Güncelleme Tarihi:
Ebru Şallı, "Lükse karşı aşırı bir düşkünlüğüm yok. Her şeyim en pahalısı olsun derdinde değilim. Sürekli zamanla yarış halindeyim. Özellikle trafikte kaybettiğim zamana çok üzülüyorum. Elimden geldiğince trafikten kaçmaya çalışıyorum, hatta bazen metro kullandığım bile oluyor."
Spora olan ilgisi yakından bilinen Ebru Şallı, eğitmenlik sertifikasını aldığı pilates üzerine DVD çıkarmaya hazırlanıyor. Kadınların dönem dönem yaşadıkları ilişki paranoyalarının yakınından bile geçmediğini belirten Şallı, "Evlilik emek ister. Bana göre evlilik aşkı da öldürmüyor" diyor.
- Pilatese hamilelik dönemimde başladım ve 4 buçuk yıldır devam ediyorum. Çok farklı spor dallarıyla ilgilendim ama pilatesin vücuduma olan etkisi büyük oldu. Sonra pilatesi profesyonel olarak yapmaya başladım. Türkiye’de birçok yerde eğitimini aldım, bununla da yetinmeyerek Amerika’ya gittim. Dünyanın en iyi 10 pilatesçisi arasında yer alan bir hocadan ders aldım. Geçtiğimiz yaz 1 buçuk ay kadar pilates eğitmenlik workshop’una girdim. Daha sonra da bir sınavdan geçip, pilates eğitmenlik belgemi aldım. Bu spor, Türkiye’de çok az yerde uygulanıyor. Bir DVD çıkararak insanlara pilatesi öğretmeye karar verdim.
Bakımlı olmayı çok seviyorsunuz. En çok neye dikkat ediyorsunuz?
- Cildime dikkat ediyorum. Çekimde değilsem bile fondöten kullanıyorum. Yeni çıkan kozmetik ürünlere meraklıyım ama makyaj yapmaktan da çok hoşlanmıyorum.
"Evlenme teklifinden 2 buçuk yıl sonra evlendik çünkü evlilik aşkı öldürür diye düşünüyordum" açıklamasını yapmıştınız. Evlilik aşkı öldürdü mü peki?
- Tanıştıktan altı ay sonra Harun evlenme teklif etti. Her anlamda evliliÄŸe hazır olmak için tekliften 2 buçuk sene sonra evlendim. Evlilik bana göre aÅŸkı öldürmüyor. Bu insanların elinde. AÅŸkın süresi de üç yıl deÄŸil. Biz evliliÄŸi iyi kıvırıyoruz. Bu, tek taraflı olmuyor. Birbirimizi güzel dengeliyoruz. Küçük ÅŸeylerden mutlu oluyoruz. Bir bakıyorsunuz yastığınızın altından bir kart, çikolata çıkıyor. Küçük sürprizler o kadar çok ÅŸeyi ayakta tutuyor ki, anlatamam. Evlilik, maddi olarak deÄŸil, manevi olarak emek gerektiriyor. Çift olarak paylaÅŸmak ve birbirini anlamak çok önemli.Â
Kadınların dönem dönem paranoyaya varan korkuları olur. Bunu hiç yaşadınız mı?
- Yok, çünkü çok çalışıyorum. Öyle bir vaktim yok. Harun’un da öyle bir vakti yok. Birbirimizin nerede
Peki, modern ev hanımlığı nasıl gidiyor?
- Eve pilates stüdyosu kurdum. Sürekli zamanla yarış halindeyim. Bu beni yoruyor. İşlerim, yemek programı, pilates, eşim ve çocuk derken evi organize etmek zor oluyor. Aslında evi çok severim. Çalışan bir insan olmama rağmen işlerimi evin içine sokmuyorum. Her şeye koşabiliyorum, kendime de vakit ayırıyorum ama zamanla da yarışıyorum tabi. O yüzden vakitsizlik beni çok mutsuz ediyor. Özellikle trafikte kaybettiğim zamana çok üzülüyorum. Elimden geldiğince trafikten kaçmaya çalışıyorum bazen metro kullandığım bile oluyor.
Beren’e kardeş düşünüyor musunuz?
- Bero (Beren) 4 yaşına geldi. Biraz daha bekleyelim diyoruz.
Yeni keÅŸfim inci tozu
Röportaj: Sinem VURAL Fotoğraflar: Gözde YILMAZ  |
- Cildim için yeni buluşum, inci tozu. Bu, Los Angeles’ta Dr. Murad’ın nar bakımlarından sonra en önemli keşfim diyebilirim. İnci tozunun protein değeri çok yüksek. Burada da eczanelerde bulunabiliyor. İnci tozunu kullanmaya başladıktan sonra cildim tazelik ve pırıltı kazandı. İnci tozunu temiz cilde uygulamanız gerekiyor. Peeling ve temizleme jeli ile önce yüz derimin gözeneklerini açıyorum. Sonra da yumurta akı ile inci tozunu karıştırıp yüzümde bekletiyorum. 10-15 dakika sonra ılık suyla yıkıyorum ve yüzüm bebek cildi gibi oluyor. İnci tozu çok zor bulunan, değerli bir madde ama faydasını çok gördüm.