasını isterdim.- Vildan ve Beste’nin rol aldığı filmleri izledin mi? Oyunculuklarını nasıl buldun?Ben festivalde yabancı filmleri izlemeyi tercih ettim. Onları bir daha görme şansım olmayacaktı çünkü. Dolayısıyla arkadaşlıklarımı da yabancılarla yaptım ve onlarla sohbet ettim. Michael Madsen ve Woddy Harredson’la zaman geçirdim. Festivale ödül için değil, vizyonumu geniş tutabilmek için gitmiştim zaten.- Onlar seni izleyebildi mi, ileriye yönelik projeler konuşuldu mu?Filmlerimizi yabancıların izleme imkanı olmadı. DVD istediler ama, hepsine yollayacağım. Woddy, Oxford İngilizcesiyle konuştuğum için bir oyununda oynamamın enteresan olacağını söyledi. Ama festival çok yoğun geçtiği için detaylandıramadık. Benim ilk hedefim, Türk seyircisinin kalbini fethetmek.TV STARI OLMAK İSTEMEDİM- Televizyon projelerine nasıl bakıyorsun?Şu ana kadar tüm televizyon tekliflerini reddetmiştim. Rüştümü önce tiyatroda, sonra da sinemada ispat ettim. Artık rahat rahat televizyon yapabilirim.- Neden televizyona bu kadar katı bakıyorsun?Televizyonda oyunculuğumu gösterebilme alanımın çok geniş olduğunu düşünmüyorum çünkü. Televizyon starı olmak ya da o şekilde insanların hafızasında yer almak istemiyorum. 28 Ekim’de ikinci sinema filmim vizyona girecek. Metin Akpınar ve Ahmet Uğurlu’nun başrollerini paylaştığı bir film. Adımlarım sağlam ve emin olmalı, aceleye hiç gerek yok.- Hırslı mısın?Hırslı değilim ama azimliyim.- Şöhret senin için ne kadar önemli?Şöhret işimin getirisi. Ama insana verdiği bir güç de var tabii. Söylemek istediklerini söyleme imkanı tanıyor.- Oyuncu olarak en büyük şansın ne?Ben iyi bir oyuncuyum. Bir oyuncunun sahip olması gereken ne varsa onu elde etme uğruna çalışıyorum.- Tiyatro yaparken tanınma imkanın çok fazla olmadı. Tanınmış tiyatroculara baktığında bunun ezikliğini hissettin mi?Hiç olmadı böyle bir şey. Ben yaptığım işe o kadar inandım ki, kendi açımdan yeterince şöhretliydim zaten! Ben alkışa alışık büyüdüm, şimdi sadece alkışın sayısı arttı, sesi yükseldi.- Ödül, bazılarının seni kıskanmalarına neden oldu mu?Bu hep oldu... Ama ben onları iltifat olarak kabul ettim.