Bir kapalı kutu Elginkan ailesi

Güncelleme Tarihi:

Bir kapalı kutu Elginkan ailesi
OluÅŸturulma Tarihi: AÄŸustos 08, 2004 00:00

ECA, Ekrem ve Cahit Elginkan kardeÅŸlerin, babaları Ahmet’in adının baÅŸharfini de katarak temellerini 1950’lerde oluÅŸturdukları marka... Bugün aileden hiçbir várisi olmadan, Elginkan Vakfı tarafından yaÅŸatılıyor. Küçük kardeÅŸ Cahit Elginkan, 1965 yılında bir deniz kazasında öldü. Åžirkette her zaman başı çeken Abi Ekrem Elginkan 1999’da öldüğünde Elginkan topluluÄŸu 20 ÅŸirkete sahip büyük bir kuruluÅŸtu. Elginkanlar her zaman kapalı bir kutu gibiydi.Ekrem Elginkan hayatı boyunca hiçbir gazeteye röportaj vermemiÅŸti. Türk halkı çok tanıdığı bir markanın sahiplerini hemen hiç tanımadı. Bu vakur patron, hayatını ÅŸirketlerine vermiÅŸti. Tüm kararları yazılı arÅŸivinde tutar, belgeleri yeÅŸil kalemiyle attığı parafıyla onaylardı. 1970’te yaÅŸanan 15-16 Haziran olayları sırasında, işçilerinden duyduÄŸu bir slogan aÄŸrına gittiÄŸi için ÅŸirketini tam 24 yıl fabrikalarına adım atmadan yönetti. Ä°ki kardeÅŸ de evlenmediÄŸi ve çocuk sahibi olmadığı için ÅŸirketin başında artık aileden kimse yok. Zaten Ekrem Elginkan da vasiyetinde ÅŸirketi Elginkan Vakfı’na bırakmıştı. Hem ailenin hem de bu büyük topluluÄŸun hikayesini Elginkan Vakfı Yönetim Kurulu BaÅŸkanı Ä°smail Hakkı Balıkçı’dan dinledik.Manisalı Anne Ãœmmehan ve Bulgaristan göçmeni baba Ahmet Elginkan’ın oÄŸulları Ekrem 1924’te, Cahit 1926’da dünyaya geldi. Çocuklukları Ä°zmir Varyant’ta geçti. Ekrem Elginkan, Ä°zmir Erkek Lisesi’ni bitirdikten sonra Ä°stanbul Teknik Ãœniversitesi’ne gider. Necmettin Erbakan ve Süleyman Demirel’le aynı dönemde, 1948 yılında makine yüksek mühendisi olarak mezun olur. Ekrem Bey askerlik sırasında yaptığı tesisat mühendisliÄŸini profesyonel iÅŸ alanına dönüştürmeye karar verir. KardeÅŸi de aynı üniversiteden inÅŸaat mühendisi olarak mezun olmuÅŸtur. 1951’de Ankara’da, Ekrem Elginkan Mühendislik Bürosu’nu kurarlar ve taahhüt iÅŸlerine giriÅŸirler. Türkiye’de çok deÄŸiÅŸik yerlerde baraj, yol, gölet, PTT’ye ait bazı binaların kazan dairesi iÅŸleri, ÅŸehir içme suyu isale hatları gibi iÅŸler yaparlar. 