Bir manken yetişiyor

Podyumlar, moda dünyasının film setleri sayılabilir. Nasıl sinema dünyasında kamera karşısına geçebilmek için büyük çaba harcamak gerekiyorsa, podyumlara adım atabilmenin de belli kuralları var. Yani dünyanın moda merkezlerinde ün yapabilmek için güzel olmak yeterli değil.

Sinema oyuncusu olmak, bir bakıma manken olmaktan daha kolay... Kamera karşısında değişik karakterleri canlandıracak çeşitli oyunculara ihtiyaç duyuluyor. Bu nedenle sinema dünyasının yıldız avcıları, oyuncu adaylarını seçerken öyle kılı kırk yarmak zorunda kalmıyorlar. Ama manken avcılarının durumu çok farklı. Onlar belli vücut ölçülerine sahip, güzel ve de fotojenik gençleri saptamak zorundalar. Dünyanın tüm büyük kentlerinde mankenlik ajansları, manken olmaya heveslenen gençleri yetiştirip podyumlara kazandırıyor. Mankenlik ajanslarının da güzelden, çekiciden anlayan manken avcıları var.

Nerelerde avlanıyorlar?

Manken avcılarının avlanma yerleri, öncelikle giyim fuarları oluyor. Giyime meraklı genç kızlar ve delikanlılar bu fuarların gedikli konukları. Fuar ziyaretçilerinin çoğunluğunu, manken avcılarının dikkatini çekmeyi umud eden manken adayları oluşturuyor. Bu gençler, bir manken avcısı yanlarına gelip kartını verse diye saatlerce fuardan bir yere ayrılmıyorlar.

Diyelim ki, bir genç kız, manken avcısının dikkatini çekti. Sonra? Sonra manken avcısı o gencin yanına gidip kartını veriyor ve fotoğraf çektirmek üzere büroya gitmesi isteniyor. Ne kadar güzel olursanız olun, fotoğrafınız çekilip incelenmeden size hiç bir vaatte bulunulmaz. Mankenler için güzellik kadar fotoğrafta güzel ve çekici görünebilmek de önemlidir. Fotojenik diye adlandırdığımız kişiler, fotoğraflarda gerçekte olduklarından daha güzel görünürler. Manken olabilmenin birinci şartı ise güzel fotoğraftır. Fotoğraf sınavında başarılı olanlar mankenlik ajansında eğitim görmeye başlarlar. Podyumda etkileyici bir görüntü sergilemek için çeşitli öğretmenlerden ders alırlar. Podyumların kraliçesi olmak için ise geceli gündüzlü çalışmak zorundadırlar. Fakat onların meslek yaşamı çok kısa sürer. Olgunluk çağına geldikleri zaman mankenlik çoktan anılarda kalmıştır. Bu mankenlik ajanslarının manken avcılarına sorarsanız mankenlik yapmaya uygun gençleri saptamak hiç de kolay değil. Günlerce süren aramalardan sonra ancak bir veya iki kişiye fotoğraf çektirme önerisinde bulunuluyor.

Elite Ajansı'nın itirafları

Podyumlarda kendilerini kanıtlayan mankenler, birdenbire dünyanın en ünlü kadınları arasına girince, genellikle huy değiştiriyorlar. Elite mankenlik ajansının kurucusu ve sahibi John Casablancas, mankenlerle uğraşmaktan bıktığı için işini bir başkasına devredip moda dünyasına veda etti. Casablancas, ‘‘Mankenlerin kaprislerine daha fazla dayanamadım'' dedi. ‘‘En çok hangisinden mi nefret ediyorum? Podyumlarda ün yapan mankenlerin hepsinden. Bu kızlar çok kaba ve nankör oluyorlar. Linda Evangelista'dan başka bir tek manken bile onun için yaptıklarımdan ötürü bana teşekkür etme zahmetine katlanmadı. Mankenler, dayanılmaz şımarık, başarıyı hazmedemeyen kadınlardır. Çevrelerinde her zaman budala ve çıkarcı adamlar vardır.''

Cindy Crawford, Iman, Claudia Schiffer ve Naomi Campbell gibi ünlü mankenleri şöhrete kavuşturan Elite Mankenlik Ajansı, mankenlerin kazancından belli miktarda komisyon alıyor. Naomi Campbell'in kaprisleri dayanılmaz boyutlara ulaşınca, ünlü manken Elite Ajansı'ndan kovulmuştu.

Mankenlerin aşk hayatları, en az sinema oyuncularınınkiler kadar ilgi çekiyor. Podyumların güzelleri, ünlü kişilerle aşk yaşamaktan hoşlanıyorlar. Naomi Campbell gibi bazı mankenler, günde iki üç kez sevgili değiştiriyor.

Elite Mankenlik Ajansı'nın kurucusunun ajanstan ayrılmasında, bir aşk skandalının etkili olduğu sanılıyor. Ajansın Avrupa bürolarından birinin yöneticisi, bir kadın gazeteciye para karşılığında seks yapma teklifinde bulunurken suçüstü yakalanmıştı. John Casablancas, mankenlerle ajans yöneticileri arasındaki ilişkinin giderek kötüleştiğini ileri sürdü ve mankenlerin dünyasından ayrılmaya karar verdi.