Bence zayıflığım genetik çünkü kahvaltıda mantı yiyorum

Güncelleme Tarihi:

Bence zayıflığım genetik çünkü kahvaltıda mantı yiyorum
Oluşturulma Tarihi: Eylül 08, 2012 00:00

Son günlerin popüler isimlerinden Ceylan Çapa (25) aynı zamanda çok sıkı bir moda takipçisi. İlkokul yıllarından beri moda dergilerini takip eden, beş yıldır tek bir moda haftasını bile kaçırmayan Çapa şimdi kendi moda blogunu açmaya hazırlanıyor. Reklam yüzü olduğu Kérastase markası vesilesiyle bir araya geldik. Bize moda tutkusunu anlattı.

Haberin Devamı

Celal Çapa’nın kızı, İzzet Çapa’nın yeğeni olunca gece hayatının ortasına doğduğum zannediliyor ama bu doğru değil. Babam işle ev yaşantısını keskin bir şekilde ayırırdı. Benden üç yaş büyük abim Emre giderdi mekanlara ama ben annemle evde kalıp paten kaymayı tercih ederdim. Şimdi abim de bir mekân açtı. Gece çıkmayı hâlâ pek sevmesem de bazen onun mekânında partiler düzenliyorum. Partilerimde eski pop şarkılarını çaldırıyorum. İçkinin tadını sevmediğim için hiç içmiyorum. Sadece su içen ve suyla eğlenebilen biriyim.

VİYOLONSEL VE PİYANO ÇALIYORUM

Söz yazarı babaannem Fikret Şeneş’ten çok etkilendiğim için müziğe merak sardım. Konservatuvar mezunuyum. İki yıl Londra’da, iki yıl da Viyana’da klasik müzik ve opera eğitimi aldım. Çello ve piyano çalıyorum. Müzik kültürü hayatımı güzelleştiriyor ama şu anda modadan başka bir işle uğraşmak istemiyorum. Moda en büyük aşkım. Moda dergilerini okumaya ilkokulda başladım. Beş yıldır bütün moda haftalarını takip ediyorum. Kısacası bu iş hobiden öteye geçti artık. Bir iki ay içinde Ceylan Çapa ismiyle bir moda blogu açıyorum. İzzet Çapa ve ekibi bana destek verecek. Tıpkı onun mekânlarındaki gibi bol sürprizli, sürekli kendini yenileyen bir blogla karşılaşacaksınız.

Haberin Devamı

SİNEMAYA DAHA SICAĞIM

İnandığım ve güvendiğim markalarla işbirliği yapmak çok hoşuma gidiyor. Reklam filmlerine ve marka elçiliğine çok sıcak bakıyorum. Yüzümün eskiyeceği gibi bir endişem yok, çünkü çok çalışan ve üreten biriyim. Beni tanıdıkça herkes bunu daha iyi anlayacak. Snob Ceylan değilim, sıcak, kendi gibi ve çalışkan biriyim. Dizi teklifleri geliyor ama bunun için henüz erken. Buna karşılık sinema filmine daha sıcak bakabilirim. Ama öncesinde bir diksiyon eğitimi almam şart.

DİNOZOR GİBİ YERİM

Zayıflığın genetik bir özellik olduğunu düşünüyorum. Annem de (Şebnem Çapa), teyzem de (Çiğdem Kayalı) inanılmaz kadınlar… Ben de gerçekten bir dinozor gibi yiyorum. Sabah uyanınca ekmekle birlikte mantı yiyen biriyim. Kahvaltı yapıyorsam en az dört dilim çikolatalı ekmek yerim. Fast food’u çok seviyorum. Hele hamburgere taparım, en sevdiğim yiyecek. Ama biraz balık ve sebze yemeyi öğrenmem gerekiyor. Ve pilates şart. Kas yapmam lazım çünkü gerçekten çıtkırıldım bir tipim.Tarzı: Spor-şık.
Vazgeçemedikleri: Deri ceketleri, deri pantolonları, deri her şey!
En sevdiği moda tasarımcısı: O hep değişiyor. Bir sene beğendiğim bir koleksiyon bir sonraki sene hüsran olabiliyor. Ama ayakkabı konusunda istikrarlıyım. Yves Saint Laurent’i hiçbir markaya değişmem. Haute Couture elbisedeyse Elie Saab ve Givenchy’den vazgeçmem.
Boy-kilo: 1.70 cm-46 kilo.
Twitter’daki takipçi sayısı: 28 bin 807
En çok ne soruyorlar: Hangi şampuanı kullanıyorsunuz?
Aşk tanımı: Yaşadığımız güzel duygulardan biri ve çok tatlı bir şey.
En sevdiği özelliği: Dürüstlüğü.

Haberin Devamı

ALESSANDRA AMBROSIO VE KIZI ANJA, KOTON KIDS İÇİN POZ VERDİ

Çocuğunu da yaptı, kariyerine kattı

/images/100/0x0/55eac4f9f018fbb8f8958b85

Dünyanın en çok kazanan top modellerinden, Victoria’s Secret meleği Alessandra Ambrosio ilk kez kızı Anja ile birlikte bir markanın yüzü oldu. Üstelik bunu bir Türk markası için yaptı

Top model Alessandra Ambrosio Brezilyalı ama Polonyalı ve İtalyan genlerini taşıyor. Güney Brezilya’da küçük bir kasabada doğdu. Geç vakte kadar sokakta oynayan bir çocuktu. Güçlü ve çalışkan annesini örnek aldı. Onun bir sözünü hiç unutmadı: “Daima rüyalarının peşinden koş ve tevazuyu elden bırakma.”
Her zaman çok zayıftı. Hatta ergenlikte bu zayıflığını kamufle etmek için üst üste üç pantolon giyerdi. O zaman kepçe olan kulaklarını 12 yaşında ameliyatla yapıştırdı. 13’ünde de bir model ajansı tarafından keşfedildi. 14 yaşında Elite Ajans’ın yarışmasına katıldı ama kazanamadı, çünkü boyu uzun değildi. Bir yıl sonra beklenenden daha hızlı uzayınca ajansa kaydolabildi. 17 yaşında New York’a taşındı.