1957’ye gelindiÄŸinde Türkiye’de döviz sıkıntısı, su tesisatında kaliteli malzeme bulunamaması Ekrem Bey ve Cahit Bey’i valf ve batarya üzerine çalışmaya yönlendirir. Ä°stanbul Maltepe’de ECA’nın temeli böyle atılır. Ekrem ve Cahit, babalarının ismi Ahmet’in de baÅŸharfini kullanarak ‘ECA Presdöküm Sanayii Limited Åžirketi’ ile sanayiye adım attılar. Ancak Cahit Elginkan’ın yaÅŸamı ÅŸirketler grubunun ne kadar büyüdüğünü görmeye yetmez, 1965’te 34 yaşında Kilyos’ta bir deniz kazasında ölür. Bir iddiaya göre kalp krizi geçirmiÅŸ, bir iddiaya göre ise boÄŸulmuÅŸtur. ALLAH BÄ°ZÄ° Ä°KAZ ETTÄ°Ekrem Bey, yaÅŸadığı bir olayı kardeÅŸi Cahit Bey’in öleceÄŸinin iÅŸareti olarak yorumlamış. Elginkan Vakfı Yönetim Kurulu BaÅŸkanı ve Elginkan TopluluÄŸu Åžirketleri Ä°dare Meclisi BaÅŸkanı Ä°smail Hakkı Balıkçı şöyle anlatıyor: ‘Cahit Elginkan’ın ölümünden bir hafta kadar önce de Ekrem Bey aynı yerde boÄŸulma tehlikesi geçirmiÅŸ. Cahit Bey kazadan sonra eve abisini ziyarete gelmiÅŸ ve ‘Her iÅŸte bir hayır vardır aÄŸabey, olmuÅŸ bitmiş’ demiÅŸ. Bir hafta sonra Cahit Bey aynı yerde öldü. Ekrem Bey sonraları bizimle konuÅŸmasında ‘Her iÅŸte bir hayır var’ı biz anlayamadık, Allah bizi ikaz etti ama anlayamadık’ demiÅŸti.’Cahit Bey’in ölümünden sonra Ekrem Bey iÅŸi tamamen profesyonellerle götürdü. 1967’de Elginkan Holding kuruldu. Satışlar büyüdükçe basınçlı döküm iÅŸine girildi ve 1969’da Elba doÄŸdu. Ardından gaz armatürleri (fırın musluÄŸu, ocak musluÄŸu, dedantör) iÅŸine girdiler. 1970’te Manisa’da valf fabrikası kuruldu. 1972’de armatür üretiminin bir bölümü Edirne’de kurulan fabrikada sürdü. Aynı yıl baba Ahmet Elginkan vefat etti. Åžirketlerin büyümesi UÅŸak’ta ve Bursa’da kurulan fabrikalar ile sürdü. 1978 yılında seramik iÅŸine girdiler ve Serel ÅŸirketi doÄŸdu. Topluluk o dönemde ilaç sektörüne bile el attı. Ekrem Elginkan daha ECA’yı ilk kurduÄŸu günlerde vakıf aracılığıyla yönetilen bir topluluk oluÅŸturmayı amaçlamıştı, topluluÄŸun kendi başına varlığını sürdürüp hamleler yapabildiÄŸini görmek istiyordu. Bu hedefi 1985’te annesinin saÄŸlığında gerçekleÅŸtirdi, Ãœmmehan Elginkan, ölmeden kısa süre önce Elginkan Vakfı’nın kurulduÄŸunu görebildi. YAYILMAKTANSA TOPARLANDIÄ°smail Hakkı Balıkçı, Ekrem Bey’in son yıllarında topluluÄŸun geleceÄŸini tasarladığını söylüyor. ‘1995’ten itibaren Ekrem Elginkan deÄŸiÅŸik iÅŸ alanlarına yayılmaktansa toparlanmayı seçti. Amaç yatay daralma, dikey büyümeydi.’ Yüksek tansiyonu olan Ekrem Elginkan 1999 yılında beyin kanamasından vefat etti. Ne kendi ne de kardeÅŸi evlenmiÅŸti ve baÅŸka várisi de yoktu. Vasiyetinde tüm malvarlığını vakfa bırakmıştı. En yakın akrabası olan dayısı ile, vefat eden teyzesinin kızı ve torunları mirasından hak iddia ederek dava açtılar. Davalar iki sene kadar sürdü ve sonunda Ekrem Bey’in vasiyetine uyularak ÅŸirketler vakfa kaldı. Davalar süresince ÅŸirketlerin yönetimi ‘tereke memurlar kurulu’ tarafından sürdü. 