Bir müteşşebis gördüm sanki
Güncelleme Tarihi:
Cahit AKYOL
Oluşturulma Tarihi: Nisan 10, 2011 00:00
59 ülkeden derlenen GEM 2010 (Global Entrepreneurship Report) raporu sonuçlarına bakıldığında, Türkiye yüzde 8.6’lık girişimcilik oranıyla alt sıralarda. Durumumuz Kolombiya gibi ülkelerden bile kötü. Kadın ve gençler girişimci olarak hiç kabul görmüyor. NTV’de yayınlanan ‘Bir Fikrin mi Var?’ adlı yarışma programı işte tam bu noktada girişimci avlıyor. 1 milyon lira ödüllü yarışmanın jürisiyse birbirinden müteşebbis: Ali Sabancı, Gülden Yılmaz ve Ömer Kızıl
Hayatı kolaylaştırıp, ihtiyacı karşılayacak, yatırıma yönelik, yenilikçi ve fark yaratacak fikirleri ve projeleri olanları ödüllendirmeyi amaçlayan ‘Bir Fikrin mi Var’ adlı yarışma ekranların yeni gözdesi. Her hafta NTV’de ekrana gelen yarışma, öncelikle 1 Milyon liralık iştah kabartan ödülü ve dikkat çeken jürisi sayesinde ilgiyle izleniyor. Her pazar 22.10’da yayınlanan ve Celal Pir’in sunduğu yarışmanın jürisinde Pegasus Havayolları Yönetim Kurulu Başkanı ve TOBB Genç Girişimciler Kurulu Başkanı Ali Sabancı, Koton Mağazalar zinciri Yönetim Kurulu Eş Başkanı Gülden Yılmaz ve Uludağ İçecek Satış Pazarlama Genel Müdür Yardımcısı Ömer Kızıl yer alıyor.
Yarışmanın ayrıca iki bilimsel danışmanı var. Onlar da Warwick Üniversitesi Üretim Grubu Türkiye Koordinatörü Prof. Dr. Ali Rıza Büyükkuşlu ile Özyeğin Üniversitesi Makine Mühendisliği Enerji Çevre ve Ekonomi Merkezi Direkörü Prof. Dr. Pınar Mengüç.
Jürinin en renkli ismi olan Ali Sabancı yarışmanın her bölümünde girişimcilik kültürünü yaymak için çalışmalar yapılmasından söz ediyor.
HAVACILIĞI DEĞİŞTİRDİ
Ali Sabancı 2001 yılında Sabancı Holding A.Ş.’de Strateji ve İş Geliştirme Grup Başkanlığı görevinde bulundu. 2004 yılı mart ayında Sabancı Holding A.Ş.’den istifa etti ve Esas Holding A.Ş.’de Yönetim Kurulu Üyesi olarak göreve başladı. 2005 Ocak ayında Esas Holding A.Ş. tarafından satın alınan Pegasus Hava Taşımacılığı A.Ş.’nin Yönetim Kurulu Başkanı oldu. Ve kısa sürede Türk havacılık sektöründe bir tarih yazarak Pegasus Havayollarının uluslararası bir marka haline getirdi.
Gelişmekte olan ülkelerde en önemli sorunlardan birinin işsizlik olduğuna dikkat çeken Sabancı, çekim öncesi şunları anlattı:
“İşsizlik, yeni yatırımların yapılmaması sonucunda doğar. İşsizlikten kurtulmanın en önemli yolu, kişilerin kendi işlerini kurmalarıdır. Girişimci sayısı ne kadar artarsa, istihdam oranı da o ölçüde artar. Girişimci sayısının artmasıyla toplumsal refah düzeyi ve insanların hayat standartları da yükselir. Aralık 2010 itibariyle Türkiye’de işsizlik oranı yüzde 11.4. Asıl kaygı veren, işsiz gençlerin oranının yüzde 20 seviyelerini geçmiş olması. Nüfusunun yarısından fazlası genç bir nüfusa sahip olan ülkemizde, her dört gencimizden biri işsiz. Bu nedenle Türkiye’nin gününü kurtaran çözümler değil, uzun vadeli bir çıkış yolu bulması gerek ve bu yol girişimcilik. Ülke olarak öncelikli hedefimiz girişimci sayısının artması, toplumsal refah ve fayda yaratmak ve böylece ekonomik kalkınmayı artırmak. Genç girişimci sayısının artması adına atacağımız her adım ve yapacağımız