Güncelleme Tarihi:
Bir tavşan kardeş fırtınası esiyor. Nereden çıktı sizin bu tavşan kardeş videolarınız?
- Bu bir aura mı veya doğduğumdan beri gelen bir şeyin yansıması mı, bilmiyorum. Ben Amerikan Hastanesi’nde doğdum. Anneme demişler ki “Bir tavşanın oldu”... Beni tavşana benzetmişler. Üstünden yıllar geçti, bir gün yolda bir tanıdığımın kızı bana “Seni hayvanlar meşhur edecek” dedi. Bu sözün üstünden ben “Kuşum Aydın” olarak ünlendim. Yıllar sonra o kızı bulmaya gittim, “Dediğin çıktı” demek için. Kızın altıncı hissi fazla kuvvetli olduğundan sinirleri bozulmuş, Bakırköy’de tedavi görüyordu. Bir gün evde oturuyorum, saçımın rengini değiştirdim, sarı yaptım. Aynada kendimi seyrederken tavşana benzettim, “Tavşan kardeş” dedim. Onu da Facebook’a yükledim. Ne oldu bilmiyorum, bir anda tavşan kardeş komik geldi insanlara, bir milyon izleme rakamına ulaştı. Bu sefer herkes bana “tavşan kardeş” demeye başladı. Benim de hoşuma gitti. Ben de başladım internetten tavşan kardeş maceraları anlatmaya.
Ünlüler de kapıldı bu rüzgara...
- Evet, bir gün Saba Tümer’le birlikte tavşan kardeş olduk. Başka bir gün çat kapı Hilal Cebeci geldi, “Tavşan kardeş olmak istiyorum” diye. Bunun üstüne Cüneyt Özdemir de benim için “Twitter ve Facebook’un yeni fenomeni tavşan kardeş” diye yazınca iyice popüler oldu.
AYSUN KAYACI’YI TAVŞAN YAPMAK İSTİYORUM
Neden sevdi insanlar sizce tavşan kardeşi?
- Komik olan hiçbir şey yok aslında. Ama tamamen doğal olduğu için insanlar öyle şeyleri seviyor. Belki diyorum internet üzerinden bir tavşan kardeş televizyonu açarım. Öyle bir fikrim var. Bu yıl bana prodüktörüm “Senin albüm yapmana gerek yok, çünkü sen zaten internette fenomen oldun. Senin tavşan kardeşin var” dedi. Ama benim esas mesleğim o değil. şarkı söylemem lazım, albüm yaptım.
Peki devam edecek mi tavşan kardeş videolarınız?
- Tabii ki! Saba gerçekten komik bir tavşan kardeşti. Ama Hilal hiçbir zaman komik bir tavşan kardeş olamadı. “Kız” dedim, “Ne yapıyorsun sen klip çeker gibi?” O da seksi bir tavşan oldu. şimdi arkadaşım Aysun Kayacı’nın peşindeyim. Onun nasıl bir tavşan olacağını merak ediyoruz.
SANIRIM BU SON ALBÜMÜM OLACAK
Albümler satmazken, niye albüm çıkarıyorsunuz ki?
- Yapmamak olmuyor. Hem kendim hem de sevenlerim için her sene bir şans veriyorum kendime. Bu sefer altı şarkılık bir maxi single hakkı verdim. “Ne olacak” dersen, samimiyetle söylüyorum hiçbir şey! Belki beni sevenler çok üzülecekler ama kazanamazsam son albüm artık bu! Tahminim bu son albüm gibi görünüyor. Kazanamadıkça geriye koyup yenisini yapabilme imkanı yok.
Albümler satsa da, satmasa da insanların gönlünde bir Aydın sevgisi var ama...
- Evet seviyorlar, çünkü iyi geçiniyorum insanlarla. Bu biraz yürek işi. O vicdan bende oldum olası vardı. Boynu bükülen bir küçük çiçeğe bile gözüm dolar, “Gidiyorsun sen, ölüyorsun” diye.