2001 yılından itibaren topluluÄŸun sahibi vakıftı.GÖRÃœNÃœR OLMAYI HİÇ SEVMEDÄ°Ãœst düzey çalışanlarının ısrarına raÄŸmen kendinden sonrasının gidiÅŸatını onlara teslim edeceÄŸi için artık iÅŸlere çok fazla karışmamaya özen gösteriyordu. ‘Kendisine onay için gelen kararları aynı gün içinde teslim ederdi, çok düzenliydi. Çok az kararda not düşerdi, o not düştüğü zaman yerine getirilmeden o karar uygulanmayacak anlamına gelirdi. Klasik müzikten hoÅŸlanırdı. Avrupa’dan devamlı klasik müzik albümleri getirtir ve dinlerdi. Son zamanda ‘Bu iÅŸleri kotaralım da ben size klasik müzik zevki aşılayacağım’ derdi. Türkiye’de çok fazla görünmeyi sevmiyordu, daha çok yurtdışında konsere giderdi.’ Dışarda fazla görünmeyi sevmeyen Ekrem Elginkan’ın gazetecilerle de hiç samimiyeti yoktu. ‘Hiç kimseye bir beyanat vermemiÅŸti. Sadece bir dergide ‘uyuyan dev’ diye haber çıkmıştı, orada bile Ekrem Bey’in fotoÄŸrafı deÄŸil karakalem resmi konulmuÅŸtu. KardeÅŸini özlüyordu. KardeÅŸim olsaydı, o çok aktifti, derdi. ‘Nasıl oldu genç yaÅŸta öldü’ diye çok üzülürdü.’ EVLERÄ° HATIRA EVÄ° OLACAKÄ°smail Hakkı Balıkçı’nın tahminine göre evlenmemesinin nedeni tüm yaÅŸamını iÅŸine vermesiydi: ‘Zaman ayıramadığı için. Yurtdışına tesis görmeye gittiÄŸinde birkaç gün tatil için kendine zaman ayırırdı. Tatil için ÇeÅŸme’de bir evi vardı oraya giderdi. Uzun süreli tatil yapmazdı. Yurtdışında da en fazla üç hafta kalırdı. Ä°talya, Ä°sviçre, Almanya ve Ä°ngiltere’ye giderdi. Son yıllarında biraz daha tatile dönük seyahat ettiÄŸi de oldu. Ama ‘dünyayı dolaÅŸayım’, gibi hevesi olmadı hiçbir zaman. YaÅŸantıları çok mütevazıydı. Annesi, kendisi ve bakıcıları ile birlikte yaşıyorlardı.’ Vakıf ÅŸimdi ana oÄŸul Elginkanların Ä°stanbul Harbiye’de oturduÄŸu evi hatıra evi haline getiriyor. YEMÄ°NLE Ä°MZA YETKÄ°SÄ° ‘Bizde kuruluÅŸumuzdan beri yazısız hiçbirÅŸey talep edilmez. Ekrem Bey’deki arÅŸiv kimsede yoktu. Çalışanlarına 10 sene önceki bir belgeyi çıkarıp ‘Sen şöyle söylemiÅŸsin ÅŸimdi bunun neticesi ne oldu?’ diye sorabilirdi. Kararlar holdinge gelir, o masada kabul edilir, rahmetli baÅŸkanımızın önüne gider, o yeÅŸil kalemiyle paraf ettiÄŸi anda iÅŸ biterdi. KiÅŸilere imza yetkisi verirken bir yemin törenimiz vardır, törende üst yönetim de bulunur. Yeminden sonra imzanın sorumluluÄŸunu o kiÅŸiye veririz ve onun vicdanına hitap ederiz.’Ekrem Elginkan öldükten sonra ECA Germany ÅŸirketi kuruldu ve