OluÅŸturulma Tarihi: AÄŸustos 16, 2004 00:00
Sami Kariyo, Penti ve Öğretmen Çorapları’nın sahibi. Tıp doktoru olacakken, kendini birdenbire aile şirketinin içinde bulmuş. İşi nedeniyle çok sık seyahat ediyor ama onu gerçekten heyecanlandıran seyahatler, yelkenli tekneyle yaptıkları.Türkiye’de 11 metrelik teknesiyle tek başına denize açılmayı çok seviyor, üstelik onun için yaz-kış fark etmiyor. Vakit bulduğu her hafta sonu teknede. Hayali, büyük okyanuslarda yelken açmak ve tanımadığı denizlerin fırtınalarıyla yarışmak. Onun için İngiltere’de faaliyet gösteren Challenge Business şirketinin Adventure Sailing (macera yelkenciliği) turlarına katılmış. Sami Kariyo, Hürriyet Seyahat için dünyanın dört bir yanından tanımadığı 13 kişiyle yaptığı İngiltere Kanarya Adaları arası yolculuğunu anlattı. İngiltere’nin güneyinden büyük bir yelkenliyle güneybatıya, Kanarya Adaları’na doğru olan 14 günlük bu yolculuğu, 20 metrelik çelik bir yarış teknesiyle ve daha evvel hiç tanımadığı insanlarla yapmıştı.Ekibe nasıl dahil oldunuz?- Challenge Business adlı bir şirket macera turizmi ve yelkenciliği yapıyor. Esas olarak dünyayı dönmek üzere tasarlanmış, alıştığımızdan daha büyük yelkenli teknelerle, iki günlük turlar da düzenliyorlar, benim katıldığım gibi iki haftalıklar da.Yelkenli teknede bir kaptan olur, geri kalanlar koşulsuz şartsız ona itaat eder. Birbirini hiç tanımayan bir grupta bu disiplini sağlamak zor mu?- Her teknede bir skipper (kaptan) ve mate (yardımcısı) var. Toplam 14 kişilik bir ekip. Kaptanımız 24 yaşındaydı, mate de 20. Ekibin en genciydiler ama nasıl bir disiplin vardı anlatamam. Kendimizi 1800’lerde Amerika’ya geçen teknelerde gibi hissettik. Güvenlik konusunda çok duyarlılar. Kuralları ihlal ettiğiniz an çok kötü azar işitiyorsunuz. O 20 yaşındaki kız, 40 yaşındaki koca bankacıya bir bağırdı, biz utandık resmen. O kadar güvenliydi ki benim kendi teknemle Marmara denizinde gezmem, o tekneyle okyanusu geçmekten daha tehlikeli. UZUN SÜRE KARA GÖRMEMEK ÇOK HOŞHiç tanımadığınız birileriyle aynı teknede olmak nasıl bir his?- Tekne yolculuğuna en eski arkadaşınızla bile çıksanız, bir hafta sonra kavga edebilirsiniz. Burada hiç tanımadığınız 13 kişiyle aynı teknedesiniz, üstelik bütün işler paylaşılıyor, her şeyi siz kendiniz yapıyorsunuz. Temizlik, motor bakımı,