Fotoğraflarda ağzınız bantlı, neden?
- Bantlamamın sebebi şu; bundan sonra çok fazla konuşmayayım diyorum. Çünkü bu dönemde en çok korktuğum şey yanlış anlaşılmak. Konuştuğun bir kelimeyi saptırıp farklı yönlere getiriyorlar. Herkesten tek bir şey istiyorum, iyi niyetli olsunlar.
POPÜLARİTEMİZ BİTTİ FARKINDA DEĞİLİZ
Albüm tam olarak ne zaman çıkacak?
- 12 gün sonra. Dua ederken ellerimi Allah’a açıyorum, “Son bir Kuşum albümü şansı ver bana” diyorum. Öyle bir şans yakalarsam bu benim artık son popülerliğim olur. Patlamam ama popülerlik anlamında güzel olur. Belki biz artık kategorinin dışına çıktık, popülaritemiz bitti. Farkında değiliz, hâlâ uğraşıyoruz. Belki de öyle bir şey var. Neyse hayırlısı olsun diyelim... Çok da sevdiğim bir şarkı buldum. şarkı “Evlenme” diyor. Gökhan Daloğlu’nun şarkısı. Aranjesini Burak Kılınç yaptı. Yine yenilerle çalıştım. Diğer isim de Burakcan Bayar ve ağabeyi Emre Bayar.
Zeki Müren şarkısı da varmış...
- Evet, bir de Zeki Müren şarkısı okudum. Bodrum Kalesi’nde şovuyla ortalığı kasıp kavurduğu bir “Hayriye” şarkısı vardı. Zeki Müren’in ağzından en az bin kere dinleyip okudum. “Sen kim, Zeki Müren kim” diye söylenirler belki ama...
Eleştirenler belki anmıyorlar Zeki Müren’i ama siz anmışsınız, fena mı?
- Zeki Müren’le aynı yorumu yapabilmem mümkün mü? Sadece amacım onu anmak. Ben o polemiklere girmiyorum, yoruluyorum. Üzülen ben oluyorum.
BENİM KADAR ÇOK ALDATILAN YOKTUR
Bu kadar neşeli, hayat dolu bir insan, aşkta zor mudur?
- O kadar şanssızım ki! Bir kere benim kadar aldatılanı yoktur. Yengeç burcu olduğumdan, benim için daha “Merhaba, çıkar mıyız?” dediğim gün aşk başlıyor. Tanıyayım, edeyim yok. Gidip de ilk günden onu içine sokup, “Ay öpeyim, mıncıklayayım” dersen, o da “Ay tamam, bu kek elde” diyor!
Yalnız mısınız yani şimdi?
- Hayır, şimdi bir sevgilim var. Çok da mutluyum ama dersen ki “Ne olur?”, eskisi gibi kestiremiyorum. Yani kimin, ne zaman, nerede, ne yapacağını asla bilemiyorsun. Ben uyumlu bir insanım ama işte bazen yetmiyor.
GÖZYAŞIM BİTTİ AĞLAMAKTAN SUNİ GÖZYAŞI VERDİLER
Aşk hayatınızdaki hayal kırıklıklarının temelinde ne var?
- Senin şöhretin karşındakine fazla geliyor. Paran fazla geliyor. Halbuki ben kebap yerken, sevdiğim insana “Al bulgurunu da sen ye” demem ki! Kebabı bölüşürüm.
Ya sadece kebaba gelirlerse?
- Yüzde 60’ı kebaba geliyor zaten! Ben aşka meşke gelindiğine inanmıyorum artık. Ne yapalım, o dönemler geçti. Ben kendi kendime hayal dünyamda oynuyorum. Bazı şeyleri bilmezlikten gelerek, kendimce “Alice Harikalar Diyarında” yaşıyorum. Çünkü yapım böyle. Bir insanın sevgilisinden ayrıldığında gözyaşı biter mi? Gözyaşım bitti ağlamaktan. Suni gözyaşı verdiler gözlerime. Aşırı duygusal bir insanım.