Oluşturulma Tarihi: Ağustos 04, 2007 00:00
Catherine Zeta-Jones bugün her şeye sahip. Yakışıklı, ünlü bir koca, iki değerli çocuk, dört tane ev (son saydığımızda bu kadardı) ve büyüleyici bir kariyer... Keşke bir de mutfakta yangın çıkarmadan yemek yapmayı öğrenebilse... Ünlü oyuncu, InStyle dergisine konuştu.
Hollywood ortamında kendisini "hırslılar" grubuna dahil edebilir Catherina Zeta-Jones. Galler’deki bir deniz kıyısı köyünden Londra’daki Batı Yakası tiyatro sahnelerine geldi. Atlantik’i aştı, Hollywood’a taşındı ve Chicago filmindeki başarısıyla 2003’te Oscar alarak doruğa ulaştı. Ancak yedi senedir Michael Douglas’la evli olan 37 yaşındaki yıldız, Dylan (6) ile Carys’in (4) annesi olarak kariyerini şu an için askıya almış durumda. "Bundan yıllar önce, biri bana Romanya’da bir
film çekiyoruz dediği zaman ’Uçağım saat kaçta?" diye sorardım ve gözüm senaryodan başka bir şey görmezdi. Ama şimdi senaryo mu? Sonra bakarız, öncelikle dünyadaki en sevdiğim insanlarla ilgilenmek istiyorum" diyor.
Ama Catherine Zeta-Jones kariyerinin sonuna gelmedi elbette. ABD’de gösterimdeki No Reservations/Aşk Tarifi (7 Eylül’de bizde de gösterimde) dokuz yaşındaki yeğenine bakmak için kariyerini riske atan, aşırı titiz Manhattan’lı bir aşçıyı canlandırıyor. Bir keresinde mutfakta yangın çıkardığını da itiraf eden ünlü yıldız, konu mutfak olunca acemiliğini kabul ediyor. Sadece bu rol için, Soho’daki Fiamma isimli restoranda iki gece staj yapmış, sebze doğramış, salata sosu hazırlamış ve müşterilere fırında
balık servisi yapmış. Sıra günün spesiallerini söylemeye gelince gaf yapmaktan kurtulamamış. "Sırayı karıştırdım ve tatlının ne olduğunu unuttum. ’Tatlı olarak dondurmalı helva var. Çok güzel, mutlaka yemelisiniz! dedim. Deliymişim gibi yüzüme baktılar!" diyor gülerek.
BULMACA ÇÖZMEYE BAYILIYORZeta-Jones çocukların İngiliz köklerine dayanarak yetiştirilmesine önem veriyor. "Jingle Bells’i Galce öğrendiler bile!" diyor güzel oyuncu. Çiftin Manhattan’ın Batı yakasında bir apartman dairesi ile Quebec Mont-Tremblant’ta göl kıyısında, kayak merkezlerine yakın bir çiftlikleri var. Son olarak da Turks and Caicos adalarından birinde, üzerine ev yapmayı düşündükleri bir arsa satın aldılar. "Bazıları sürekli sanat eserleri satın alırken biz ev alıyoruz" diyor Zeta-Jones gülerek.
Şekerci bir baba ve bayan terzisi bir annenin kızı olarak hayata mütevazı bir başlangıç yapmış Zeta-Jones. Willy Wonka Şekerleme Fabrikası’nda çalışan babasını şu sözlerle hatırlıyor: "Ne zaman babama sarılsam, şeker kokusu alırdım." İşte belki de bu yüzden bugün tatlı ile arası iyi değil, ne zaman önüne tatlı mönüsü gelse, geri çeviriyor. 15 yaşında Londra’ya giderek kariyerinin basamaklarını tırmanmaya başlayan ünlü yıldız kendi kendini yetiştirdiğini düşünüyor. "Perşembe günleri New York Times gazetesindeki bulmacayı çözmekten büyük keyif alıyorum" diyor.
KADINLARIN EVLİLİKLERİ İÇİN EMEK HARCADIĞI BİR AİLEDEN GELİYORUMEşiyle arasındaki 25 yaş farkın bir nimet olduğunu düşünüyor Zeta-Jones. İkisi de kariyerlerinin farklı noktalarındalar, aralarındaki rekabet çok az ve stresten çok uzaklar. Ayrıca ilişkilerini rayında tutmak için çok çaba gösteriyor Zeta-Jones. 40 yıldır evli olan ailesi ona iyi bir örnek. "Hálá el eleler" diyor ve devam ediyor, "Ben, kadınların evlilikleri için emek harcadığı bir aileden geliyorum. Oysa 37 yaşında üçüncü evliliklerini yapan arkadaşlarım var."
Evliliğinde gösterdiği özeni kariyerinde de gösteriyor Zeta-Jones. Büyücü Harry Houdini’nin hayatından esinlenen Death Defying Acts’ın çekimlerini bitirdi ve rol alacağı yeni filminin hazırlıklarını yapıyor. "Hollywood’da belli bir yaştan sonra gerçekten ne yapmak istediğinizi bilmeniz gerekiyor" derken bir Vegas veya Broadway şovu olasılığından söz ediyor. Belli ki Zeta-Jones’un çalışma aşkı hálá devam ediyor. Bacağını yukarı doğru kaldırıp "Baksanıza bacağım hálá ne kadar yukarı kalkıyor. Yıllarca bale yapmanın faydaları. Kendi kendine yardımcı olmak yok. Terapi? Asla. Ben bir savaşçıyım" derken bu övgü dolu sözleri gerçekten hak ediyor.