bugün topluluÄŸun 19 ÅŸirketi var, 91 ülkeye satış yapıyorlar. Geçen yıl 200 milyon dolarlık dış satış yaptılar. Ekrem Bey hayattayken ‘Elginkan Holding Ä°dare Meclisi’ olarak anılan yönetici bünye, 2003 Mart’ından beri ‘Elginkan TopluÄŸu Åžirketileri Ä°dare Meclisi’ne (ETÄ°M) dönüştü. Vakfı meydana getiren mütevelli heyeti üyeleri 34 kiÅŸi. Bunların 14’ü Ekrem Elginkan’ın seçmiÅŸ olduÄŸu deÄŸiÅŸmez üyeler, 8’i kurucu ÅŸirketlerin temsilcileri, 12’si de Ä°TÃœ; ODTÃœ; Ege Ãœniversitesi, TSE; Makine Kimya Endüstrisi, Manisa Belediyesi ve Türk Silahlı Kuvvetlerini Güçlendirme Vakfı gibi kuruluÅŸların temsilcileri. Vakfın mütevelli heyetinden seçilen herkesin kendi iÅŸi var, o yüzden herkes hayır için çalışıyor. Hakkı Balıkçı ‘Elginkan’daki yönetim modelin Türkiye’de deÄŸil dünyada olacağını tahmin etmiyorum. Åžirketlerin sahibi vakıf, netice itibarıyla bu halkın malı’ diyor. DÄ°RENİŞÇİ İŞÇİLERÄ°NÄ°N ‘PATRONLAR HERGELE’ SLOGANINA KIRILDI, 24 YIL FABRÄ°KASINA AYAK ATMADIÄ°smail Hakkı Balıkçı’nın ECA’da iÅŸe girdiÄŸi 1970’te sendikalar kanununun deÄŸiÅŸtirilmesine tepki gösteren ve daha sonradan 15-16 Haziran olayları olarak tarihe geçecek işçi direniÅŸleri Ekrem Bey’i yıllarca fabrikalarından uzak bıraktı: ‘Türkiye’de bir hayli eylem yapıldı, fabrikalarda grevler oldu. İşçiler ECA Maltepe fabrikasının kapılarını kaynatmışlar, çatının üzerine çıkmışlar. Ekrem Bey devamlı o fabrikaya giderdi. O fabrikaya gelirken çatıdan bağırmışlar ‘İşçiler elele, patronlar hergele.’ Bu lafı duyunca Ekrem Bey arabasını fabrikanın önünden döndürmüş ve çekip gitmiÅŸ. Bu olay çok aÄŸrına gitmiÅŸ. 1994 yılındaki krize kadar, tam 24 sene fabrikalara girmedi. Günleri, ayları sayardı. ‘22 yıl, ÅŸu kadar gün oldu’ diye çetele tutardı. Sadece 1994 krizi nedeniyle moral vermek için bir kez gezdi ama ölümüne kadar bir daha da gezmedi.’UNUTULMAZ BAY ELMOR H. Ekrem Elginkan yurtdışında gördüğü bir çizgi filmden esinlenerek Bay Elmor karakterini çizdirdi. Elmor, aslında ECA’nın satış ve pazarlama ÅŸirketi. Bay Elmor reklamda tesisatçı, öğretmen gibi deÄŸiÅŸik kılıklarında mesajlar veriyordu. Bu aynı zamanda ilk özgün müzikli animasyonlu TV reklam filmiydi 1974-75’te yayınlandı. MüziÄŸini Selmi Andak hazırlamıştı. Elmor karakteri o kadar popüler oldu ki artık maçlarda gol atamayan takımın taraftarları ‘YetiÅŸ Elmor’ diye tezahürat yapıyordu. Ekrem Bey, Elmor markasının ECA’nın önüne geçtiÄŸini düşünerek reklamı yayından çekti.Â
Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!