Beyaz Hoca “out” yani...

Son yıllarda TV ekranlarının fahri kadrosunda yer alan, kameraya bakmasına rağmen nereye baktığını anlayamadığımız Zekeriya Beyaz Hoca, mankenlik, pornoculuk gibi kendi alanı dışına çıkması yanında, şimdi de sosyoljik alanda ahkâm kesmeye başlamış ki bu çok ama çok tehlikeli gidiş.

TV’lerin vazgeçilmez fetvacısı Prof Dr. Zekeriya Beyaz aynı zamanda yanılmıyorsam Marmara Üniversitesi İlahiyat Fakültesi Dekanı.

Yani YÖK’e bağlı bir fakültenin birinci adamı.

Nedense Zekeriya Hocayı dinin ve tüm bilimlerin tek uzmanı gibi varsayan ve onu her dem bir kanala çıkaranlar, sanırım hocamızın reyting getirdiğine inanırlar.

Çünkü hoca her konuyu dini açıdan izah etmeye çalışır ama bazen de toplumun bugüne kadar bildiği yerleşik dini inanışlarına ters ya da değişik bir görüş açısı getirir.

Tabii bu da kamuda sıkça tartışılır.

Bana göre değil ama halkımızdaki yaygın görüşe göre, hocamız nedense her konuya “maydanoz” olmayı sever.

Aslında maydanozu ben de severim ama hocanınkinden değil.

Geçenlerde Karadenizli ünlü türkücü Türüt’e laf atmış.

Daha doğrusu önce Türüt Hoca için haddini aşan bir cümle kullanmış.

Nasıl, neden ve soru üzerine mi söylemiş bilinmez ama şeytan taşlamak için Hacca gidileceğine Beyaz Hoca’yı taşlayın daha yerinde olur, mealinde bir cümle sarfetmiş.

Eğer cümlede ironi yoksa ağır bir suçlama.

Cümlede ince espri yoksa Hocaya büyük haksızlık.

Ama ağızdan çıkmış bir kere.

Hocam da tutmuş Türüt’ün Karadeniz şivesine takmış.

Karadeniz şivesinde türkü “çığırmak” ve o dilde ısrarla konuşmak hocaya göre “bölücülük” imiş.

Zekeriye Hoca “Türüt önce bölücülük yapmaktan vazgeçsin” demiş.

Yani tüm Karadenizlileri karşısına alan bir cümle sarfetmez mi hocamız.?

Sarfeder.

Çünkü çok kızmış.

Çünkü Türüt, Hocamızın eski “maydanoz”luklarını da hatırlatmış.

“Tavuktan kurban caizdir” fetvasına kadar.

Bir otelde hocamızın yanlışlıkla “paralı porno TV kanalına” takılmasına kadar.

Tabii buna “şeytan taşlama” suçlaması girince iş çığırından çıkmış.

Star TV’de Savaş Ay’ın A Takımı programında “kadrolu” mu değil mi, para alır mı almaz mı bilemeyiz ama Beyaz Hoca Cumartesi gecesi yine verdi veriştirdi Türüt’e..

Tüylerim diken diken oldu bu tartışmayı izlerken.

Şive, ya da bölge bölge lehçelerinnin “bölücülük” olduğunu Beyaz Hoca’nın ağzından duyunca tabii.

Bence sözü uzatmaya gerek yok.

Aslında bu ve buna benzer tartışmaları topluma taşımak da yanlış ve hatalı bir tutum.

Hele bir ilahiyat uzmanını kendi alanı dışında “fetva” vermeye zorlamak daha da yanlış.

Bunun önüne geçilmesi lazım.

Çünkü çocuklarımıza böylesine şeyler izlettirmek ve tartışmalara tanık yapmak haksızlıktır.

Tek yolu Zekeriya Hoca’nın bundan böyle TV ekranlarına çıkma yolunu bir şekilde kesmektir.

Bunu Diyanet mi yapar, YÖK mü yapar, yoksa RTÜK mü yapar bilemem.

Ama gidiş kötü.

Birileri dur demeli.

Ey TV yöneticileri ve sahipleri...

Bu programlara yeşil ışık yakan yönetmenler...

Bir kere değil, beş kere düşünün.

Hal ve gidiş böyle mi olmalı?