Biri sarışın biri esmer İki yıldız parlıyor
Güncelleme Tarihi:
Oluşturulma Tarihi: Ocak 15, 2006 00:00
Sinema özellikle kadın oyuncuları çok çabuk tüketiyor. Kırk yaşından sonra kadın starlar artık daha "olgun" rollere geçmek zorunda kalıyor ve zorlanıyorlar. Çünkü alttan sürekli yeni yıldız adayları geliyor. İşte 2003 yılında sinemada iki yeni yıldız doğdu. O sırada ikisi de 20 yaşından küçüktüler. Amerikalı Scarlett Johansson sarışın, İngiliz Keira Knightley ise esmerdi.
Aradan geçen iki yılda unutulmadılar, şöhretlerini artırdılar. 2006’da ikisini de iddialı rollerde seyredeceğiz. Scarlett Johansson, Woody Allen’ın yeni filmi "Match Point"te ve Brian De Palma’nın "Siyah Dalya" adlı gerilim filminde, Keira Knigtley ise çok sevilen bir romandan sinemaya uyarlanan "Aşk ve Gurur"da ve "Karayip Korsanları 2"de karşımıza çıkacak. Bu iki oyuncunun ortak özelliği, yaşlarından çok daha olgun gözükmeleri. İkisi de kendi nesillerindeki genç kızlar için birer rol modeli. Üstelik oynayacakları filmlerde iyi seçimler yapıyor, imajlarına dikkat ediyorlar. Henüz şımarmış da değiller.
SCARLETT JOHANSSON
Adı Scarlett O’Hara’dan geliyor, sanatsal filmleri tercih ediyor
![/images/100/0x0/55eb06eef018fbb8f8a63d26]()
Doğum tarihi: 22 Kasım 1984, New York
Boyu: 1.63 m.
En önemli filmleri: Atlara Fısıldayan Adam (1998), The Man Who Wasn’t There (2001), Lost in Translation (2003), İnci Küpeli Kız (2004), A Love Song For Boby Long (2004), Gizemli Kadın (2004), Babamın Kabusu (2004), Ada (2005), Match Point (2005)
En fazla hasılat yapan filmleri: Atlara Fısıldayan Adam (186 milyon 883 bin dolar), Lost in Translation (119 milyon 723 bin dolar), Ada (160 milyon 285 bin dolar)
Ödüller: 1 BAFTA (En İyi Kadın Oyuncu, İnci Küpeli Kız), 2 Altın Küre Adaylığı (İnci Küpeli Kız ve Lost in Translation)
Babası New York’ta çalışan Danimarka asıllı bir müteahhit, annesi ev kadınıydı. Karı-koca bir süre sonra boşandı. Dört çocuklu bir aileydiler. Scarlett’in ismi, "Rüzgar Gibi Geçti"nin kadın kahramanı Scarlett O’Hara’dan geliyor. Johansonn Ailesi’nin çocukları, reklamlarda oynamak için bir ajansla anlaştı. Scarlett, küçük yaştan itibaren sinema oyuncusu olmak istiyordu. Annesi onu çocuklara eğitim veren Lee Strasberg Tiyatro Enstitüsü’ne soktu. Scarlett, 11 yaşındayken Ethan Hawke ile birlikte Broadway’de tiyatroya çıktı. Normal okulu bırakarak Manhattan’daki Çalışan Çocuklar Okulu’na girdi (burada küçük yıldızların okumamalarına tahammül ediliyordu) ve 2002 yılında bitirdi.
Scarlett’in ilk önemli filmi, Robert Redford’un yönettiği "Atlara Fısıldayan Adam"dı. Ancak genç bir star olarak kabul edilmesi için 2003 yılını beklemesi gerekti. Çünkü o yıl Scarlett, hem "Lost in Translation" (Bir Konuşabilse) hem de "İnci Küpeli Kız" filmlerindeki performansıyla seyircilerin ve eleştirmenlerin dikkatini çekti.
Scarlett Johansson’un oyunculuk yeteneği konusunda kimsenin bir şüphesi yoktu. "İnci Küpeli Kız"da 16. yüzyılda yaşayan Hollandalı bir hizmetçi kız rolünde, "Lost in Translation"da ise 21. yüzyılda yaşayan Amerikalı entelektüel genç kadın rolünde aynı ölçüde başarılıydı. Ancak bu iki film de büyük bütçeli, kitlelere seslenen filmler değillerdi. Herkes Scarlett’i tanıyordu, dünyanın her yerinde hayranları vardı ama nedeni bu filmleri görmüş olmaları değildi, Scarlett’in sarışın, genç ve güzel olmasıydı.
