OluÅŸturulma Tarihi: Haziran 14, 2004 00:00
New York’un Çin ve İtalyan mahalleleri varsa, İstanbul’un da artık bir Fransız sokağı var. Tenteli binaları, sokak çalgıcıları, kafeleri, barları ve sanat merkezleriyle ‘Rue Française’ ziyaretçilerini bekliyor.Volkswagen
Magazin son sayısında, resmi açılışını 1 Temmuz’da yapacak olan
Galatasaray’daki Fransız Sokağı’na geniş yer ayırdı.Galatasaray Lisesi’nin arka tarafında Cezayir Sokağı olarak bilinen bölgede hummalı bir çalışma var son birkaç aydır. Binalar restore edildi, pembe ve sarı renklere boyandı, tentelerle donatıldı. Kaldırım taşları yenilendi, bölgenin tamamına hakim özel bir müzik sistemi kuruldu. Her şey, önümüzdeki günlerde hizmete açılacak olan Fransız Sokağı, orijinal adıyla söylersek Rue Française için.Temalı bir sokak yaratma fikri bundan bir buçuk yıl kadar önce Mehmet Taşdiken tarafından ortaya atılmış. Projeye başladıktan sonra konseptin Fransa’ya özgü olması kaçınılmaz olmuş. ‘Fransızların Beyoğlu’nda çok önemli izleri var. Beyoğlu’ndaki işletmelerin çoğu ilk kahvehaneler, ilk oteller, ilk sinema ve tiyatrolar, 19. yüzyılda Fransızlar tarafından kurulmuş. Beyoğlu’nun kendi tarihi itibariyle böyle bir vicdan borcu olduğu kanısındayım’ diye açıklıyor Taşdiken bu seçimin sebeplerini. Ardından da Cezayir Çıkmazı’nın sol tarafındaki binaların tümünün 1890-1910 yılları arasında İstanbul’da yaşamış Karaköy ve Eminönü rıhtımlarını inşa eden Fransız müteahhit mühendis Marius Michel’in imzasını taşıdığını sözlerine ekliyor. Ünlü Fransız ressam Albert Mille’nin 1950’li yıllarda bu bölgede yaşamış olması, sokağın Galatasaray Lisesi’nin hemen arkasında yer alması, bu bölgede Fransızlar’ın ilk daimi büyükelçiliğinin kurulmuş olması gibi nedenler de eklenince sokak için Fransa’dan daha uygun bir tema düşünülemez olmuş.Paris belediyesinin katkılarıylaSokağın her yönüyle Güney Fransa’yı andıracağını anlatıyor Taşdiken. ‘Gerek binalarımızın şekli, gerekse sokağın yapısı zaten Güney Fransa stiline çok uygun’ diyor. İlk günden itibaren Paris Belediyesi ile yakın temas içinde olmuş Taşdiken ve ekibi. Yer taşları Paris’ten gelen mimarlarla çalışılarak düzenlenmiş. Paris Belediyesi’nin yolladığı, havagazıyla çalışan 100 yıllık sokak lambaları ise bölgeye ayrı bir renk katmış.Bütün bu dış düzenlemelerin yanında projenin mimarları en büyük emeği de sokağın içeriğine harcamış. Yani eski adıyla Cezayir Çıkmazı’nı haftanın 7 günü, günün 24 saati canlı, cıvıl cıvıl bir kültür ve eğlence merkezine dönüştürecek mekánların seçimine. Bu
seçim öyle büyük bir titizlikle yapılmış ki sokakta neredeyse yok yok. Kafe, restoran, ÅŸarap evi, butik, resim galerisi, sinema, konferans-gösteri-müzayede salonu, çiçekçi, pastane gibi mekánlar başı çekiyor. Çukurcuma’daki antika dükkánlarının burada müzayede düzenlemesi, sinema salonlarında ödüllü filmlere yer verilmesi tasarlanıyor. Sokakta her hafta ikinci el ürünlerin satılacağı bir Fransız pazarı kurulacak. Fransa’dan gelecek sokak ressamları ve sokak çalgıcıları da ortama renk katacak. Cemil Ä°pekçi’den tasarım atölyesiKültür Ãœniversitesi Hukuk Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Tayfun Akgüner ve Kültür Ãœniversitesi Sanat ve Tasarım Fakültesi Dekanı Prof.Dr. Nükhet Güz’ün Mehmet TaÅŸdiken’le birlikte kurdukları Gastronomi ve Kültür Enstitüsü resim, heykel, moda tasarım, fotoÄŸraf, oyunculuk ve senaryo atölyeleriyle sanatseverlere eÄŸitim verecek. Mehmet Aksoy heykel atölyesi, Mehmet Güleryüz ve Günseli Kato resim atölyesi, Cemil Ä°pekçi moda ve tasarım atölyesi, CoÅŸkun Aral fotoÄŸraf atölyesi, Yavuz Özkan da oyunculuk ve senaryo atölyesiyle enstitünün dikkat çeken isimleri arasında yer alıyor. Bölgede yer alacak kafe-restoran ve barlar sadece Fransa’ya özgü mönüleriyle deÄŸil, düzenleyecekleri özel tadım günleri, kurs ve seminerlerle de sokaÄŸa renk katacak.Sokak kışın ısıtılacakFransız Sokağı toplam 9 bin metrekare kapalı alana sahip. Açık ve kapalı alanlarda toplam 3 bin kiÅŸilik oturma kapasitesi var. Sokağı günde 9-10 bin kiÅŸinin ziyaret etmesi bekleniyor. SokaÄŸa yerleÅŸtirilecek ısıtıcılar kış aylarında da açık havada oturma imkánı saÄŸlayacak.Fransız Sokağı’ndaki mekánlardan bazıları bugünlerde kapılarını aralamaya baÅŸlayacak, resmi açılış ise 1 Temmuz’da. Açılışın muhtemel konuklarından biri de Fransa CumhurbaÅŸkanı Jacques Chirac.Sokağın lezzet adresleriLe Regal: Hem kafe, hem de kahve maÄŸazası. Le Regal’de degüstasyonun yanı sıra kahvecilikle ilgili kurslara da yer verilecek.L’Absinthe: Cemil Ä°pekçi’nin iÅŸleteceÄŸi kafe, adını Türkiye’de pek yaygın olmayan ‘Absinthe’ adlı içkiden alıyor. Bu mekánın en ilgi çekici yönü, kaşıkla içilen Absinthe içkisinin degüstasyonunun yapılacak olması.Rendez-vovus: Limonlu Bahçe’nin sahiplerinin iÅŸleteceÄŸi bir kafe.Cafe Chantant: Vedat Sakman’ın iÅŸleteceÄŸi Cafe Chantant ‘müzikli kafe’ olarak da anılıyor.Pigeon: Fransız mutfağı baÅŸta olmak üzere dünya mutfaklarından lezzetlerin sunulacağı bir restoran. Pigeon’da yemek kursları ve dünyaca ünlü gurmelerin davet edileceÄŸi toplantılar düzenlenecek; ayrıca restorana özel yayınlar çıkarılacak.Le Cop de Foudre: Türkçe’deki karşılığı yıldırım aÅŸkı. Åžarap evi olarak hizmet verecek olan Le Coup de Foudre’de ÅŸarap satışının yanı sıra degüstasyon da yapılacak.Â
button