yemek, bulaşık, teknenin gitmesi... Hem bunları yapacaksınız, hem de kavga etmeyeceksiniz. Ben çok güzel dostluklar kurdum, tanıştığım insanlardan büyük keyif aldım. Her ÅŸeyi herkes yaptığına göre yemekleri de siz mi hazırladınız?- Yemek yapma da dönüşümlüydü. Herkesin bir becerisi vardı. Biri ekmek yapıyor, biri Hint yemeÄŸi, biri Ä°talyan. Benden de bir Türk yemeÄŸi yemek istediler ama ben maalesef hiç yemek piÅŸiremediÄŸim için yapmadım. O zaman bulaşıkları yıka dediler, onu da yapmadım, bir ÅŸekilde kaytardım. Yemek yapanlara yardım ettim. Genelde teknelerde mutfak dar ve sıkıntılı olur, burası çok da rahattı.14 gün boyunca açık denizde olmak nasıl bir tecrübe?- Marmara veya Ege’de karşılaÅŸacağınız en yüksek rüzgar 40 not civarıdır. Benim arzum, çok saÄŸlam bir tekne ve profesyonel bir ekiple okyanusa çıkmak, fırtınalar yaÅŸamaktı. 50 notları görelim istiyordum. O ÅŸiddette bir rüzgarda amaç olabildiÄŸince hızlı gitmek deÄŸil, tekneyi yavaÅŸlatmaktır. Nasıldı peki bu fırtınalar?- Maalesef o konuda çok ÅŸanslı deÄŸildim. Denize çıkacağımız gün rüzgar 70 not esiyordu, o yüzden çıkamadık, ertesi gün ise hava inmiÅŸti ama çok fazla ölü dalga vardı. En fazla 30-35 not rüzgara rastladık. Halbuki olabilirdi. Biscay Körfezi dünyanın fırtınaya en açık bölgesi, fırtınalarıyla meÅŸhurdur. Ama ÅŸansımıza orayı yelkenle bile geçemediÄŸimiz gibi motorla geçtik. O kadar sakindi. Denizden aldığınız keyif bir yana, insan olarak ne hissettiniz?- Okyanus muhteÅŸem bir his. BildiÄŸim bütün denizlerden daha büyük. Uzun bir süre hiç kara görmemek çok hoÅŸ bir duygu. Acil durumda kullanmak için uydu telefonları var ama baÅŸka hiçbir iletiÅŸim yok. Oradaki açıklık, boÅŸluk ve tek başına olma hali çok güzel. Yön bulmayı da rüzgarı ve yıldızları referans alarak yaptık. GPS (uydu yardımıyla yön bulma sistemi) vs tabii ki var ama burada amaç enstrümansız, gerçek denizcilik yapmak. YELKENLER HAYATIMIZI ZORLAÅžTIRMAK İÇİNEÄŸlenmek için neler yaptınız?- Yelkenle seyrederken, rüzgara göre zaman zaman yelken deÄŸiÅŸtirmeniz gerekebiliyor. Bu yelkenler de insanlara hayatı zorlaÅŸtırmak için yapılmış gibi. Koca yelkeni çıkarıyor, sarıyor, paketliyor ve yenisi için aynı iÅŸlemi tersten yapıyorsunuz. Büyük bir yelkenden bahsediyorsak bu iÅŸ 45 dakika, bir saat sürebiliyor. Bizim vardiyanın başında 20 yaşındaki mate vardı ve nedense hep vardiyanın sonunda doÄŸru yelken deÄŸiÅŸtirme kararı veriyordu. Emekli asker olan Ä°ngiliz arkadaşımla kızın bilmeceli soru-cevap oyunlarından hoÅŸlandığını fark ettik. Bizim altı saatin son saatinde bu oyunları oynamaya baÅŸlayıp kızı oyalıyorduk! Son 15 dakikada durumda uyandığında da yelken deÄŸiÅŸtirmek için çok geç oluyordu.Kötü bir ÅŸey yaÅŸadınız mı?- Bir gece ben dümendeyken tekne birdenbire gitmemeye baÅŸladı. Karadan 400 kilometre açıktaydık. Tekne ne gidiyor, ne dönüyor, yelkenler ters döndü, mate bana kızıyor... Bir baktık ki bir aÄŸa takılmışız. Ben temize çıktım yani! Allahtan pervaneye takılmadı da kesmek zorunda kalmadık.Bu gezilere tekrar katılacak mısınız?