her proje, yeniliğin, rekabetin, verimliliğin, kalitenin ve istihdamın artması, dolayısıyla da ekonomik kalkınmanın hızlanması demek. Ülkemizde genç girişimci potansiyeli geliştirilmesi amacıyla kurduğumuz TOBB Genç Girişimciler Kurulu (GGK), genç girişimcilere eğitim, kapasite geliştirme desteğiyle girişimci fikirlerini hayata geçirmelerinde olanak sağlıyor. Girişimcilik risk alma, yenilikleri yakalama, fırsatları değerlendirme ve tüm bunların hayata geçirilme süreci. Ayrıca, girişimcilik oranlarının düşük olduğu ülkelerde ekonomik refah düzeyinin de düşük olduğu gerçeği hepimiz tarafından biliniyor. Yepyeni iş fikirlerini desteklemek hedefiyle yola çıkan ‘Bir Fikrin mi Var?’ yarışması bu anlamda önemli. Bu nedenle destekliyorum. Bu girişimcilik yarışmasında ön elemeyi geçen proje ya da fikir sahipleri için ödülü kazanmak hiç de kolay değil. Adaylar oldukça zorlu bir süreçten sonra finale geldi. Şimdi bizi etkilemeye çalışıyorlar. Bizi ikna eden yaratıcı fikir veya proje sahibi, kazandığı ödülle belki de iş dünyasının gelecek yıllara yön verici isimlerinden biri olacak. Ama ben her programda, ‘Girişimci olabilmek için hayallerinizden vazgeçmeyin, icat çıkartın, eski köye yeni adet getirin. Toplumun girişimciler konusundaki bakış açısını değiştirmek için hayalleri olan, gerekli bilgi ve beceriye sahip risk alabilen, fırsatları gözlemleyen ve bunları icra edebilen kişilere ihtiyacı var. Ve bunların mal sahibi olması da gerekmiyor’ diyerek sürekli mesaj veriyorum.”
BİZ ROL MODELİZ
Yarışmanın bir diğer jüri üyesi de Gülden Yılmaz. 1989 yılında Kuzguncuk’ta açtığı mağazayla hazır giyim sektörüne giren Yılmaz daha sonra da Koton mağazalar zincirine dönüştürdüğü konseptiyle girişimciliğe iyi bir örnek. Koton’un konseptinin tasarlanmasında, müşteri hizmet ilkelerinin ve modern mağazacılık anlayışının geliştirilmesinde önemli rol oynayan Gülden Yılmaz, girişimci ruhu ve iş hayatındaki başarılı konumuyla perakende sektörünün önemli oyuncuları arasında gösteriliyor. Yılmaz, jüri üyesi olarak kendilerinin rol model olduğu görüşünde: “Girişimciler ülkelerini zengin eder, insan kitlerini etkiler. Onların yansımalarıyla yeni iş modelleri ortaya çıksar. Kimse girişimcilerden korkmamalıdır. Biz de ekranda bunların örnekleri vererek bu konuya gönül verenleri yüreklendirmek istiyoruz.”
10 YILDA 9 KAT BÜYÜDÜ
‘Bir Fikrin mi Var?’ yarışmasının üçüncü jüri üyesi ise Ömer Kızıl. Uludağ İçecek Satış, Pazarlama Genel Müdür Yardımcısı ve şirketin dördüncü kuşak aile temsilcisi olan Kızıl da girişimci işadamları arasında. Türkiye’nin ilk ambalajlı limonatası Uludağ Limonata’nın fikir babası ve yaratıcısı olan Ömer Kızıl, bu sayede yepyeni bir sektörün oluşmasına ve yenilikçi çalışmalarıyla Uludağ Gazoz’un son 10 yılda dokuz misli büyüyerek Uludağ İçecek’e dönüşmesine öncülük etti. Bu yarışmada hem jüri üyeliği yapıp hem de işadamı olarak deneyimlerini anlatan Ömer Kızıl, “Program çok insana ulaşabiliyor. İş kurmak isteyenler işlerini genişletmek isteyenler buradan çok şey bulabiliyor. Hele bir de programa katılanlar arasında olup da iyi bir projeye sahipse iyi de para kazanıyor” diyor.
