Benim şapkalarımı takmak için birkaç tahtanın eksik olması şart
Güncelleme Tarihi:
Oluşturulma Tarihi: Eylül 27, 2008 00:00
Adana’da doğdu, Ankara’da okudu, İstanbul’da çalıştı, New York’ta tekrar okudu. Bedeni hálá New York’ta ama ruhu Mars’a gitti ve oralarda bir marka yarattı. "Aslı Filinta İstanbul" markasıyla aksesuvar ve kıyafet tasarlıyor. New York’ta herkes onu konuşuyor.
Yaptıkları Harvey Nichols, Urban Outfitters, Henri Bendel gibi çok önemli satış noktalarında satılmaya başlıyor. Aslı Filinta kendini en iyi şapkalarla ifade ediyor. Benim şapkalarımı takmak için birkaç tahtanızın eksik olması gerekir, diyor. Koleksiyonlarımı Björk’ün giyebileceği kadar çıldırabilirsem ne mutlu bana, diyor.
Aslı Filinta İstanbul markasını görenler iki şekilde tepki veriyor. Birinci gruptakiler "a delinin yaptığına bak" deyip aşık oluyor. İkinci grup da aynı şeyi diyor ama son hızla olay yerinden uzaklaşıyor!
Genç yaşta evlenmiş yaratıcı bir anne ve babanın kızı Aslı. Onlarla birlikte eğlenerek büyümüş. "İkisiyle de bugün telefonda konuştum. Annem Osmanlı motifleri kullanmam gerektiğini söyledi. Mardin’e giden arkadaşlarına kumaş sipariş etmiş. Babam ise İstanbul’daki trafik sorunu, Haliç’in temizlenmesi gibi insanlığa faydası olabilecek ciddi konularda yaratıcılığımı konuşturmamı salık verdi." En yaratıcı aile bireyi ise anneannesi. Kilometrelerce yol tepip, New York’daki ofise gelerek neyi nasıl yapması gerektiğini anlattığı bile oluyor.
Aslı Filinta Bilkent Ekonomi mezunu. Bir süre İstanbul’da çalışmayı ve yaşamayı denedi. Ama mutlu olmadı. New York’a taşınıp Parsons’da moda tasarımı okudu. Bitince bir dikiş makinesi aldı.
ŞAPKANIN İÇİNDEN DÖRT SİLAH ÇIKIYOR
Aslı Filinta hem elbise hem aksesuvar tasarlıyor ama en önemlisi şapkaları: "Şapka tasarımcısıysanız istediğiniz kadar uçuk tasarımlar yapabilirsiniz. Çünkü herkes şapka takamaz. Azıcık anormal, biraz oyuncu olmak gerekir. Benim şapkalarımı takabilmek için ise birkaç tahtanızın eksik olması şart. Mesela Devandra Banhart’in bir şarkısını dinlerken bir şapka yapmıştım. İsmi "Heard Somebody Say." Savaşla ilgiliydi. Şapka da öyle oldu: Mavi bir berenin üzerine yerleştirilmiş bir orkide, üzerinde bir asker, elinde silah. Şapkayı aldığınızda paketten dört değişik silah çıkıyor. O gün nasıl hissediyorsanız kafanızdaki askerin eline öyle bir silah veriyorsunuz. Bu şapkayı kimse almaz gibi geliyor değil mi? İnanın, yok sattık."
Her renk Aslı Filinta için farklı bir şey ifade ediyor. Sarı eğlenceli ve heyecanı, kırmızı kararlılığı, gücü, canlılığı, mavi dengeyi. Siyahlarda bir duygusallık olduğunu söylüyor. Beyazı fazla saf bulduğu için daha çok kirli beyazı kullanıyor.
Markanın bir numaralı kuralı trendleri protesto etmek. İkinci kural çalışırken çok eğlenmek. Son kural da zaman zaman bu iki kuralı bile protesto etmek. "Naylon poşeti protesto ediyoruz, toprağından koparılmış çiçeklerin satışını protesto ediyoruz, fazla ve hızlı tüketimi protesto ediyoruz" diyor.
Nelerden ilham aldığına gelince... New York’ta metroyu beklerken çalan müzikten, kaldırım sanatçılarından, ama en çok İstanbul’dan. Duygulanıyor: "İstanbul evim, her şeyini özlüyorum. New York hayatımı renklendiriyor ama İstanbul kalbime dokunuyor."