- Hayır. Çünkü böyle büyük bir ekibin tali bir elemanı, tayfası deÄŸil, tekneyi yönetenlerden biri olmak istiyorum. Nereye gittiÄŸimi kendim tayin etmek istiyorum. Denizcilik, özellikle yelkencilik artık Formula 1’e dönüştü resmen. Kim 0,1 not daha hızlı gidecek yarışındalar. Ben o anlayıştan çok uzaktayım; iÅŸin denizi yaÅŸamak, iç dünyama dalmak tarafındayım. Onu anlayabilmek için denizle bütünleÅŸmek lazım, onun yolu da sürat falan deÄŸil. Denizde olmak benim için bir meditasyon. Bazısı teknesinde daha büyük yelken ister, rüzgar jeneratörü, klima, çark motorlu... EÄŸer bir tekne yüzebilir haldeyse, bu yeter. Siz bir çıkın denize, zaman içinde ihtiyaçlarınız kendini belirler zaten.EN Ä°YÄ° DENÄ°ZCÄ° 60 YAÅžINDAKÄ° KADINDIChallenge Business’in organizasyonlarına Ä°ngilizler dışında Amerikalılar, Ä°spanyollar, Hollandalılar da katılıyor. Tek Türk hep bendim. 19 yaşından 60 yaşında kadar her yaÅŸtan insan var. Ä°ki gezimde de aynı kadına rastladım. 60 yaşında bir Ä°ngiliz, kocası ölmüş, kendi teknesi de var. Ä°nanılmaz saÄŸlam bir denizciydi; hatta aramızdaki en iyi denizci, yelkeni en iyi ayarlayan, dümeni en iyi tutan oydu. En güzel yemekleri de o yapıyordu!En sevdiÄŸi 5 yerHindistanKudüsTürkiye’nin Ege sahilleriNepalBu turlarda denizde içki içmek yasak. Teknenin çıktığı saniyeden, karaya ayak basana kadar içki kesinlikle yasak. O yüzden Kanarya Adaları’na indiÄŸimiz gün Ä°ngilizler her ÅŸeyi bırakıp koÅŸa koÅŸa bara gittiler ve adam başına 10 bira içtiler. Benim yarım bira içtiÄŸimi görünce çok ÅŸaşırdılar ama sonradan alıştılar. BU YOLCULUKTA KOKMAK DOÄžALTeknede haftada bir kere komple sıcak duÅŸ alma izniniz var. Herkes bir ÅŸekilde temizlenmeye çalışıyor ama bana sorarsanız, yıkanmayacaksınız, olacak bitecek. Bir gün burnuma acayip bir koku geldi. Kokluyorum, eÄŸiliyorum, anlamadım bir türlü. O sırada mate bana bakıyormuÅŸ, ‘Sen kokuyorsundur kesin, dert etme’ dedi. O teknede kokmak gayet doÄŸal. Bu gezilere katılanların koÅŸullara hazırlıklı olması lazım. Öyle lüks, refah içinde bir tekne gezisi arzuluyorsanız, unutun. www.challengebusiness.comseyahatte ne okuyorYanında mutlaka bir kitap oluyor ama seyahatte kitap okumayı sevmiyor.ne dinliyorYanında CD taşıyor, triphop tarzını seviyor.ne yiyor, ne içiyorMümkün olan her ÅŸeyi yiyor. Sakatat sevmiyor. ne giyiyorEn rahat ve hafif ÅŸeyleri. Yanında az ÅŸey taşıyor.neyle seyahat ediyorTekneyle.nerede kalıyorÄ°ÅŸ seyahatlerinde iÅŸin gerektirdiÄŸi otellerde kalıyor ama her yerde kalabilir.kimle seyahat ediyorKatıldığı sürece eÅŸiyle ve tek başına.çantasının olmazsa olmazlarıİsviçre Ordu Çakısı, ‘Denizcinin ne kadar denizci olduÄŸu bıçağından bellidir’ sözüne inanıyor, polar, bir kitap, harita, denize çıkıyorsa GPS, ilkyardım için gerekli olabilecek ilaçlar.Â
button