HEM PARA VERİYORUZ HEM DE ŞİRKETLERİNİ KURUYORUZ
İlk defa 2007 yılında hayata geçirilen ‘Bir Fikrin mi Var?’ adlı yarışmanın yapımcısı da Fuat Sami adındaki genç bir girişimci. Fuat Sami ses getiren girişimcilik yarışmasının en büyük amacının Türkiye’de girişimcilik kültürünü geliştirmek ve bu alanda farkındalık yaratmak olduğunu ileri sürüyor: “Bugüne kadar üç genç ve başarılı girişimcinin şirketlerini kurmalarına öncülük ettik. 2007-2008 yarışmasının birincisi olan Begüm Buğdaycı, 2008 yılında ülkemizin ilk deney hayvanı laboratuvarı olan Kobay Deney Hayvanları Laboratuvarını kurdu. Şirketi bir yıl sonra değerini dörde katladı. 2008-2009 yarışmasının birincisi Ahmet Bahadır Özdemir ise, 2009 yılının kasım ayında TiviNetwork adlı şirketi kurarak İzmir’den Erzurum’a kadar büyük bir reklâmcılık ekran ağını hayata geçirdi. Yarışmamızın 2009-2010 yılı birincisi Abdullah Erdoğan da şirket kurulumunu tamamladı.”
Yarışmanın ayrıca iki bilimsel danışmanı var. Onlar da Warwick Üniversitesi Üretim Grubu Türkiye Koordinatörü Prof. Dr. Ali Rıza Büyükkuşlu ile Özyeğin Üniversitesi Makine Mühendisliği Enerji Çevre ve Ekonomi Merkezi Direkörü Prof. Dr. Pınar Mengüç.
Jürinin en renkli ismi olan Ali Sabancı yarışmanın her bölümünde girişimcilik kültürünü yaymak için çalışmalar yapılmasından söz ediyor.
HAVACILIĞI DEĞİŞTİRDİ
Ali Sabancı 2001 yılında Sabancı Holding A.Ş.’de Strateji ve İş Geliştirme Grup Başkanlığı görevinde bulundu. 2004 yılı mart ayında Sabancı Holding A.Ş.’den istifa etti ve Esas Holding A.Ş.’de Yönetim Kurulu Üyesi olarak göreve başladı. 2005 Ocak ayında Esas Holding A.Ş. tarafından satın alınan Pegasus Hava Taşımacılığı A.Ş.’nin Yönetim Kurulu Başkanı oldu. Ve kısa sürede Türk havacılık sektöründe bir tarih yazarak Pegasus Havayollarının uluslararası bir marka haline getirdi.
Gelişmekte olan ülkelerde en önemli sorunlardan birinin işsizlik olduğuna dikkat çeken Sabancı, çekim öncesi şunları anlattı:
“İşsizlik, yeni yatırımların yapılmaması sonucunda doğar. İşsizlikten kurtulmanın en önemli yolu, kişilerin kendi işlerini kurmalarıdır. Girişimci sayısı ne kadar artarsa, istihdam oranı da o ölçüde artar. Girişimci sayısının artmasıyla toplumsal refah düzeyi ve insanların hayat standartları da yükselir. Aralık 2010 itibariyle Türkiye’de işsizlik oranı yüzde 11.4. Asıl kaygı veren, işsiz gençlerin oranının yüzde 20 seviyelerini geçmiş olması. Nüfusunun yarısından fazlası genç bir nüfusa sahip olan ülkemizde, her dört gencimizden biri işsiz. Bu nedenle Türkiye’nin gününü kurtaran çözümler değil, uzun vadeli bir çıkış yolu bulması gerek ve bu yol girişimcilik. Ülke olarak öncelikli hedefimiz girişimci sayısının artması, toplumsal refah ve fayda yaratmak ve böylece ekonomik kalkınmayı artırmak. Genç girişimci sayısının artması adına atacağımız her adım ve yapacağımız her proje, yeniliğin, rekabetin, verimliliğin, kalitenin ve istihdamın artması, dolayısıyla da ekonomik kalkınmanın hızlanması demek. Ülkemizde genç girişimci potansiyeli geliştirilmesi amacıyla kurduğumuz TOBB Genç Girişimciler Kurulu (GGK), genç girişimcilere eğitim, kapasite geliştirme desteğiyle girişimci fikirlerini hayata geçirmelerinde olanak sağlıyor. Girişimcilik risk alma, yenilikleri yakalama, fırsatları değerlendirme ve tüm bunların hayata geçirilme süreci. Ayrıca, girişimcilik oranlarının düşük olduğu ülkelerde ekonomik refah düzeyinin de düşük olduğu gerçeği hepimiz tarafından biliniyor. Yepyeni iş fikirlerini desteklemek hedefiyle yola çıkan ‘Bir Fikrin mi Var?’ yarışması bu anlamda önemli. Bu nedenle destekliyorum. Bu girişimcilik yarışmasında ön elemeyi geçen proje ya da fikir sahipleri için ödülü kazanmak hiç de kolay değil. Adaylar oldukça zorlu bir süreçten sonra finale geldi. Şimdi bizi etkilemeye çalışıyorlar. Bizi ikna eden yaratıcı fikir veya proje sahibi, kazandığı ödülle belki de iş dünyasının gelecek yıllara yön verici isimlerinden biri olacak. Ama ben her programda, ‘Girişimci olabilmek için hayallerinizden vazgeçmeyin, icat çıkartın, eski köye yeni adet getirin. Toplumun girişimciler konusundaki bakış açısını değiştirmek için hayalleri olan, gerekli bilgi ve beceriye sahip risk alabilen, fırsatları gözlemleyen ve bunları icra edebilen kişilere ihtiyacı var. Ve bunların mal sahibi olması da gerekmiyor’ diyerek sürekli mesaj veriyorum.”