EN SEVDİĞİ...
Film Dr. Strangelove
Müzik The Walkmen
İçecek London Fog (Earl grey çay, soya sütü, bir shut vanilya)
Koku Portakal çiçeği
Tatlı Yeşil çaylı dondurma
Mağaza NY The Future Perfect
Dergi Tokion, Dazed & Confused, Oyster, I-D
Markalar Tsumori Chisato, Preen, Coming Soon, Isabel Marant, Nicholas Ghesquiere
KOLEKSİYONUN İSMİ MAYMUNLAR ŞEHRİ
Koleksiyonumun adı Monkey Town. Yani maymunlar şehri. Bir gün Kapalıçarşı’ya gitmiştim. Kafamı kaldırınca ne göreyim. Tam benim istediğim renklerde, tam hayalimdeki desen. Kapalıçarşı’nın tavanından iki desen yarattık. Üzerine New York’lu ressam Cristine Cambrea’nın tablosundan bir desen çalışması daha yaptık ve desenleri birlikte kullandık. Koleksiyonu şile bezinden elbiselerle destekledik. Araya New York’ta ikinci el mağazasından alınmış bir maymun heykeli deseni de girdi. Sonuç: eğlence. Arabayı İstanbul’a doğru kullanırken, bir yandan da dikiz aynasında New York’a baktıran bir koleksiyon çıktı ortaya. İnsanları kıyafetlerle gülümsetmeyi becerdik diyebiliriz.
HER YERDE SATILACAK
Aslı Filinta tam kapsamlı ilk koleksiyonunu 80 parça olarak 2009 ilkbahar-yaz sezonu için hazırladı. Çantalar, bikiniler, şapkalar, elbiseler, etekler, gömlekler tasarladı ve ilk defa bir fuara katıldı: New York Designers and Agents. Fuara kabul edilen tek Türk oydu. O kadar ilgi gördü ki şaşırdı. Teen Vogue, Lucky, Citizen K, Nylon gibi dergiler onunla röportaj yaptı. Birçok mağazayla anlaşma imzaladı. Buralarda yakında Aslı Filinta İstanbul ürünleri satılacak: Harvey Nichols Dubai, Beyrut, Paris’te Frencket Fils, İngiltere’de Urban Outfitters, Japonya’da Tomorrowland, New York’ta Henri Bendel, Soho ve Brooklyn’de birkaç butik, Kore’de Steven Allen, Hong Kong’da Lane Crawford, Dubai’de Sauce ve Kitsch, Atina ve Mykonos’da beş butik.
Aslı Filinta İstanbul markasını görenler iki şekilde tepki veriyor. Birinci gruptakiler "a delinin yaptığına bak" deyip aşık oluyor. İkinci grup da aynı şeyi diyor ama son hızla olay yerinden uzaklaşıyor!
Genç yaşta evlenmiş yaratıcı bir anne ve babanın kızı Aslı. Onlarla birlikte eğlenerek büyümüş. "İkisiyle de bugün telefonda konuştum. Annem Osmanlı motifleri kullanmam gerektiğini söyledi. Mardin’e giden arkadaşlarına kumaş sipariş etmiş. Babam ise İstanbul’daki trafik sorunu, Haliç’in temizlenmesi gibi insanlığa faydası olabilecek ciddi konularda yaratıcılığımı konuşturmamı salık verdi." En yaratıcı aile bireyi ise anneannesi. Kilometrelerce yol tepip, New York’daki ofise gelerek neyi nasıl yapması gerektiğini anlattığı bile oluyor.
Aslı Filinta Bilkent Ekonomi mezunu. Bir süre İstanbul’da çalışmayı ve yaşamayı denedi. Ama mutlu olmadı. New York’a taşınıp Parsons’da moda tasarımı okudu. Bitince bir dikiş makinesi aldı.
