Üç yıldır Sezen Aksu’yu programınıza çıkarmaya çalışıyordunuz. Azmin zaferi bu olsa gerek...
Son üç yıldır Sezen Aksu’yu ağırlamak istedim. Ve her yıl kendisine teklif götürdüm, ama olmadı. Sonra bir gün gerçekten şaka amacıyla program içinde Sezen Aksu defteri açtık. Ardından program içinde küçük VTR’ler yapmaya başladık. Bütün bunlar çok etkili oldu.
-
Sezen Hanım’ın Ajda Pekkan’ın programına katıldığı gün yaptığınız da etkili olmuştur muhakkak...
Doğru. Telefonla o yayına bağlandığımda "Sezen Aksu’nun benim şovuma gelmemesini anlıyorum. Gelmesi için gerçekten de Ajda Hanım’la olduğu gibi 30 yıllık dostlukların olması gerek" dedim. Sezen, bu sözlerden çok etkilenmiş. O gün aradı ve söz verdi. Sonrasında Yaşar Gaga ile sürekli konuşmaya başladık ve nihayet 13 Ocak’a gün alabildik.
- Sezen Aksu’lu "Ajda Pekkan Show" da çok izlendi ama sizin programınız kadar ses getirmedi, neden?
Bu, işi iyi satmakla ilgili bir durum. Üç yıldır süren bir imza kampanyası, Sezen defteri, VTR’ler, hep beklentiyi yükseltti. Beklenti yükselince de Sezen Aksu’nun "Beyaz Show"a çıkmasının dışında, bir Sezen-Beyaz buluşmasına dönüştü iş. Bir de süre bizde biraz daha uzundu. Sezen Aksu tek konuktu. Çok şarkı seslendirdi, uzun zamandır konuşulmayan konular konuşuldu, sorulmayan sorulara yanıt verdi.
- Yani Ajda Hanım bunu başaramadı mı?
Konunun asla bu noktaya gelmesini istemem. Ajda Hanım ne sormak istediyse onu sormuştur. Biz de ne sormak istediysek onu sorduk. Ajda Hanım da işini gayet iyi yapıyordu. Mesela benim 10 yıldır programıma çıkaramadığım sanatçıları o kendi programında ağırlamıştı. Bu mesleğin içinde 30 yıldır var olan birisinin bence talk show yapması gerek. O yüzden Ajda Hanım’ı sonuna kadar destekliyorum. Çok da başarılıydı.
SEZEN AKSU’YLA SİLKİNDİK- Peki "Benim için de özel bir program hazırla" diyenler çıkıyor mu?
Keşke bunu söyleyen çıksa. Biz bu şovda sadece kendimiz çalışmak istemiyoruz. Gelen konuğun da bizim önümüzü açması iyi olur. Sezen’de beni rahatlatan şu oldu; kendisi "Bu senin şovun, ne konuşacaksan konuşurum, ne soracaksan cevap veririm" dedi. Talk-show yapan adam için bu kadar rahatlatıcı bir cümle olabilir mi? "O konuya girme, bunu sorma, ondan bahsetme" diyen o kadar çok sanatçı var ki... O zaman ister istemez programda geriliyorsun. Sezen öyle değildi. Beni müthiş rahatlattı bu anlamda. Kısacası gelen konuklar "Ben de bunu isterim" desin -tabii bütçe dahilinde- ama geldiklerinde de rahat olsunlar.
- Sezen Aksu’da çok rahattınız gerçekten...
Sezen Aksu’nun yanında program yaparken talk-show’cu değildim, seyirciydim! Bunun bir Sezen Aksu programı olmasını istedim. Şarkı dinlemek isteyenler, çok güzel şarkılar dinledi, gülmek isteyenler güldü, eğlendi. Duygulanmak isteyenler de duygulandı. Bir programda ne olması gerekiyorsa hepsi vardı.
-
Program çok izlendi, çok güzel reyting aldı. Bu durum, sizin açınızdan bir sıkıntı yaratacak mı?
