Benim olduğum yerde ölüm yok

Güncelleme Tarihi:

Benim olduğum yerde ölüm yok
Oluşturulma Tarihi: Kasım 24, 2009 00:00

Kendini çizdiği desenlerinden birinin yanına Lukretius’un “Ölümün olduğu yerde ben yokum, Benim olduğum yerde ölüm yok” sözünü yazması boşuna değil. Çünkü bu sergide yer alan çalışmalar ölüme ve hastalığa meydan okuyor. Tedavisi sırasında sağ kolunu kullanamadığında sol eliyle desen çizmeye devam etmiş. Ve bu desenler dünyaya daha alaycı başka bir gözle bakıyor. Uluç bu farklılığı “Sanatın bir tarafı bilinmeyeni aramak ve bulmak değil midir?” diyerek özetliyor.

Müge AKGÜN
Hastanede yanında olan hayat arkadaşı Vivet Kanetti “Doktorun da bu duruma çok şaşırdığını, Ömer’in o dönemi bir samuray savaşçısı gibi geçirdiğini” söylüyor. Ömer Uluç’a göre ise yaptığı bir terapi. “Zaten ben resmin terapi olduğunu hastalanmadan çok önceleri keşfetmiştim. Mühendislik iyiydi hoştu ama kafamı tedavi etmiyordu. İyi bir resim yaptığım zaman çok mutlu olmaya, her şeyi unutmaya başladığımda işte benim işim bu demiştim” diyor.

Ömer Uluç’un sarmalları yaşam döngüsünün ta kendisiydi. Sonra o sarmallar yaratıklara dönüşmeye başladı. Bir sonraki aşamada tuvalden çıkarak aramıza karıştılar. Şimdi ise parçalanıyorlar, çürüyorlar. Ona göre zaten yaşlılıkla gelen hastalıkların hepsi birer çürüme. “Parçalar benim resmimde kendini hem tekrarlıyor hem de başka parçalarla birleşerek başka biçimler, yaratıklar yaratıyor. Ben biliyorsun yaratık ressamıyım” diyor.

Bir tek zaman lazım

Uluç’a göre “İnsanlar gelecekte bir gün başka dünyalardan gelen yaratıklarla da karşılaşacaklar bu kaçınılmaz bir şey. Zaten İkinci Dünya Savaşı’nda beş milyon Yahudi’yi öldüren adamlar yaratık değil miydi? İnsan denen mahlUk yaratıktır”...

Ömer Uluç şimdi günlerini biraz dinlenerek biraz kitap okuyup düşünerek geçiriyor: “Önümüzdeki yılın planları arasında başlayıp da yarım kalmış çalışmaları tamamlamak, farklı mekânlara uzanmak, uzay yolculuğuna devam etmek var. Ama benden iki yıldan önce bir sergi beklemeyin. İnsanın tek ve ebedi sorunu var o da zaman, şimdi bana bir tek zaman lazım” diyor.

Müzayedelerde yarış atı olmak hoşuma gitmiyor

Ömer Uluç’a göre Antik A.Ş.’nin düzenlediği bu son müzayedenin Türkiye’nin en önemli olayı gibi sunulması ona son derece traji komik gelmiş.

Burhan Doğançay’ın kendi dışında gerçekleşen bir olayı fazla abarttığını düşünüyor. Çağdaş sanat üzerine yapılan spekülasyonların ne Burhan Doğançay’a ne de bir başkasına uzun vadede yararı olacağına inanmıyor.
Aynı müzayedede kendi “Odalık” adlı eserinin başlangıç fiyatından yüzde 570 fazla satılmasının da onun için hiçbir önemi yok. Ün ve para kazanma üzerine kurulu bir düzen ve müzayedede yarış atı olmak hoşuna gitmiyor. “Sergim var ve yapıtlarım orada, isteyen gider görür, bakar” diyen Ömer Uluç’un yapıtları 13 Aralık’a dek Yapı Kredi Kazım Taşkent Galerisi ve Sermet Çifter Salonu’nda.

Nişantaşı sanat parkı

Büşra BOZOK / MAGAZİN SERVİSİ

Türkiye’nin ilk sanat parkı dün Nişantaşı’nda açıldı. Eski adıyla ‘Cumhuriyet Parkı, bundan böyle ‘Nişantaşı Sanat Parkı’ adıyla hizmete açıldı. Şişli Belediye Başkanı Mustafa Sarıgül’ün öncülüğünde Sinpa A.Ş.’nin gerçekleştirdiği projeyle hayata geçirildi.
Nişantaşı Sanat Parkı dört yıl boyunca, Sinpa A.Ş.’nin gerçekleştireceği projelerle hizmet verecek. Açılışta Sinpa A.Ş.’nin kurucuları Ayşe Zorlu, Hatice Süren, Sima Gandur ve proje küratörü Yılmaz Zenger hazır bulundu. Sarmaşıktan hazırlanan açılış kurdelesini, Şişli Belediye Başkanı Mustafa Sarıgül, Sinpa A.Ş. Yönetim Kurulu üyeleri ve sanatçılarla birlikte kesti. Parkın içinde bulunan ve 30 sanatçının tasarladığı sanat eserlerinde poz veren Sarıgül, “Şişli ve Nişantaşı’na her zaman ilkleri yaşatmaya ve buraları güzelleştirmeye devam ediyoruz. Bu arada emeği geçen herkese çok teşekkür ederim. Umarım daha böyle nice projelerle hep birlikte oluruz” dedi.