ŞAPKANIN İÇİNDEN DÖRT SİLAH ÇIKIYOR
Aslı Filinta hem elbise hem aksesuvar tasarlıyor ama en önemlisi şapkaları: "Şapka tasarımcısıysanız istediğiniz kadar uçuk tasarımlar yapabilirsiniz. Çünkü herkes şapka takamaz. Azıcık anormal, biraz oyuncu olmak gerekir. Benim şapkalarımı takabilmek için ise birkaç tahtanızın eksik olması şart. Mesela Devandra Banhart’in bir şarkısını dinlerken bir şapka yapmıştım. İsmi "Heard Somebody Say." Savaşla ilgiliydi. Şapka da öyle oldu: Mavi bir berenin üzerine yerleştirilmiş bir orkide, üzerinde bir asker, elinde silah. Şapkayı aldığınızda paketten dört değişik silah çıkıyor. O gün nasıl hissediyorsanız kafanızdaki askerin eline öyle bir silah veriyorsunuz. Bu şapkayı kimse almaz gibi geliyor değil mi? İnanın, yok sattık."
Her renk Aslı Filinta için farklı bir şey ifade ediyor. Sarı eğlenceli ve heyecanı, kırmızı kararlılığı, gücü, canlılığı, mavi dengeyi. Siyahlarda bir duygusallık olduğunu söylüyor. Beyazı fazla saf bulduğu için daha çok kirli beyazı kullanıyor.
Markanın bir numaralı kuralı trendleri protesto etmek. İkinci kural çalışırken çok eğlenmek. Son kural da zaman zaman bu iki kuralı bile protesto etmek. "Naylon poşeti protesto ediyoruz, toprağından koparılmış çiçeklerin satışını protesto ediyoruz, fazla ve hızlı tüketimi protesto ediyoruz" diyor.
Nelerden ilham aldığına gelince... New York’ta metroyu beklerken çalan müzikten, kaldırım sanatçılarından, ama en çok İstanbul’dan. Duygulanıyor: "İstanbul evim, her şeyini özlüyorum. New York hayatımı renklendiriyor ama İstanbul kalbime dokunuyor."
EN SEVDİĞİ...
Film Dr. Strangelove
Müzik The Walkmen
İçecek London Fog (Earl grey çay, soya sütü, bir shut vanilya)
Koku Portakal çiçeği
Tatlı Yeşil çaylı dondurma
Mağaza NY The Future Perfect
Dergi Tokion, Dazed & Confused, Oyster, I-D
Markalar Tsumori Chisato, Preen, Coming Soon, Isabel Marant, Nicholas Ghesquiere
KOLEKSİYONUN İSMİ MAYMUNLAR ŞEHRİ
Koleksiyonumun adı Monkey Town. Yani maymunlar şehri. Bir gün Kapalıçarşı’ya gitmiştim. Kafamı kaldırınca ne göreyim. Tam benim istediğim renklerde, tam hayalimdeki desen. Kapalıçarşı’nın tavanından iki desen yarattık. Üzerine New York’lu ressam Cristine Cambrea’nın tablosundan bir desen çalışması daha yaptık ve desenleri birlikte kullandık. Koleksiyonu şile bezinden elbiselerle destekledik. Araya New York’ta ikinci el mağazasından alınmış bir maymun heykeli deseni de girdi. Sonuç: eğlence. Arabayı İstanbul’a doğru kullanırken, bir yandan da dikiz aynasında New York’a baktıran bir koleksiyon çıktı ortaya. İnsanları kıyafetlerle gülümsetmeyi becerdik diyebiliriz.
HER YERDE SATILACAK
Aslı Filinta tam kapsamlı ilk koleksiyonunu 80 parça olarak 2009 ilkbahar-yaz sezonu için hazırladı. Çantalar, bikiniler, şapkalar, elbiseler, etekler, gömlekler tasarladı ve ilk defa bir fuara katıldı: New York Designers and Agents. Fuara kabul edilen tek Türk oydu. O kadar ilgi gördü ki şaşırdı. Teen Vogue, Lucky, Citizen K, Nylon gibi dergiler onunla röportaj yaptı. Birçok mağazayla anlaşma imzaladı. Buralarda yakında Aslı Filinta İstanbul ürünleri satılacak: Harvey Nichols Dubai, Beyrut, Paris’te Frencket Fils, İngiltere’de Urban Outfitters, Japonya’da Tomorrowland, New York’ta Henri Bendel, Soho ve Brooklyn’de birkaç butik, Kore’de Steven Allen, Hong Kong’da Lane Crawford, Dubai’de Sauce ve Kitsch, Atina ve Mykonos’da beş butik.