Ben artık haykırarak yaşıyorum

Single’ınızın adından başlayalım, ‘Anlatacaklarım Var’ diyorsunuz, hadi anlatın öyleyse.
- Bir gün içinde bile sabahtan akşama kadar bir sürü şey biriktiriyorsunuz. Son dönemde ben de bir sürü şey yaşadım. Ruhumla ve her şeyimle başka bir kadın oldum. Sanki kendi içimde bir U dönüşü yaşadım.
Peki U dönüşünden sonra nasıl bir kadın olarak karşımızdasınız?
- Çok daha az kırılgan, kendini seven hatta yavaş yavaş hayran olan bir kadın.
Bu değişimin sebebi ne?
- 10 Haziran’da geçirdiğim trafik kazasının payı büyük. Hayatta hiç böyle şeyler yaşamayacakmışız gibi koşturuyoruz. Ben de kaptırmış gidiyordum. Ama hayat; bir nefes ve bir saniyeye bakıyor. Bunun kıymetini de ölüme yaklaşınca anlıyorsun. Ben de frene basmak zorunda kaldım. En dibe vurup yukarıya çıkarsın ya kötü olaylardan bir sürü ders çıkardım.
Nedir o dersler?
- Şimdiye kadar başkaları için yaşamışım. Kazadan sonra daha seçici oldum. Hayatıma zor insan kabul ediyorum, tek yanlışını gördüğümde de bir kalemde siliyorum. Yine kurallarım var ama eskisi kadar kendimi bir faunusun içinde tutmuyor ve haykırarak yaşıyorum. Yani ‘bugün varız yarın yokuz’ kafasındayım, olgunlaştım. Örneğin kendi albümümü kendim yapmak istedim. Bu büyük cesaretti benim için. ‘BNG Müzik’i kurdum. Bu single’ın prodüksiyonunu yaptım.

Klibimi kendim de çektim.�
Bütün bunların sebebi olan kaza anına dönelim, ne oldu o gece?
- Konser çıkışında orkestramın otobüsündeydim. Bir benzincide durduk. Korumam rahmetli Ümit beni lavaboya götürdü. Sonra orkestrama öndeki arabayla devam etmek istediğimi söyledim ve 10 dakika sonra olanlar oldu. Gözlerimi arabanın içinde açtım ve büyük bir şok geçirmiştim. Ümit’i kaybettiğimi duyduğum an yıkıldım. Çok derin bir acı, bunu daha çok konuşmak benim için ağır. (Gözleri doluyor)

ARTIK DAHA SERT BİR MİZACIM VAR

Gözleriniz doldu, sizi fazla üzmeyeyim. Bir yıl önce sizinle röportaj yaptığımda karşımda ‘cici bir kız’ vardı. O da değişti mi?
- Evet, artık daha sert bir mizacım var. Bir de bugüne kadar yeşil bikini giyip elmaların arasına girip yattım, poz verdim mesela. Güya seksi oldum. Buna rağmen insanlar sokakta yine yanaklarımı sıktı. Bu sefer yine seksi pozlar verdim, ancak zorlanmadım.
Yeni klibiniz ‘Haberin Olsun’da direk dansı yapıyorsunuz. Önceden de yapar mıydınız?
- Üç hafta dans dersleri aldım ama Nihat Odabaşı o sahne çekilene kadar bana direk dansından bahsetmemişti. Sonra titreye titreye direğin başına gittim ve baktım acayip dans ediyorum. Orada içimden vamp bir kadın çıktı.
Eve de direk alacak mısınız?
- Sahnede olabilir ama evde çok zor. Annem, babam “Bu ne?” diyebilir.
Ben sevgiliniz Akın Bey’i kastederek sormuştum…
- Yok artık yavaş Hakan! Marjinaliz dediysek o kadar da değil.
En son konuştuğumuzda ‘Seksten bahsederken yanaklarım kızarıyor’ demiştiniz. O da değişti mi?
- Artık daha rahat konuşabilirim.
Bu hayatın gerçeği ve doğanın kanunu.
Bir çizgi karakter kadar sevimlisiniz. İnsan hayatınızda seks yoktur gibi hissediyor…
- Sen öyle görmeye devam et! 33 yaşındayım ve benim duygularım var. Bu kadar söyleyeyim.