Yaratmaz. Çünkü, ne yazık ki Sezen Aksu’nun reytingini alabilecek çok fazla adam yok bu ülkede. Bu bir gerçek. Tabii ki her televizyoncu gibi bir reyting kaygım var. Dolayısıyla bizler de sınırlarımızı zorlayacağız, boş durmayacağız. Sezen Aksu kadar izlenmeyiz belki ama çıtamızı yükseltmeliyiz.
- Bu programdan sonra daha bir heyecanlı görüyorum sizi. Bir süredir durağan ve heyecansız gibiydiniz çünkü..
Aslında bu durumu "Sezen Aksu’dan önce ve sonra" diye ayırabiliriz. Evet Sezen Aksu ile bir silkindik. Bunun rüzgarı var üzerimizde... Bu rüzgarı da iyi değerlendirmek istiyoruz.
-
Okan Bayülgen programını çok daha dinamik hale getirdi. Sizin programın enerjisi, onun şovunun yanında çok düşük kaldı.
Doğru. Ben bunun için asla "Beni o programla bir tutmayın" falan demem. Talk show denilince iki isim akla geliyor; Okan ve ben. Zaman zaman o bir takım değişiklikler yaptı, zaman zaman da ben... Önemli olan bizim Okan’la omuz omuza, yan yana olmamızdır. Evet Okan yeni döneme çok güzel ve hızlı girdi. Biz de yavaş yavaş yerine oturtmaya çalışıyoruz. Sezen’de göle bir maya çaldık ve tuttu. Kimbilir belki Tarkan da gelir, onunla da bir hareket yaparız. Umarım bu özel durumlar hep olur.
10 YIL ÖNCESİNE GÖRE DAHA İYİYİM
- "Hacivat ve Karagöz Neden Öldürüldü" filminde Hacivat’ı canlandırıyorsunuz. "Nihavend Mucize"den sonra ikinci filminiz. Aradan 10 yıl geçti. Oyuncu Beyaz’ın performansı şimdi nasıl?İlk filmimden sonra kendi programımda skeçler yaptım, iki dizide rol aldım. 10 yıl öncesine göre daha iyi bir perforans sergilediğime inanıyorum. Çekim sırasında 400-500 kişilik bir kast ekibi vardı. Hepsi "Ağabey çok iyi oynadın, çok iyisin" dedi.
Film vizyona girince ne olacak bilmiyorum ama ben kötü olmadığına inanıyorum. Yani en azından 400-500 kişilik bir gişem var.
- Sinema eleştirmenleri, yazarlar ve sanatçılar arasında yaşanan tartışmaları takip ediyorsunuzdur. Bunlar sizi ürkütüyor mu?
Benim bir sinema geçmişim yok ki, aslında bir izleyiciyim. Birisi talk show’la ilgili "Abi olmuyor" derse üzülürüm. Ama sinema için 50 kişi köşesinde "Abi hiç olmamış, sen bu işi yapma, nefret ettik oyunculuğundan" diyebilir, hiç üzülmem, kırılmam. Olursa devam ederim, olmazsa da etmem.
- Vizyondaki filmleri takip ediyor musunuz?
"Organize İşler"i ve "Keloğlan Kara Prens’e Karşı"yı izledim. "Organize İşler"i çok beğendim. "Keloğlan Kara Prens’e Karşı"nın ise beğendiğim yerleri de oldu, beğenmediğim yerleri de. "Babam ve Oğlum"un da DVD’sinin çıkmasını bekliyorum. Çünkü ben bağırarak ağlarım! Hani böyle öndekinin ensesine doğru... Dolayısıyla bu filmi evde izlememde fayda var!
PARAYLA MUTLULUK SATIN ALDIM
- Bir dönem inanılmaz havalıydınız ve bu tavrınız eleştiriliyordu...
