Bir garip Emily

Güncelleme Tarihi:

Bir garip Emily
Oluşturulma Tarihi: Ekim 13, 2010 23:22

Şirketine geçen yıl 180 milyon dolar kazanç getirdi. Dünyanın dört bir yanında mağazaları, milyonlarca hayranı var. Herkesin peşinden koştuğu ünlü isimler onu tercih ediyor, ürünleri kapış kapış satılıyor. Oysa onun felsefesi tüm bunlara karşı olmak! Dünyada fenomen haline gelen Emily the Strange, yaratıcısı Rob Reger’in açıklamalarına göre 2011 yılında “resmi olarak” Türkiye’ye de geliyor. Peki nedir bu garip Emily’nin hikayesi?

Haberin Devamı

Emily the Strange; yani Garip Emily karakteri, 1993’de kaykaycı Rob Reger’le araba yarışçısı Matt Reed’in giyim markası Cosmic Debris’in tanıtımı için tasarlandı. O yıllarda sadece San Francisco’daki konserlerde, müzik dükkanlarında ve kaykaycılarda çıkartma olarak yer alıyordu. Bugün giyimden aksesuvara, oyuncaktan kırtasiye ve gitara kadar oldukça geniş ürün yelpazesine sahip. Dünyaca ünlü çizgi roman yayıncısı Dark Horse Comics, dört kitaptan oluşan grafik hikaye serisini, HarperCollins ise gençlere yönelik romanlarını yayınladı. Jean Paul Gaultier, Valentino ve Marc Jacobs gibi tasarımcılar koleksiyonlarnda Emily’e yer verdiler, Epiphone gitar firmasının “Emily” konseptli Gibson 310 Custom modeli yok sattı. Mike Richardson’ın yönetmesi beklenen ve Chloe Moretz’in canlandıracağı Emily filmi, 2013’te vizyona girecek. Tanıtım amaçlı çıkartmalarla hayatına başlayan Emily’nin geçen yıl şirketi Cosmic Debris’e getirdiği gelir, yaklaşık 180 milyon dolar. POPÜLERE KARŞI KENDİN OLDünyada böylesine büyük bir etki yaratan ve çok sayıda hayranı olan Emily’nin felsefesiyse; tam da bu ilginin karşıtı olmak! 13 yaşındaki siyah saçlı garip kız, popüler kültüre sonuna kadar karşı olmasıyla sevildi. Emily, kişiselliği ve kendine haslığı temsil eden bir figür. Sadece “kendi” olarak yaşıyor; asla havalı olmaya çalışmıyor, istemiyor. Tam da bu nedenle dünyanın en havalı karakterlerinden biri olarak görülüyor. Ürünlerinde Emily’nin garip görüntüsüyle birlikte “Kaybol”, “Olamayacağın herşey ol” ve “Keşke burada olmasaydın” gibi vecizeleri de bulunuyor. Aslında karşısında olduğu sanat, popüler kültür, edebiyat ve modadaki varlığı insanlara ana akımlardan uzak olup, herkesi “farklı” kılan özellikleri öne çıkarmayı hatırlatıyor. Emily’nin karanlık ve mistik havası, standardın dışında olmak isteyenlere ilham veriyor. Bu özelliğiyle “alternatif” tarzda lise çağındaki bir çok genç kız onu örnek alıyor. “Kendin ol, kendini düşün, kendi işini kendin yap!” mesajıyla dünyada kadınların güçlenmesine katkıda bulunuyor. Pembeden ödü kopuyorEmily 13 yaşında, siyah saçlı bir kız çocuğu. Bembeyaz bir teni, simsiyah saçları var. En büyük kabusu pembe; bu nedenle hergün saçlarıyla uyumlu aynı siyah elbiseyi giyiyor. Favori dersleri matematik ve fen bilgisi. Old rock ve punk müzikten hoşlanıyor ama My Chemical Romance ve Arcade Fire gibi daha yeni alternatif grupları da dinliyor. Hiçbir akımı takip etmiyor, bir kültüre ait değil. O bir sanatçı, hayalperest, mucit, bilim insanı ve kaykaycı. Sadece kendini izliyor. Emily’nin en iyi arkadaşları Mystery, Sabbath, Miles ve Nee Chee isimli kara kedileri. Hep onlarla vakit geçiriyor. Kedileri de kendi gibi garip; her birinin kendine has bir karakteri var. Mystery, Kötü Kediler Kulübü’nün en güzel kedisi, aynı zamanda lideri. Sabbath, çetenin belalısı. Sürekli kavgalara karışıyor, bazen bandajlarla geziyor. Miles, yaratıcı bir dahi. Diğerlerinden daha sakin görünse de onun amacı hayatta bir iz bırakmak. Aynı zamanda şehrin en hızlı kedisi. Nee Chee’yse adından anlaşılacağı üzere kulübün filozofu. Nadiren etraftakilerin gözlerinin içine bakıyor, düşüncelere dalmak için yalnız kalmayı tercih ediyor. Kendin Ol! HareketiEmily the Strange, “Kendin Ol Hareketi (Be yourself movement)” isimli bir projenin sponsoru. italya merkezli bu proje “Dövüş Kulübü” filmini gerçeğe dönüştürüyor. Kendin Ol Hareketinin takipçileri tıpkı Emily’nin felsefesindeki gibi ana akımlara isyan ediyor. Özellikle medyadaki klişe ev kadını modellerine, bulumik-anoreksik güzelliğe, reklamlara göre yaşayan, ilişki anlayışları, arkadaşlıkları hep kendilerine gösterilenle yaşayan topluma dur diyorlar. İnsanların kendilerine özgü vücutları, huyları, ihtiyaçlarını serbest bırakmaları gerektiğini düşünüyorlar. Bu rahatsızlığ göstermek içinse insanları standartlaştıran her türlü görseli boykot ediyorlar. Katılımcılar www.beyourselfmovement.com adresinden indirebildikleri göz, burun, ağız, saç, bıyık gözlük gibi figürlerle reklam panolarını daha “insancıl” hale getiriyor. Proje, italya sanırların aşıp Paris ve Berlin gibi diğer Avrupa şehirlerine yayılmaya başladı bile.

Haberin Devamı

EMILY’DEN KABUS TABİRLERİBoş ev: Muhtemele boş bir beynin varOtobüs kaçırmak: Doğru yoldasın demektirAteş: Evinin perdelerini siyah renkle değiştirTelsiz gitar: Normalin dışına çıkıyorsunKırık ayna: Çoklu kişilik bozukluğun olabilirBilgisayar: Değişiklik olarak bir masa yemelisin

Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!