KUM SAATİ MODASINI GERİ GETİRDİ
2005’te ilk kez kitlelere seslenen büyük bütçeli bir bilimkurgu filminde, "Ada"da başrolü oynadı ama film beklenen gişe hasılatını elde edemedi. Aynı yıl Woody Allen’ın son filmi "Match Point"te rol aldı ve oyunu çok beğenildi. Ama bu film de bir Hollywood yapımı değildi.
Scarlett Johansson sanatçılığını kanıtlamış ama henüz Hollywood tarzı bir film yıldızı haline dönüşmüş değil. Bu unvanı elde etmek istiyorsa, gişe hasılatı sağlayarak kendini kanıtlaması gerekiyor. Ama, filmleri bütçelerine göre değil, sanatsal özelliklerine göre seçtiğini söylüyor.
Oyunculuğu kadar, fiziğiyle de şöhrete kavuşan bir yıldız. "Kum saati" denilen vücut tipinin, kadınsı kıvrımların yeniden moda olmasında onun payı çok. Bu nedenle de Marilyn Monroe’ya benzetiliyor.
Özel hayatı konusundaki tavrıyla da genç nesli temsil ediyor. Kendisinden 10 yaş büyük Amerikalı yıldızlar hálá mutlu aile hayatları olduğunu kanıtlamaya çalışırken onun "Her filmde insan başka bir yakışıklı erkekle birlikte oynuyor, bundan etkilenmemek imkansız. Tekeşli yaratılmış değiliz" demesi ilgi uyandırdı ama zaman değiştiği için skandal yaratmadı..
KEIRA KNIGHTLEY
Karayip Korsanları ile parladı, artık film başına 6 milyon dolar istiyor![/images/100/0x0/55eb06eef018fbb8f8a63d28]()
Doğum tarihi: 22 Mart 1985, Londra
Boyu: 1.70 m
En önemli filmleri: Star Wars-The Phantom Menace (1999), Hayatımın Çalımı Beckham (2002), Karayip Korsanları: Siyah İnci’nin Laneti (2003), Her Yerde Aşk Var (2003), Kral Arthur (2004), Aşk ve Gurur (2005), Domino (2005), Karayip Korsanları2 (2006)
En fazla hasılat yapan filmleri: Hayatımın Çalımı Beckham (76 milyon 580 bin dolar), Karayip Korsanları (653 milyon dolar), Her Yerde Aşk Var (244 milyon 931 bin dolar), Kral Arthur (203 milyon dolar), Aşk ve Gurur (78 milyon 888 bin dolar)
Ödüller: 1 Altın Küre Adaylığı (En İyi Kadın Oyuncu, Aşk ve Gurur’daki rolüyle, henüz ödüller verilmedi)
Keira Knightley, İngiliz tiyatrocu ve sinemacı bir ailenin çocuğu olarak dünyaya geldi. 8 yaşında ülkesinde televizyon filmlerinde oynamaya başladı. Amerikalı değil İngiliz olması bir star haline dönüşmesini engelleyen bir faktör gibi görünse de, 1999’da yeniden çevrilmeye başlanan Yıldız Savaşları filminin ilkinde küçük bir rol (Kraliçe Amidala’nın yerine geçen nedime) alarak kendini gösterdi. Ama parladığı rol, hiç beklenmedik bir filmdi. Hintli kadın yönetmen Gurinder Chadha’nın futbolcu olmak isteyen Hintli bir kızın hikayesini anlattığı küçük bütçeli "Bend it Like Beckham" (Hayatımın Çalımı Beckham) filminde oynayarak birden sadece İngiltere’de değil bütün dünyada adını duyurdu. Öyle ki, ünlü Amerikalı yapımcı Jerry Bruckheimer, ona "Karayip Korsanları" filminde baş kadın oyuncu rolünü verdi. Johnny Depp ve Orlando Bloom’la oynadığı bu filmin büyük bir başarı elde etmesiyle dünya çapında meşhur bir yıldız haline geldi.
FİLMİ TEK BAŞINA GÖTÜREBİLİYOR
Keira Knightley iyi bir oyuncu olduğunu "Bend it Like Beckham" ve İngiliz televizyonu için oynadığı Doktor Jivago dizisindeki Lara rolüyle kanıtlamıştı ama bir filmi tek başına götürebileceğini 2005’te çevirdiği "Aşk ve Gurur" filmindeki Elizabeth Bennet rolüyle gösterdi. Bu film sadece İngiltere’de değil ABD’de büyük ilgi gördü.
