Binlerce Van Gogh var

Güncelleme Tarihi:

Binlerce Van Gogh var
Oluşturulma Tarihi: Şubat 11, 2012 00:00

Türkiye-Hollanda ilişkilerinin 400’üncü yılında, Hollandalı dahi ressam Vincent Van Gogh’un eserleri Abdi İbrahim sponsorluğunda sergileniyor. Ünlü ressamın eserleri 3 binin üstünde dijital imaj halinde tek bir hikâyeyi anlatıyor. Sergiyi, dört sezondur tiyatro sahnesinde Van Gogh’un hayatını canlandıran oyuncu Hakan Gerçek’ten dinliyoruz

Haberin Devamı

SANATÇININ EN ÖNEMLİ ESERLERİNDEN BİRİ ‘PATATES YİYENLER’

Van Gogh’un akıl hastanesindeki son döneminde ilk kez tablosu satılır. Adı ‘Kırmızı Üzüm Bağı’dır. Keyiften uçması gerekirken, kimsenin tanımadığı 800 eserinin daha olduğunu düşünür. Hayatı boyunca kardeşine resimler göndermiş. Karşılığında belki geçinmesine bile yetmeyecek para almış. Ama her şeye rağmen dönmüyor yolundan. Bu müthiş değerli. Hangimiz bu kadar cesaretli? Paul Gauguin’le sıkı bir arkadaşlıkları var. Ayçiçeklerinin altında da ona duyduğu sevgi yatıyor. Çünkü Gauguin günebakanları çok seviyor. Aralarında hiç rekabet yok. Zaten Van Gogh’un tüm çekişmesi kendiyle. Çok kırılgan biri olmasına karşın, Gauguin eleştirdiğinde hiç kırılmıyor. Oysa şahsına yönelik bir eleştirisinde, “Çocukluğumla alay ediyor” diyor. Hatta araları açıldıktan sonra bile, bir sanat eleştirmenine Gauguin’in kendisinden çok daha büyük bir renk ustası olduğunu belirtiyor.

Haberin Devamı

KASABALILARIN MODELLİĞİ YASAK

1885’te babası hayatını kaybedince yasa giriyor. O sırada Paris’te resimleri ilgi çekmeye başlıyor. Baharda, bugün ilk önemli eseri kabul edilen ‘Patates Yiyenler’i bitiriyor. Ağustostaysa resimleri Lahey’deki bir galeride ilk kez sergileniyor. Eylülde model olarak kullandığı kızlardan birini hamile bırakmakla suçlanınca, Katolik rahip kasabalıların Van Gogh’a modellik yapmasını yasaklıyor. Bu tabloyu çok sevmemin sebebi, Van Gogh’un o patatesleri yetiştiren ellerin gücünü duymamazı istemesi. Odadaki odun kömürünün dumanını, patatesin kokusunu duymamızı söylüyor. Ve bunu çok büyük aşkla yaptığımı anlayın, bana yeter, diyor.

En çok otoportre çizmiş ressamlardan. Portreler üzerine oynadığımız Tiyatro Gerçek’in ilk olarak Van Gogh’u sahnelemesinin sebeplerinden biri de bu. 20’nci yüzyıl sanatını ciddi etkilemiş, fovistlerin ilham kaynaklarından ve empresyonistlerin öncülerinden olmuş bu dahi ressam, kendi portresine bakıp bu gözleri ölü kılan o korkunç melankolinin ne gibi bir açıklaması olabileceğini düşünür. Lahey’e yerleştiğinde çizdiği bir otoportre için, gözleri çelik gibi, daha soğuk ve daha kararlı çizmesi gerektiğini ifade eder. Çünkü artık Lahey’in incelmiş sanat dünyası vardır. O dünyanın karmaşası içinde, zengin alıcıların beğenilerine göre resim yapan sanatçıların yapaylıklarından dem vurur.

Haberin Devamı

ÜÇ BiN DİJİTAL İMAJ

Grande Exhibitions Avustralya’nın tasarladığı Van Gogh Alive sergisi, Abdi İbrahim’in katkılarıyla İstanbul’da açıldı. 1880-1890 arasındaki çalışmaları ve deneyimlerinden oluşan, coşkulu detaylara sahip yapıtları, SENSORY4 teknolojisiyle donatılmış yüksek çözünürlüklü 40 projektör aracılığıyla, üç binin üzerinde dijital imaj halinde gösteriliyor. Her biri dev ekranlar, duvarlar, kolonlar, hatta zemin ve tavana yansıtılıyor, fırça izlerinin ayrıntılarını dahi görebiliyorsunuz.
Sergide, ‘Teras Kafe’, ‘Kırmızı Üzüm Bağı’, ‘Sandalye ve Pipo’, ‘Kulağı Sargılı Otoportre’, ‘Vazoda 12 Ay Çiçeği’, ‘Ren Nehri’nde Yıldızlı Bir Gece’, ‘Buğday Tarlası ve Kargalar’ ve ‘Doktor Gachet’in Portresi’ gibi 20’nci yüzyıl sanatına damgasını vuran önemli eserleri var. Van Gogh’un dostu ve erkek kardeşi Theo’ya yazdığı mektupların dev görselleri de gösteriliyor. Dahi ressamın fırtınalı hayatını kronolojik olarak gösterebilmek içinse, 30 dakika süren imaj akışına güçlü bir klasik müzik eşlik ediyor. Sergi, 15 Mayıs’a kadar Karaköy Antrepo 3’te. (212) 356 19 80. 15 Ekim-30 Aralık’ta da Ankara Cer Modern’de. Gezmeden önce Hakan Gerçek’in Van Gogh’un hayatını anlattığı oyununu da izlemenizi tavsiye ederiz. 24 Şubat’ta Maya Sahnesi’nde. (212) 252 74 52.

Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!