Güncelleme Tarihi:
Bir ayda Beşiktaş Fulya Sanat’ta altı konser verilecek. Kapanış, Beyoğlu St. Antoine’da yapılacak.
Klasik müzikte bestecilerin en içten duygularını sergiledikleri, sırlarını açtıkları, acılarını paylaştıkları, neşeyi en zarif şekilde ifade ettikleri türdür oda müziği. Pek çok bestecinin görkemli senfonik yapıtlarını kavramak, sırlarına vakıf olmak için öncelikle oda müziği çalışmalarına bakmak gerekir. Dev eserlere dönüşen fikir nüveleri ikili, üçlü, dörtlü enstrüman grupları için yazılmış eserlerde gizlidir...
Meraklı kulaklara seslenir oda müziği. Sabırla dinlemek, sindirmek için zaman ayırmak gerekir. Hayat böylesine hızlı akarken oda müziğine kulağını, gönlünü verenlerin sayısı sınırlıdır...
İşte bu nedenle son yıllarda kültür merkezi gibi çalışan konser salonlarının programlarında, festival konserlerinde oda müziğine gittikçe az yer verilir oldu. Sadece şöhretler çaldığında gösterilen ilgi, konser organizatörlerinin de şevkini kırdı. Filarmoni Derneği ve Süreyya Operası’nın programlı konserleri, Borusan Dörtlüsü’nün çabaları olmasa, 14 milyonluk İstanbul’da klasik müziğin bu türüne rastlamak neredeyse imkânsız hale gelecek.
YENİ REPERTUVARLAR
YENİ SUNUMLAR
Opus Amadeus Oda Müziği Festivali bu eksikliğe cevap vermek üzere başlatıldı. Tek kişilik organizasyon ekibi, Franz Liszt Akademisi mezunu bir flütçü. “Eğitim için Macaristan’a gittiğimde, oda müziğinin zenginliğini keşfettim. Franz Liszt Akademisi’ndeki konserlerde sonsuz çeşitliliğine tanık oldum. Bir gün Türkiye’ye döndüğümde oda müziği konserleri düzenlemeyi hayal ettim” diyor Mehmet Mestçi. Ve sürdürüyor konuşmasını: “Biz Türkler Don Kişot olmak için dünyaya geliyoruz. 2010’da Chopin Yılı nedeniyle bir festival düzenlemiştim. Önceki yıl Liszt’in 200’üncü yaşı kutlanırken Piyano Haftası organize ettim. Ardından Opus Amadeus başladı. Oda müziği repertuvarı adeta bir okyanus. Fakat çok az eser icra ediliyor. Bugüne kadar seslendirilemeyen pek çok başyapıt var. Bunları sahneye taşımak için Opus Amadeus’u düzenlemeye başladım.”
Geçen yıl Süreyya Operası ve Fulya Sanat Merkezi’ndeki dokuz konserde yaklaşık 2500 dinleyiciye ulaşan festival iki özelliğiyle öne çıkıyor: Sürprizli konser programları ve yenilikçi yorumcular.
“Konser programlarında genellikle kronolojik sıra izlenir. Barokla başlamak, romantik, klasiklerle devam etmek usuldür. Biz ise çağdaş yapıtlarla başlayıp, barokla bitirebiliyoruz, zaman içinde sıçramalar yapıyoruz. Dinlemesi daha zor eserleri ilk bölüme, popüler eserleri ikinci bölüme koyduğumuzda günün yorgunluğuyla konsere gelen dinleyicilerin daha mutlu ayrıldığını gördük” diyor Mestçi.
NINO ROTA MÜZİĞİYLE FELLINI’Yİ ANACAKLAR
Konser programlarını sanatçılarla birlikte hazırlıyor Mestçi. İstanbul’da denenmemiş formatları, seslendirilmemiş eserleri serpiştiriyor repertuvarlara.
“Bu yıl açılışı viyola keman ikilisiyle yapacağız. Böyle bir konser İstanbul’da hiç yapılmamış. Öylesine sürükleyici eserler var ki bu ikili için, dinleyici zevkle dinleyecek. Ankara’dan gelecek Bilkent Nefesli Topluluğu, Ankara Filarmoni Orkestrası Solistleri, ikiliden sekizliye kadar yazılmış eserleri sahnede farklı gruplar oluşturarak sunacak. Yurtdışında Midori ile turnelerini sürdüren Özgür Aydın, ilk kez Muhiddin Dürrüoğlu’yla dört el piyano konseri verecek...”
Bu yılın yeniliklerinden biri de Film Müziği akşamı. Nino Rota Topluluğu, ölümünün 20’nci yılında Fellini’yi Rota ve Morricone’nin besteleriyle anacak.
Opus Amadeus’taki tüm konserler kaydedilecek, sanatçıdan izin alındığı takdirde radyolarda yayımlanacak. Bilet ücretleri 10-30 TL arasında. Yaklaşık 70 bin Euro bütçeyle hazırlanan etkinliğe Beşiktaş Belediyesi salonunu açarak, Macaristan ve İtalya kültür ofisleri sanatçılarla iletişimi sağlayarak, bazı basın kuruluşları ücretsiz ilanlarını yayımlayarak, Armada Oteli ise sanatçılara ücretsiz konaklama sağlayarak destek veriyor. Konserlerden altısı Fulya Sanat’ta, kapanış ise St. Antoine Kilisesi’nde. Tüm konserler saat 20.00’de, kapanış konseri ise saat 20.30’da başlıyor. (www.festivalopusamadeus.com)
İki salon
yedi konser
? Ellen Jewett (keman), Atilla Aldemir (viyola) Fulya Sanat, 7 Mart
? Tuluğ Tırpan (piyano), Sevil Ulucan (keman), Beste Tıknaz (viyola), Erman İmayhan (viyolonsel) Fulya Sanat, 14 Mart
? Çağatay Akyol (arp), Ankara Filarmoni Orkestrası Solistleri, Fulya Sanat, 21 Mart
? Bilkent Nefesli Topluğu, Fulya Sanat, 24 Mart
? Özgür Aydın-Muhiddin Dürrüoğlu (piyano) Fulya Sanat, 28 Mart
? Nino Rota Ensemble, Fulya Sanat, 4 Nisan
? Corelli Consort Barok Müzik Topluluğu, Beyoğlu Saint Antoine Kilisesi, 8 Nisan, saat 20.30