Şöhret benim eğik durmamı sağladı

12 yıldır müzik dünyasındasınız. Şöhret hayatınızda neleri değiştirdi?
- Şöhret umurumda olmadı ama hayatıma bazı kısıtlamalar getirdi. Arkadaşlarım haftada üç sevgili değiştirirken ben bir kafede bile oturamıyordum. Şöhret yüzünden kendimi frenledim. Bir de hiç havalı olamadım. Saçlarımı savurup “Ben meşhurum!” diye gezmedim. Şöhret benim
daha eğik ve mütevazı durmamı sağladı.

DEMET VE HANDE’NİN BAŞIMIN ÜZERİNDE YERİ VAR
Hiç sinirlenmez misiniz?
- İş konusunda biraz mesafeliyim ve yapılan hatayı affedemiyorum. Sonra da kendime kızıyorum. Onun dışında sanırım kendimle iyi geçindiğim için kimseyle kavgam olmuyor. Hayata gülmeye mecbursun.
Ama bir dönem Demet Akalın ve Hande Yener’le polemikleriniz oldu...
- Onlar bir dönemdi ve geldi geçti. Hastanede gözümü açtıktan bir saat sonra Demet ve Okan, bir saat sonra da Hande geldi. Yaşadıklarımdan derin etkilendiler. Hepsinin başımın üstünde yeri var.
Hiç küfür eder misiniz?
- Lügatımda birkaç tane güzel var. Ama komiklik olsun diye ederim. Bazen erkek arkadaşıma öyle mesajlar atıyorum.

Demokrasi varsa ben de varım

Bugünlerde ne okuyorsunuz?
- İşletme eğitimi aldığım için o tarz kitapları
daha çok seviyorum. Şimdi ‘Grinin 50 Tonu’nu okuyorum. Ne kitapmış! Aşmış. Uçakta sapık sanmasınlar diye gizleyerek okuyorum.
Siyaset ve gündemle aranız nasıl?
- Evime günde üç-dört gazete giriyor, kendimi belli bir tarafa koyamam. Ama Atatürk’ün çocukları olduğumuzu hepimiz biliyoruz. Demokrasi olan her yerde varım.

Bengü’nün güzelliği

Terlemek sağlıklı bir şey ama ben çok terlerdim ve sahnede öyle gezemiyorsun. Koltuk altıma botoks yaptırdım. Bir de cildime vitamin enjeksiyonu yaptırdım. Yani hiç estetiğim yok.
Gülşen aracılığıyla Şeyda Coşkun’la tanıştım. Yürüyüşlere başladık. Beslenme stilimi değiştirdim ve bir ay içinde dört kilo verdim. Sonra bir buçuk kilo daha gitti. Ekran çok acımasız bu yüzden dikkat etmek gerek.
Şimdi daha sert ve deriler giyen bir kadınım. Karşınıza bundan sonra daha alternatif kıyafetlerle çıkabilirim. Styling’imi Merve Kırşan, sahne kıyafetlerimi Tuvana Büyükçınar yapıyor. Klip kostümlerimde Tuvana ve Zeynep Tosun imzası var.

Akın evlenme teklifini unuttu

Akın Altan’la beş senedir birliktesiniz. Bu süre ilişkiyi nasıl etkiledi?
- Geçen sürede sevgiliniz aynı zamanda dost, dert ortağınız; yani her şeyiniz oluyor.
Hâlâ evlenme teklif etmedi mi?
- İlk zamanlar teklif etti ama artık üzerine gitmiyor. Unuttu sanırım orada kaldı.
Bunu okuyunca hatırlayacaktır…
- Buradan duyurayım o zaman! Sevgili Akın Altan, dikkat dikkat! Şaka bir yana, belli ki bizim iyi ve güzel bir geleceğimiz olacak.
Akın Bey’e sizi bu kadar aşık eden nedir?
- Çok dürüst, net, pozitif. Bir adamın hiç mi sağı solu oynamaz? Ayrıca kendiyle dalga geçmeyi biliyor, benimle dalga geçmeyi seviyor. Ünlü olmam onun hiç umurumda değil. Toplasan üç konserime zorla gelmiştir.