BİZ ROL MODELİZ
Yarışmanın bir diğer jüri üyesi de Gülden Yılmaz. 1989 yılında Kuzguncuk’ta açtığı mağazayla hazır giyim sektörüne giren Yılmaz daha sonra da Koton mağazalar zincirine dönüştürdüğü konseptiyle girişimciliğe iyi bir örnek. Koton’un konseptinin tasarlanmasında, müşteri hizmet ilkelerinin ve modern mağazacılık anlayışının geliştirilmesinde önemli rol oynayan Gülden Yılmaz, girişimci ruhu ve iş hayatındaki başarılı konumuyla perakende sektörünün önemli oyuncuları arasında gösteriliyor. Yılmaz, jüri üyesi olarak kendilerinin rol model olduğu görüşünde: “Girişimciler ülkelerini zengin eder, insan kitlerini etkiler. Onların yansımalarıyla yeni iş modelleri ortaya çıksar. Kimse girişimcilerden korkmamalıdır. Biz de ekranda bunların örnekleri vererek bu konuya gönül verenleri yüreklendirmek istiyoruz.”
10 YILDA 9 KAT BÜYÜDÜ
‘Bir Fikrin mi Var?’ yarışmasının üçüncü jüri üyesi ise Ömer Kızıl. Uludağ İçecek Satış, Pazarlama Genel Müdür Yardımcısı ve şirketin dördüncü kuşak aile temsilcisi olan Kızıl da girişimci işadamları arasında. Türkiye’nin ilk ambalajlı limonatası Uludağ Limonata’nın fikir babası ve yaratıcısı olan Ömer Kızıl, bu sayede yepyeni bir sektörün oluşmasına ve yenilikçi çalışmalarıyla Uludağ Gazoz’un son 10 yılda dokuz misli büyüyerek Uludağ İçecek’e dönüşmesine öncülük etti. Bu yarışmada hem jüri üyeliği yapıp hem de işadamı olarak deneyimlerini anlatan Ömer Kızıl, “Program çok insana ulaşabiliyor. İş kurmak isteyenler işlerini genişletmek isteyenler buradan çok şey bulabiliyor. Hele bir de programa katılanlar arasında olup da iyi bir projeye sahipse iyi de para kazanıyor” diyor.
HEM PARA VERİYORUZ HEM DE ŞİRKETLERİNİ KURUYORUZ
İlk defa 2007 yılında hayata geçirilen ‘Bir Fikrin mi Var?’ adlı yarışmanın yapımcısı da Fuat Sami adındaki genç bir girişimci. Fuat Sami ses getiren girişimcilik yarışmasının en büyük amacının Türkiye’de girişimcilik kültürünü geliştirmek ve bu alanda farkındalık yaratmak olduğunu ileri sürüyor: “Bugüne kadar üç genç ve başarılı girişimcinin şirketlerini kurmalarına öncülük ettik. 2007-2008 yarışmasının birincisi olan Begüm Buğdaycı, 2008 yılında ülkemizin ilk deney hayvanı laboratuvarı olan Kobay Deney Hayvanları Laboratuvarını kurdu. Şirketi bir yıl sonra değerini dörde katladı. 2008-2009 yarışmasının birincisi Ahmet Bahadır Özdemir ise, 2009 yılının kasım ayında TiviNetwork adlı şirketi kurarak İzmir’den Erzurum’a kadar büyük bir reklâmcılık ekran ağını hayata geçirdi. Yarışmamızın 2009-2010 yılı birincisi Abdullah Erdoğan da şirket kurulumunu tamamladı.”