Haberin Devamı

ÇEKİMDE KIZINI MOTİVE ETTİ

İlk Victoria’s Secret defilesine 2000’de çıktı. Şimdiye kadar 10 şovda başroldeydi. Kızını doğurduktan üç ay sonra bile podyumdaydı. Şimdi de annelik, modellik ve eşlik durumlarını birlikte başarıyla yönetiyor. İkinci çocuğunu üç ay önce kucağına aldı ve kızı Anja ile birlikte ilk kez bir markanın yüzü oldu.
Koton çocuk koleksiyonu yapmaya 2011’de başladı. Koton Kids koleksiyonu Koton kimliğinin bir uzantısı aslında. Koton’un Yönetim Kurulu Eşbaşkanı Gülden Yılmaz yeni nesil perakende araştırmalarında, çocukların alışveriş kararlarında ön plana çıkan etkinliğini anlatıyor: “Çocuk koleksiyonu tasarlarken biz de bu eğilimlerden faydalandık. Çocuk koleksiyonu önce sınırlı sayıda mağazada denendi ve ciroya büyük katkı yaptı. Yaygınlaştırma ve koleksiyonu geliştirme kararında bu sonuçlar çok etkili oldu.” Bu gelişmeyi de iddialı bir kampanyayla dünyaya duyurmak istedikleri için Alessandra Ambrosio ve kızı Anja ile çalıştılar.
Yılmaz’a göre Ambrosio hem müthiş bir süper model hem de çok iyi bir anne: “Süpermodelliğin bir DNA’sı mı var bilmiyorum ama kızı Anja da henüz 4 yaşında ve poz vermeye bayılıyor. Çekimi Los Angeles’ta yaptık. Fotoğrafları Emre Ünal çekti. Kreatif direktörlerimiz Başak ve Defne Kocabıyıkoğlu. Alessandra’nın anneliğinden çok etkilendik. Anja’nın kıyafetlerini bizzat değiştirdi. Çekimde kızını sürekli motive etti ve aralarda da henüz iki aylık bebeğini besledi.”

Haberin Devamı

ÇOCUKLARDA NE MODA?

Koleksiyonda ‘büyüğün küçüğü’ olarak tanımlanan anne-çocuk ve baba-çocuk takımları büyük ilgi görüyor. Çocuk modası da, tıpkı büyük modası gibi, bu sezon doku, renk ve detay zenginliğiyle göze çarpıyor. Kız çocuklar için işleme, ponpon, payet detayları, tül, dantel, tüvit gibi farklı dokular, erkek çocuklar için kadife, tüvit, balıksırtı, hayvan baskıları gibi malzemeler kullanılıyor.

Elle Style Awards oylamaları devam ediyor

Türkiye’nin stil sahibi oyuncu, müzik starı, işkadını ve işadamlarının ödüllendirildiği Elle Style Awards bu yıl 7 Aralık 2012 cuma gecesi yine İstanbul Esma Sultan’da yapılacak. Oylamaları www.ellestyleawards.com adresinde devam ediyor. Çorbada tuzunuzun olmasını istiyorsanız tıklamanız yeterli. Üstelik ucunda bir de ödül var. Oy verenler arasından seçilecek 10 şanslı kişi Elle Style Awards’a katılma fırsatı yakalayacak. Elle moda ekibi kazananları geceye özel hazırlayacak ve gecenin yıldızlarından biri haline getirecek.

Haberin Devamı

Anna Wintour politikaya mı atılıyor?

Son günlerde herkes yine onu konuşuyor. The Daily Beast sitesinin haberine göre ABD Vogue’un Editörü Anna Wintour’un politikaya atılıp atılmayacağı merak ediliyor.
Aslında ilk tohumlar, geçen martta Paris Moda Haftası’nda atılmış. Fransa’daki Amerikan Büyükelçisi Charles H. Rivkin’in evindeki gecede büyükelçilik için özel bir eğitimin gerekmediği, Wintour gibi geniş bir network sahibi olmanın daha faydalı olacağının altı çizilmiş.
Vogue’da 25’inci yılını dolduran 62 yaşındaki Wintour son yıllarda gerçekten politikaya çok yakın. Modayı bile ‘parıltı, küresel ticaret ve politik güç’ olarak tanımlıyor. 1.2 milyon kişiye ulaşan dergisinde son yıllarda politik kişileri kapağa taşıyor. Vogue’u Michelle Obama, Condoleezza Rice, Hillary Clinton gibi isimler için güvenli bir mecra haline getirdi. Demokratları savunuyor. 2008’den beri açıkça Obama’yı destekliyor.

HAFTANIN TRENDİ

Bilekte biten küçük topuklu botlar sonbahar-kış sezonunun en önemli trendlerinden. Stiliyle topluma yön veren isimlerden Eda Taşpınar (üstte), Chloe marka botunu giymeye başladı bile. Zımbalı botun kırmızı rengi de mevcut.

Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!