Esmer güzeli Keira Knigthley, henüz 21 yaşında olmasına rağmen, uzun zamandır hiçbir İngiliz kadın oyuncunun ulaşamadığı bir unvana sahip: Hollywood’un en parlak genç yıldızlarından biri. Oynadığı filmlerin yaptığı hasılat, Scarlett Johansson’unkinden daha yüksek. Artık film başına 6 milyon dolar gibi ücretler talep edebiliyor.
Buna karşılık özel hayatını Scarlett Johansson’a göre daha gizli tutuyor. Tipik bir İngiliz gibi, bunun kamuyu ilgilendirmediğini söylüyor.
SCARLETT JOHANSSON
Adı Scarlett O’Hara’dan geliyor, sanatsal filmleri tercih ediyor
Doğum tarihi: 22 Kasım 1984, New York
Boyu: 1.63 m.
En önemli filmleri: Atlara Fısıldayan Adam (1998), The Man Who Wasn’t There (2001), Lost in Translation (2003), İnci Küpeli Kız (2004), A Love Song For Boby Long (2004), Gizemli Kadın (2004), Babamın Kabusu (2004), Ada (2005), Match Point (2005)
En fazla hasılat yapan filmleri: Atlara Fısıldayan Adam (186 milyon 883 bin dolar), Lost in Translation (119 milyon 723 bin dolar), Ada (160 milyon 285 bin dolar)
Ödüller: 1 BAFTA (En İyi Kadın Oyuncu, İnci Küpeli Kız), 2 Altın Küre Adaylığı (İnci Küpeli Kız ve Lost in Translation)
Babası New York’ta çalışan Danimarka asıllı bir müteahhit, annesi ev kadınıydı. Karı-koca bir süre sonra boşandı. Dört çocuklu bir aileydiler. Scarlett’in ismi, "Rüzgar Gibi Geçti"nin kadın kahramanı Scarlett O’Hara’dan geliyor. Johansonn Ailesi’nin çocukları, reklamlarda oynamak için bir ajansla anlaştı. Scarlett, küçük yaştan itibaren sinema oyuncusu olmak istiyordu. Annesi onu çocuklara eğitim veren Lee Strasberg Tiyatro Enstitüsü’ne soktu. Scarlett, 11 yaşındayken Ethan Hawke ile birlikte Broadway’de tiyatroya çıktı. Normal okulu bırakarak Manhattan’daki Çalışan Çocuklar Okulu’na girdi (burada küçük yıldızların okumamalarına tahammül ediliyordu) ve 2002 yılında bitirdi.
Scarlett’in ilk önemli filmi, Robert Redford’un yönettiği "Atlara Fısıldayan Adam"dı. Ancak genç bir star olarak kabul edilmesi için 2003 yılını beklemesi gerekti. Çünkü o yıl Scarlett, hem "Lost in Translation" (Bir Konuşabilse) hem de "İnci Küpeli Kız" filmlerindeki performansıyla seyircilerin ve eleştirmenlerin dikkatini çekti.
Scarlett Johansson’un oyunculuk yeteneği konusunda kimsenin bir şüphesi yoktu. "İnci Küpeli Kız"da 16. yüzyılda yaşayan Hollandalı bir hizmetçi kız rolünde, "Lost in Translation"da ise 21. yüzyılda yaşayan Amerikalı entelektüel genç kadın rolünde aynı ölçüde başarılıydı. Ancak bu iki film de büyük bütçeli, kitlelere seslenen filmler değillerdi. Herkes Scarlett’i tanıyordu, dünyanın her yerinde hayranları vardı ama nedeni bu filmleri görmüş olmaları değildi, Scarlett’in sarışın, genç ve güzel olmasıydı.
KUM SAATİ MODASINI GERİ GETİRDİ
2005’te ilk kez kitlelere seslenen büyük bütçeli bir bilimkurgu filminde, "Ada"da başrolü oynadı ama film beklenen gişe hasılatını elde edemedi. Aynı yıl Woody Allen’ın son filmi "Match Point"te rol aldı ve oyunu çok beğenildi. Ama bu film de bir Hollywood yapımı değildi.
