Oluşturulma Tarihi: Ağustos 30, 2008 00:00
Lancel, kadın aksesuvarları konusunda uzman bir marka. İlk Lancel butiği Paris’te açıldığında yıl 1876’ydı. O yılların eğlence ve zevk düşkünü Fransası markanın temel kimliğini oluşturdu. 132 yıllık marka, Türkiye’deki ilk mağazasını 1 Eylül Pazartesi günü Nişantaşı Abdi İpekçi Caddesi’nde açıyor. Açılış öncesinde Lancel Baş Tasarımcısı Carlos Osman Gomez sorularımızı yanıtladı.
132 yıllık bir marka nasıl olur da eskimez? Lancel’in Baş Tasarımcısı Carlos Osman Gomez, bu soruyu "Çünkü o bir klasik" diye yanıtlıyor. Klasik olmasının nedenlerini de bakın nasıl açıklıyor: "Günlük moda akımlarının kurbanı olmadan, belli bir çizgiyi ve duruşu koruyarak tasarım yapıyoruz. Zariflikten ödün vermeden rahatlığı ön planda tutuyoruz. Lancel kadını, kelebek ömrü kadar ömrü olan günlük trendlere değil, kendine has duruşu olan klasiklere değer veren kadındır. Güçlüdür, ayakları yere basar, ne istediğini bilir."
Lancel’in sloganı "French Legerete. Legerete, Türkçe’de hafiflik anlamına geliyor ama bu lafın birçok yan anlamı var, Fransız kadınların eşsiz cazibesini tanımlamak için kullanılıyor. Uçuculuk ve uçarılığın tuhaf bir bileşimi. Gomez şöyle anlatıyor: "Fransız kadını havadaki ışıltıyı koklayabilir. Bir elinden çikolatayı, diğer elinden şampanyayı düşürmez. Biraz baştan çıkarıcıdır, her daim mesafelidir. Bu tip kadınlardan ilham alıyorum. Onlar beni görünmez bir dalga gibi sarıyor."
21 KOLEKSİYONU VARGomez’in ekibinde farklı milletlerden yedi kişi var. Bu kadar kalabalık ve renkli bir ekiple çalışmasını, farklı kültürlere, farklı bakış açılarına verdiği öneme bağlıyor. Ona göre, Lancel’in 130 yılı aşkın süredir değişmeyen duruşunun ışığında, ekibindeki farklı tasarımcılar markaya yorum katıyor. Ortaya, sıcak, samimi ve özgün bir marka çıkıyor.
Tasarım ekibinin sezonda sadece bir koleksiyon yarattığını düşünüyorsanız yanılıyorsunuz. Markanın şemsiyesi altında her yaşa, her zevke uygun 21 koleksiyon var. Tüm koleksiyonlar için ana malzeme "grain leather", yani hayvan derisinin en üst tabakası. Bu deri, kendinden hava alabilen bir dokuya sahip olduğu için hem daha sağlıklı, hem de çok daha dayanıklıymış. Kullandıkça güzelleşiyor ve dayanıklılığı artıyor. Gomez bazı koleksiyonlarda timsah, piton, devekuşu ve yılanbalığı derisi de kullandıklarını söylüyor.
Galiba atalarım Türk ama tam olarak araştıramadım Carlos Osman Gomez, aslen Kolombiyalı. Büyük büyük büyük babalarının yani atalarının Osmanlı soyundan ve Türk
olduğunu düşünüyor. Büyük ihtimalle 19. yüzyıl sonunda Güney Amerika’ya göçeden Osmanlı vatandaşı Lübnanlı Hıristiyan Arap bir aileden geliyor. Ancak bu konuyla ilgili elinde kesin bir veri yok. "İlk fırsatta Türkiye’ye gelip araştıracağım" diyor. Son 20 yıldır İtalya’da yaşıyor ve tasarım yapıyor. Lancel’den önce Gianfranco Ferre için çalışıyordu. Son 15 aydır Lancel’in tasarım lideri. Bu sebeple haftanın yarısını Fransa’da,
yarısını İtalya’da geçiriyor.
MARKANIN YÜZÜ ISABELLE ADJANICarlos Osman Gomez, neden Isabelle Adjani ile çalıştığı sorusunu şöyle cevaplıyor: "Çünkü o da Lancel gibi her zaman taze ve zamansız bir güzellik... Hem saf hem seksi, hem seçkin hem de gizemli. Baştan çıkarıcı ama mesafeli. O havadaki ışıltıyı koklayabilen Fransız kadının en güzel temsilcisi..."