Bir tek onun için kırar dizimi otururum
Güncelleme Tarihi:
Bade İşçil, GQ Türkiye dergisine verdiği röportajda ilginç bir açıklamada bulundu: “Büyük dedem Şefik İşçil, Atatürk’ün şahsi doktoruydu.”
BADE İŞÇİL GQ DERGİSİ İÇİN POZ VERDİ
“Kuzey Güney” dizisinin Banu’su Bade İşçil, ilk gençlik hayallerini anlattığı röportajda, lise yıllarının iki ilgisiz nokta arasında savrularak geçtiğini söyledi: Biri veteriner olmak, diğeri moda okumak... Ve bu konudan söz etmesi, ailesiyle ilgili şaşırtıcı bir gerçeğin de kapısını araladı:
“Veterinerlik isteği biraz hayvan sevgisinden, biraz da ailenin tepeden tırnağa doktor olmasından kaynaklanıyordu. Bizim ailede doktor çok... Atatürk’ün şahsi kulak burun boğaz doktoru da dedemin dedesi Şefik İşçil’miş mesela...”
BARDA BİRİYLE TANIŞACAK DEĞİLİM YA
Bade İşçil, görücü usulü evliliğe sıcak baktığı yönündeki açıklamalarının arkasında: “Arkadaşım kocasının iş arkadaşını tanıştırmak istiyor, kafa dengi olduğumuzu düşünüyor. Çocuğun haberi yok, benim haberim yok, buluşuyoruz. E bu görücü usulü değildir de nedir şimdi? Gece barda biriyle tanışacak ya da kafede oturup adam kesecek halim yok. Doğal olarak arkadaşlarının aracı olmasıyla tanışıyorsun birileriyle. Bir ilişkiye başlamak için ancak deli gibi âşık olmam gerekiyor. İşim gücüm, sporum; o kadar yoğun bir hayatım var ki... Bir yandan da çok alıştım yalnızlığa.
BİR TEK BON JOVİ İÇİN KIRAR DİZİMİ OTURURUM
Bon Jovi hayranı olduğunu her fırsatta tekrarlayan Bade İşçil, ünlü rock’cı uğruna eve kapanmayı bile göze alacak kadar fanatik: “Dört dörtlük olmayan adam istemiyorum. Ah, Jon Bon Jovi ah! Bir göz göze gelemedik şu koca hayatta. Kır dizini, otur evinde dese, vallahi otururum, gıkımı çıkarmam.”
BADE İŞÇİLCEYLE
Bade İşçil onun sahne adı aslında. Artık kendi web sitesinde bile böyle yazacak kadar barışsa da anlatıyor: “Soyadım nedense dizinin yapım şirketi Ay Yapım dahil herkes tarafından yanlış bilinip, yanlış kullanılıyor. İşçil değil, İşcil. Sahne ismim deyip geçiyorum artık. Ama o nokta eksikliği yüzünden az dert çekmedim resmi işlemlerimde. Bir gün bankadayım. Baktım, yine yanlış yazılıyor, düzeltmeye kalktım. Bu kez soyadımı şöyle yazdı kadın: Bade İşçilceyle!”