Mersin heykelle daha da güzel

MERSİN Üniversitesi’nin (MEÜ) Büyükşehir Belediyesi ile bu yıl 7’ncisini düzenlediği ‘’Hüseyin Gezer Taş Heykel Sempozyumu’’ devam ediyor.
Güzel Sanatlar Fakültesi Dekanı Prof. Berika İpekbayrak’ın düzenleme kurulu başkanlığını, Güzel Sanatlar Fakültesi Heykel Bölüm Başkanı Yrd. Doç. Dr. Can Küçüktepepınar’ın ise yürütme kurulu başkanlığını üstlendiği, Mezitli Marinası’nda gerçekleştirilen sempozyuma katılan sanatçıların bir kısmı heykellerini tamamlarken, bir kısmı da sona yaklaştı.
Prof. İpekbayrak, sempozyuma Türkiye’nin de aralarında bulunduğu 6 ülkeden 10 sanatçının katıldığını söyledi.
Sempozyum halka açık olarak düzenlediklerni belirten İpekbayrak, ‘’Sempozyum sonunda ortaya çıkan eserler, kapanış töreninin ardından kentin farklı yerlerine yerleştirilecek. Böylece kent kültürüne dahil olan yapıtlar, ilimizde çağdaş dünya medeniyetinin özgün bir kompozisyonunu oluşturacak’’ dedi.
Türkiye’den 4 sanatçının yanı sıra Rusya, Gürcistan, İtalya, İngiltere ve Yeni Zelanda’dan 6 olmak üzere toplam 10 sanatçı 26 Ekim’den bu yana çalışmalarını sürdürüyor. Sempozyum 26 Kasım’da sona erecek.(A.A)

GÜNÜN AJANDASI

SERGi

Fazıl Say’lı açılış


ÇIRAĞAN Palace Kempinski Sanat Galerisi daha önce resim ve keçe çalışmalarıyla galeriye konuk olan Fikret-Filiz Otyam çiftini, bu kez Adnan Polat ve Tunç Ulusoy ile birlikte bir fotoğraf sergisinde ağırlıyor. Her sanatçının yurtiçi ve yurtdışında çekilmiş, 30’a yakın farklı boyutlardaki fotoğrafı galeri duvarlarını süsleyecek. Serginin açılışını bu akşam Fazıl Say vereceği bir konserle yapacak. Tel: 0212 326 46 46.

BALE

Korsanlar İzmir’de


A. ADAM’ın bale eseri Korsan, bugün İzmir Devlet Opera ve Balesi tarafından sahnelenecek. Korsanların başı Conrad’ın macerasının anlatıldığı eseri Vasiliy Medvedev sahneye koyuyor. Opera Sahnesi’ndeki eser biletleri için tel: 0232 484 64 45.

TİYATRO

Şölen bu akşam


ZUHAL Olcay’ın yıllar sonra sahnelere döndüğü oyun Şölen, bu akşam Enka İbrahim Betil oditoryumu’nda. Moira Buffini’nin yazdığı oyun, yaşamda gülünç olanı yakalamaya çalışıyor. Oyun saat 20.30’da, biletler 20.00 TL.

KONSER

Altın Plak’lı grup


Sympathique, Hang on Little Tomato ve Hey Eugene! ile Türkiye’de büyük bir hayran kitlesine sahip olan Pink Martini, yeni albümlerinin Avrupa turnesi kapsamında bu akşam İş Sanat Kültür Merkezi’nde konser verecek. Türkiye satışları üç kez altın plak kazanan topluluk saat 20.00’de sahne alacak. Biletler 72-107 TL. Tel: 0212 316 10 83.

TiYATRO

Caveman Ankara’da


1991’den bu yana 35 ülkede, 17 ayrı dilde sahnelenen ve 10 milyondan fazla kişinin izlediği gösteri Mağara Adamı (Caveman) bu akşam 20.30’da AnkaMall Sanatolia Sahnesi’nde. Rob Becker’ın erkeklerin ilk çağdan bu yana hiç değişmeyen özelliklerini çok eğlenceli bir dil ile anlatan oyunu, Broadway tarihinin en uzun soluklu tek kişilik oyunu Unvanını elinde bulunduruyor. Biletler 33.50-39 TL, Biletix’te.
Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!