Evet, böyle bir dönem geçirdim. Bundan beş yıl önce Artvin’e, köyüme gittim. Amcalarımın evinde kaldım. O evde yıllar önce babamla birlikte de kalmıştım. Yine babamla yattığım yatağa uzandım. Tavanda eski gazeteler vardı. Haberlere baktım, hep aynı
haberler. Hiçbir şey değişmemişti. Ama ben değişmiştim. Bazı değerlerimizi unuttuğumu fark ettim. Bir yerin çıkışında "Arabamı getirir misiniz" diye görünmemem lazımdı. Çünkü ben öyle bir adam değildim. Bütün bunları para da yapıyor, şöhret de, kameralar da... Eğer Anadolu’dan gelmiş bir üniversite öğrencisiyseniz ve bir yıl içinde şöhret oluyorsanız, ister istemez içinizde bir devinim oluyor. Önemli olan bunu algılayıp da dur diyebilmek. Ben de acilen hayatımı sadeleştirmeye karar verdim.
- Sadeleşmek adına neler yaptınız peki?
Öncelikle çok fazla dışarı çıkmamaya başladım. İlişkilerimi gizli yaşamaya, ekranda fazla görünmemeye gayret ediyorum. Röportajlarda daha dikkatli, temkinli oluyorum. Bir de yaştan dolayı üzerime bir ağırlık geldi. Geceleri hiç dışarı çıkmak, kulübe gitmek istemiyorum. Aslında beş yıl önce yaşadığım bir popo kalkması değildi, bendeki sonradan görmelikti! İyi arabalar, güzel kızlar, iyi evler falan gibi bir şey yaşadım ben. Para kazanıyorsun, popülersin, şöhretsin... Şöhret olduğun için özel hayatın kalmıyor. Huzur yok, dışarıda baş başa
yemek yiyemiyorsun. "Madem özel hayatım yok, ben de bu parayla mutluluk satın alırım" diyorsun. İyi arabaya biniyorsun, iyi bir ev alıyorsun. Acısını oradan çıkarmaya çalışıyorsun. Sonra ihtiyacının bunlar olmadığını anlıyorsun. Şimdi de iyi bir evim var ama bu ev daha yaşayan bir ev... Yani sonradan görme bir ev değil.
Benden süper bir koca olurHálá ciddi bir ilişkim yok. Birisinin olmasını da her dönemden daha fazla istiyorum. Ben evlenirsem süper bir koca ve süper bir baba olurum. Çünkü 37 yaşındayım ve yaşayacaklarımı yaşadım. Durgunluk, olgunluk dönemindeyim. 40 yaşıma kadar bir şey olursa, olur. Olmazsa da o yaştan sonra evlenmem. Yanlızlığa çok alıştım çünkü.
Samantha Fox ile Necati Şaşmaz’ı buluşturacağım- Kampanya başlatmayı düşündüğünüz başka bir sanatçı var mı; mesela Tarkan?
Kampanya yaparsak Sezen’e çok ayıp etmiş oluruz. Tadında bırakmak gerek. O sadece Sezen Aksu için yapılmış özel bir hareketti. Ama programa Tarkan’ın gelmesini çok isteriz. Görüşmelerimiz sürüyor. Mesela onun için bir kulüp ortamı yaratabiliriz. Ayrıca yan yana getirmek istediklerim var. Orhan Gencebay, Ferdi Tayfur ve Müslüm Gürses gibi. Fatma Girik, Filiz Akın, Hülya Koçyiğit, Türkan Şoray’ı bir araya getirmek için uğraşıyorum. Mesela önümüzdeki hafta çok güzel konuklarımız var. Bir tanesi konser için Türkiye’ye gelen Samantha Fox... Yanında da büyük bir ihtimalle Necati Şaşmaz olacak.
- Samantha’ya da Necati Şaşmaz’ı öptürecek misiniz?
Bilemem artık. Salı günü Necati ile tekrar bir araya gelip konuşacağız. Görüşmelerimiz devam ediyor.