Scarlett Johansson sanatçılığını kanıtlamış ama henüz Hollywood tarzı bir film yıldızı haline dönüşmüş değil. Bu unvanı elde etmek istiyorsa, gişe hasılatı sağlayarak kendini kanıtlaması gerekiyor. Ama, filmleri bütçelerine göre değil, sanatsal özelliklerine göre seçtiğini söylüyor.
Oyunculuğu kadar, fiziğiyle de şöhrete kavuşan bir yıldız. "Kum saati" denilen vücut tipinin, kadınsı kıvrımların yeniden moda olmasında onun payı çok. Bu nedenle de Marilyn Monroe’ya benzetiliyor.
Özel hayatı konusundaki tavrıyla da genç nesli temsil ediyor. Kendisinden 10 yaş büyük Amerikalı yıldızlar hálá mutlu aile hayatları olduğunu kanıtlamaya çalışırken onun "Her filmde insan başka bir yakışıklı erkekle birlikte oynuyor, bundan etkilenmemek imkansız. Tekeşli yaratılmış değiliz" demesi ilgi uyandırdı ama zaman değiştiği için skandal yaratmadı..
KEIRA KNIGHTLEY
Karayip Korsanları ile parladı, artık film başına 6 milyon dolar istiyor
Doğum tarihi: 22 Mart 1985, Londra
Boyu: 1.70 m
En önemli filmleri: Star Wars-The Phantom Menace (1999), Hayatımın Çalımı Beckham (2002), Karayip Korsanları: Siyah İnci’nin Laneti (2003), Her Yerde Aşk Var (2003), Kral Arthur (2004), Aşk ve Gurur (2005), Domino (2005), Karayip Korsanları2 (2006)
En fazla hasılat yapan filmleri: Hayatımın Çalımı Beckham (76 milyon 580 bin dolar), Karayip Korsanları (653 milyon dolar), Her Yerde Aşk Var (244 milyon 931 bin dolar), Kral Arthur (203 milyon dolar), Aşk ve Gurur (78 milyon 888 bin dolar)
Ödüller: 1 Altın Küre Adaylığı (En İyi Kadın Oyuncu, Aşk ve Gurur’daki rolüyle, henüz ödüller verilmedi)
Keira Knightley, İngiliz tiyatrocu ve sinemacı bir ailenin çocuğu olarak dünyaya geldi. 8 yaşında ülkesinde televizyon filmlerinde oynamaya başladı. Amerikalı değil İngiliz olması bir star haline dönüşmesini engelleyen bir faktör gibi görünse de, 1999’da yeniden çevrilmeye başlanan Yıldız Savaşları filminin ilkinde küçük bir rol (Kraliçe Amidala’nın yerine geçen nedime) alarak kendini gösterdi. Ama parladığı rol, hiç beklenmedik bir filmdi. Hintli kadın yönetmen Gurinder Chadha’nın futbolcu olmak isteyen Hintli bir kızın hikayesini anlattığı küçük bütçeli "Bend it Like Beckham" (Hayatımın Çalımı Beckham) filminde oynayarak birden sadece İngiltere’de değil bütün dünyada adını duyurdu. Öyle ki, ünlü Amerikalı yapımcı Jerry Bruckheimer, ona "Karayip Korsanları" filminde baş kadın oyuncu rolünü verdi. Johnny Depp ve Orlando Bloom’la oynadığı bu filmin büyük bir başarı elde etmesiyle dünya çapında meşhur bir yıldız haline geldi.
FİLMİ TEK BAŞINA GÖTÜREBİLİYOR
Keira Knightley iyi bir oyuncu olduğunu "Bend it Like Beckham" ve İngiliz televizyonu için oynadığı Doktor Jivago dizisindeki Lara rolüyle kanıtlamıştı ama bir filmi tek başına götürebileceğini 2005’te çevirdiği "Aşk ve Gurur" filmindeki Elizabeth Bennet rolüyle gösterdi. Bu film sadece İngiltere’de değil ABD’de büyük ilgi gördü.
Esmer güzeli Keira Knigthley, henüz 21 yaşında olmasına rağmen, uzun zamandır hiçbir İngiliz kadın oyuncunun ulaşamadığı bir unvana sahip: Hollywood’un en parlak genç yıldızlarından biri. Oynadığı filmlerin yaptığı hasılat, Scarlett Johansson’unkinden daha yüksek. Artık film başına 6 milyon dolar gibi ücretler talep edebiliyor.
Buna karşılık özel hayatını Scarlett Johansson’a göre daha gizli tutuyor. Tipik bir İngiliz gibi, bunun kamuyu ilgilendirmediğini söylüyor.